Ruhum bedene dar geldi, uygun teni aradım
Yunus’a bir bak dediler, bende beni aradım
Mevlana’ya gidip sordum, söyle Allah aşkına
Dedi ki: Aşkın nârını, ben de Şems’te aradım.
Bilirsin ki gül benizlim, zaman tersine akmaz
Kanatsız kuşlar uçamaz, bulutsuz şimşek çakmaz
Bir kez düşmeye görsün ki, kıvılcım yüreklere
Aşk ile harlanan ateş, seveni sağ bırakmaz.
Zaman ömrün değirmeni, günümden gün siliyor
Yanı başımda Azrail, canıma diş biliyor
Bir bakışla alevlenen o mahşeri ateşin
En çok kimi yaktığını, bir tek Allah biliyor.
Göç vaktine hazırlanır içimde atan saat
Haydi desem şahlanacak kapımda bekleyen at
Sen el versen bir çırpıda günahlarım sırtımda
Güle oynaya geçilir, incecik yolda sırat.
Ey sevgili! Candan ötem, sana son vasiyetim
Araf’ta da yanımda ol, bırakma öksüz-yetim
Âlem-i melaikede, sorarlarsa söyle ki:
“Allah için sevilerek, ödenmiştir diyetim”…
Sayfa 56 - efsus Mehmet Ali Güneş SerayeKitabı okudu
Teiresias, o ünü her yana yayılmış kahin Aonia şehirlerinden geçerken
Soranlara birçok şeyler söyledi kusursuz ve doğru.
İlk defa gövel gözlü Leiriope denedi
Sözlerinin gerçek ve onun güvenilmeye değer olduğunu.
Günün birinde Kephisos sularını döndüre döndüre onu kucakladı,
Dalgadan kollarıyla sardı, dileğine erişti. Gebe kaldı o