"Nerede o eski insanlar?"
-evet ya derin dondurucuyu iyiki almışsınız, yoksa bunca et nereye sığardı.
- Aynen gelecek seneye kadar bu et yeter size.
- gördün dimi diğer ortaklara etin yağsız ve kemiksiz yeri düştü.
- Bencede her sene siz gidiyorsunuz bu sene de onlar gelsin.
- Takıları, Altınlarının hepsini tak! gösteriş nedir görsün o kadın.
Son zamankarda Hepimizin yaşadığı bayramlar böyle malesef.
Oysa: Güldürdün mü bir yetimi, garibi?
Başını okşadınmı bir öksüzün?
Paylaştın mı sevgini?
Huzurun, sağlığın yerinde diye şükrettin mi? "Nerede o eski bayramlar" dediğin bayram buydu, budur işte.
Şu anki yaşadığın samimiyetsizlik, gösteriş, stokculuk ve el birliği ile yozlaştırımış bir bayramdır.
İyi Bayramlar...
Bir ülkenin Edebiyat'a ve Edebiyatçı'ya verdiği değer nereden anlaşılır?
Mesela:
Rusya'da "Tolstoy Günü" vardır...
Millî bayramdır, resmî tatildir...
Öyle Coca Cola'yla yerli malı haftası kutlamakla olmuyor...
Kırın artık şu popüler kültürün zincirlerini...
Boşuna yerden yere vurmayın üç kuruşluk müstehcen ruhlu, zır cahil, Çin malı yazar(!)ları...
Hiç inandırıcı değilsiniz...
O bir avuç çakıl taşını yüceltip yüceltip de Kaf Dağı yapan da yine sizsiniz...
Âkif'i hatırlayın artık,
Sezai Karakoç'u,
Yaşar Kemal'i,
Hâlide Edib'i,
Çürüdüğünüz yeter...
Yeter bu iğreti ve yabancı makyajlarınız...
Olmuyor işte, görün, farkedin artık...
Bizden başka bir şey olmuyor bizden...
Olmasın da zaten...
Hatırlayın gözünüzü seveyim,
Biz'i, Biz'den olanı, Bizim olanı...
Ha bir de,
Eliniz değmişken, ölmeden hatırlayın...
Bir adam, bayram günü Hazret-i Ali -radıyallâhu anh-’ın yanına gider. O sırada Hazret-i Ali -radıyallâhu anh- kuru ekmek yemektedir. Ona:
“–Bugün bayram olduğu hâlde, sen kuru ekmek mi yiyorsun!?” der. Hazret-i Ali -radıyallâhu anh- şu ibretli cevabı verir:
“–Bayram o kimse içindir ki; orucu makbul olmuş, gayretleri takdir görmüş, günahları da bağışlanmıştır. Bugün bize bayramdır, yarın bize bayramdır, Allâh’a âsi olmadığımız her gün bize bayramdır.”
Velhâsıl esas bayram, Cenâb-ı Hakk’ın bizden râzı olmasıdır.
Ramazan Bayramı
Mevla bizi affede bayram o bayram ola... Değerli arkadaşlar, dostlar hepinizin Ramazan Bayramı'nı en içten dileklerimle kutlarım. Ramazan Bayramı' nda tüm bayramı hak edenleri,sevdiklerinden ayrı düşenleri bayramda sevdiklerine kavuştur Allahım. Ülkemizde tekrar kardeşlik günlerini nasip eyle! Bayram sevdiklerin yanındaysa bayramdır. Dostluğu, sevgiyi ve geleceği… Aşımızı, ekmeğimizi, soframızı… Hüznümüzü, acımızı, yalnızlığımızı paylaştığımız; birlik ve beraberliğimizi, kardeşlik ve dostluğumuzu en sıcak şekilde hissedeceğimiz bayramlar nasip eyle Allahım. Yoksa masum bir kişi bile bayramda mutsuzsa bayram bayram olmayacak, hep buruk kalacak... Dünya coğrafyasında fakirliğin, cehaletin ve ayrılıkların son bulduğu, anaların göz yaşının dindiği, çocukların gözlerinin içi güldüğü, zulmün son bulduğu, adaletin hüküm sürdüğü bayramlar dilerim. 🙇🏻♂️🌹🥀🌱 #bayram #ramazanbayramı
Babaannem biri hariç bütün torunlarını severdi. O ise en iyi talebe olandı. Bir defasında ona
dedim ki: 'Babaanne, aramızda en başarılı talebe olan Hasan'ı neden sevmiyorsun?" O da bana: 'Aliya, o bana değil kendine başarılıdır. Üç
bayramdır ziyaretime gelmiyor' diye cevap verdi. İnsanların başarılı olmaları güzeldir ancak bununla beraber halk için mi yoksa kendileri için mi çalışıyorlar sorusu önemlidir. Bu zor ve acayip bir zamandır. Kontrol yoktur, çok şey insanların insafina, güvenine bırakılmıştır. Basit olarak her şeyi kontrol
edemiyorsunuz. İşte bu sebeple, bazen kontrol mümkün olmadığı için kimin kendine 'başarılı kimin ise halk için başarılı olduğu görülür.
Aliya İzzetbegoviç
Bu güzel insanlar...
FETHİ GEMUHLUOĞLU'NUN OĞLU ALİ'YE MEKTUBU
10 Eylül 1977 Belde-i Tayyibe
Azîz oğlum,
Sen benim umudum, mutluluğum, şifâ ve dermanım, yaşama gücüm, yaşama sevincim ve kavgamın devamısın. Bir bayrak koşusu içindeyiz. İmânımı, inancımı, fikirlerimi sen ve o can kardeşin Selman ebediyete dek devam ettireceksiniz. Mektupların içimi donattı.