Hayatımı değiştiren kitap!
Hayatımı değiştiren film!
Hayatımı değiştiren olay!
Ne çok duyuyoruz değil mi böyle cümleleri hayatta? Peki hiç canlı örneği ile karşılaştınız mı?
Yıllar yıllar önceydi. - Tamam o kadar yaşlı değilim kabul ediyorum.- Üniversite sıralarındaydım. Çocuk Edebiyatı dersimize giren hocamız "Güneşin Çocukları" diye
Anne ve babalarımız biz daha doğmadan önce tanışan bir çocukluk arkadaşım var,doğmadan önce tanıştığımız için embriyo arkadaşım demek daha doğru olacak,adı Ozan. Aileden toprak zengini anne baba çiftçi,İlber hocanın bu kitabını al Ozan'ın anne babasına okut derler ki "amaaan bunlar hep masraf be evladım" yemeyi değil kazanmasını bilen
İnsanların ve kitapların hayatımıza girmesi için bir sebep olduğuna inanırım her zaman. Belki olumlu belki de olumsuz bir sebep...
.
İşte bu kitabın hayatıma girmesi tamamen olumlu sebeplerden kaynaklı.
Daha önce İlber Ortaylı'nın "Bir Ömür Nasıl Yaşanır" kitabını okuyup daha cesaretli olduğumdan bahsetmiştim. Bu kitap ile ise hayatımda yer alan birçok dengeyi sorduladım, hayata dair istediğim şeylerin yönleri değişti.
Motive edici ama şunu yap bunu yap yerine tecrübelerin paylaşıldığı şahane bir eser.
.
Düşündüren, insanı tamamlayan bir anlatım.
Yeterli imkan ve parayla da kendimizi geliştirebileceğimizi, bunun için nerden başlamamızın daha doğru olacağını öyle güzel anlatmış ki 30 yaşında bile insanı herşeyin mümkün olduğuna inandırıyor..
.
Dil, Tarih, coğrafya, insanın doğası , dostluk, aşk, umut, eğitim, hayat...
Ayrıca kitaptaki düşüncelere bazen Mustafa Kemal'den , yeri geldi Fatih'ten, Büyük İskender'den...
Hatta Seneca, Montaigne, Dostoyevski, Tolstoy, Halide Edip... gibi birçok önemli şahsiyetten örnekler verilmiş olması kitaba daha da önem katmış.
.
Önceki kitaba göre daha akıcı ve güzeldi. Zaman zaman açıp tekrar okuyup faydalanmalık bir kitap. Herkese tavsiyemdir.
... insanlar çocuklarıyla uğraşmıyor. Şimdi çok moda oldu, her şeyi parayla halledeceklerini zannediyorlar. Ama görgüsüzler, o kadar! Çocuk için iki ayrı bakıcı tutuyorlar. İki bakıcı! Gece ayrı, gündüz ayrı... Çocuklarını kucaklarına zor alıyorlar. Herhalde kendilerini İngiltere kralı-kraliçesi sanıyorlar!