Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
kuşluk vakti güncesi
soğuk ve karanlık kuşluk vakti başlangıcı sayılır bu ötüşlerin ardından gelen... esnerken esnerken, yerli yersiz düşünceler yine yeniden nasıl hücum eder diye düşünürken, bir Madagakar Sirki olasılığı kendine getirir insanı... sonra bu yazılanları, bir gün, bir vakit, bir an tekrar okusan da, aynı değildir hiçbir şey; o yüzden ki "yazmak" zamanın en saf tanığıdır insan olanın yalancı zihnine arada bir "cee" yapan... uzun uzun kurulan cümleler, evdeki çekmeceler ve iki kedinin mis kokulu kumu misali... uyku, yeniden biraz uyku... Her şeye iyi gelecek...
Ben yetişemiyorum. Ne kendime, ne zamana, ne ilişkilere, ne bekleyen cevaplara, ne susmam gereken cümlelere. Görmem, gitmem, kalmam ve unutmam gereken her şeyden geriyim. Hissettiğim tek şey burada kalamazsın ve başa dönemezsin burukluğu. Vakit değil samimi bir tutunuş lazım bana.
Reklam
Deneme
Bazen bedel önceden ödenir. Muhakemesi yıllar sonra yapılır. Kendine haksızlık etmeme lüksüne sahip olduğunu düşünmek biraz fazla şımartıcı olabilir. Peki ama başka dayanak yoksa ne olur? Belki bir anlık rahatlama ya da kaçış tesellisi bu. Öyle ya da böyle, ortada bir sonucun bağlandığı bir sebep ve onun kurban edilişi vardır. İnsan kendini
"Gençlikte ölümsüzmüş gibi yaşarız. Fanilik kavramı tenimize değen narin kağıt bir kurdele misali etrafımızda raks eder. Hayattaki bu değişim ne vakit olur? En nihayetinde kurdele ne zaman bizi boğacakmış gibi sıkılaşır?.." 🎬Lizbon'a Gece Treni: youtube.com/shorts/vum5NAvZ...
bir kelebek ağrısıydı, vakit dardı, mevsim hicazdı. yetişmem gereken bir ölüm, kaçmam gereken bir hayat vardı. — birhan keskin
Revinya
Seninle oturmak, Bir vapur bankında yahut sokak kaldırımın da Seninle yürümek, Deniz kenarı ya da köy yolu Farketmez muhit, senleyken vakit...
Reklam
Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken..
Yüreğim'de kocaman bir boşluk var..... Kısık Sesler, silinmiş suretler ve ölmüş insanlar ile her gün İçini tıka basa doldurduğum, derin bir çukur.... Bilmiyorum.... Soğuk duvarları kaç kez daha şahit tutarım bu amansız döngüye.... Kaç sabaha daha uyandırır beni papatya kokusu düşlerim bilmiyorum.. Vakit dolmakta ve ben hiç olmadığım kadar uzağım hayata ve en çokta sana..... Alıntı
Bir kelebek ağrısıydı, vakit dardı, mevsim hicazdı yetişmem gereken bir ölüm, kaçmam gereken bir hayat vardı. -Birhan Keskin
Aradan yıllar geçti. Zaman üstümden öyle bir geçti ki kökten değişen hayatımla hiç değişmeyen kpss sürecim... Su gibi akıp giden vakit ne çok şey alıyor insandan ve ne çok şey veriyor insana. Yaşanan ve yaşanacak güzellikler kötülüğü sildi götürdü. Ve bundan sonrası için dupduru kalmamız dileğiyle...
Reklam
Ben yetişemiyorum. Ne kendime, ne zamana, ne ilişkilere, ne bekleyen cevaplara, ne susmam gereken cümlelere. Görmem, gitmem, kalmam ve unutmam gereken her şeyden geriyim. Hissettiğim tek şey burada kalamazsın ve başa dönemezsin burukluğu. Vakit değil samimi bir tutunuş lazım bana
Vakit dar, zaman az.. Ne kadar çok yapılacak iş, ne kadar çok edecek tövbemiz, ne kadar çok telâfi edilmeyi bekleyen kusurâtımız ve seyyiâtımız, ne kadar çok şükredilecek rızkımız, hamdedilmeyi bekleyen en'âm var.. 🥀 Cenneti hak edecek kadar kıymetli ameller yok bizde.. Altun diyârından çakıl toplamışız, beyhûde bir çaba ile.. Boşuna geçen yıllarımızı, bir samimi tövbe paklar mı dersiniz? Dünyanın ve nefsin kiriyle kirlenmiş gömleğimizi, bir kova su yıkar, pâk eder mi dersiniz? 🥀
Nasıl Okuyalım?
İnsanoğlunun fıtratında iki uç, bir arada ve daima rekabet halindedir: İnsan hem sonu gelmez emeller ve hayaller peşindedir -irfan geleneğimizde buna “tûl-i emel” denir- hem de bir gününü bile tutarlı biçimde planlayamayacak kadar sabırsız ve aceleci bir varlıktır. İçindeki sonsuz istekler onu dünyada sürekli ve hırslı bir çaba içinde davranmaya
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.