Hikaye konusunda benim için üstad olan Kutlu yine birbirine bağlı, nesilden nesle giden hikayeleri ile okuyucuyu mest etmeye yemin etmiş sanki. Aralara serpiştirilen tarih bilgileri, verilen öğütler adeta inci tanesi gibi. Anadolunun bağrından hikayeleriyle çok başarılı bulduğum bir eser daha.
Farklı hikayelerden oluşan, yalın bir dille yazılmış, okuyucuya kısa bir düşünme payı veren çok keyifli bir kitap. Tek bir konuya indirgemek mümkün değil ama herkesin kendinden bir parça bulacağı hikaye mutlaka vardır.
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,7bin okunma
Samimi bir üslupla yazılmış, Ali Lidar anlatıyor okuyucu dinliyor gibi. Bir konuda olmasa diğer konuda muhakkak insan kendinden bir parça buluyor. Nasıl bulmasın, her duyguyu tek kitapta yaşatıyor. Ali Lidar'ın okuduğum ilk kitabı değil fakat sanırım her okuduğumu biraz daha fazla beğeniyorum.
Z RaporuAli Lidar · İthaki Yayınları · 20163,722 okunma
Hasan Ali Toptaş'ın güçlü kaleminden zalimlerin mazlumların acılarından nasıl beslendiğini müthiş bir tasvirle görüyoruz. Ezilen bir baba.. Kahırdan ölen anne.. Hiç biri umrunda değil insanların. Tek düşünceleri, insanların acılarını görmek.
Günümüz dünyasının harika özeti olmuş bir eser.
Beni Kör KuyulardaHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202010,2bin okunma
Gökyüzüne bakıp, her defasında mırıldandığım muhteşem şiiri için almıştım kitabı. Beni hiç yanıltmadı. Tıpkı 'Göğe Bakalım' şiiri gibi diğer tüm şiirleri de keyifle okunuyor.
Her kitabın mı güzel olur diye sormak isterim kendisine. Öyle güzel hikayeler var ki içinde. Uykudan önce bir kaç satır okumak için almayın elinize, çünkü bırakamazsınız. :)
Toplumumuzun kanayan yarası kadınlar... Ne güzel yazmış Canan Tan. Keşke başımızı alıp gideceğimiz bir sokağımız olsa tıpkı kitapta olduğu gibi... Okunması ve her kadının ders alması gereken bir kitap. Aslında tüm erkekler ilk başta kendini belli ediyor, fakat bizim gözlerimiz bazen kör oluyor...
Romantik adam Sabahattin Ali :) Mükemmel mektuplarını, sevgisini, aşkını ve çocuğuna olan bağlılığını görüyoruz bu kitapta. Yıllar sonrasında bile hala cümlelerinin mükemmelliğine hayran kalmamak imkansız.
Nazan Bekiroğlu'nun kelimelere dans ettirmesine şahitlik etmek gibi adeta. Çok akıcı bir dili, üslubu var. Her kitabını büyük bir keyifle okunuyor. Kısa kısa hikayelerden oluşuyor. Her satır sonunda düşündürüyor.
Masal içinde masal tam anlamıyla ismi gibi bir kitap. Ahmet Ümit akıcılığıyla hızlı şekilde ilerleyen, ilerlerken de düşündüren. Büyüklere ders niteliğinde masallar serisi gibi olmuş.
Siyasi güçlerin eşsiz, huzurla dolu bir ortamı bile nasıl bozabildiğini, iktidarın nelere mâl olduğunu bizlere yalın bir dille anlatmış Livaneli. Tüm kitapları gibi bunun da yeri çok farklı oldu benim için.
