Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Dünyanın bana layık olduğunu öğretenlere:
“Herkesin sadece yemek yemek ve para kazanmakla, eğlenmek ve emir vermekle ilgilendiği bir dünyada ara sıra birisinin çıkıp şeylerin görünümünü tazelemesi, olağan şeylerin olağanüstülüğünü, banallikteki gizemi, çöpteki güzelliği hissettirmesi gerekir. Fikir ve gelenek kölelerinden, asalak ve yapmacık ukalalardan, eski efsaneleri anlatan vaazcılardan, ahlaki ve mistik hapishanelerin tutsaklarından, tüm eski sosyal normların ve tüm ortak noktaların inatçı papağanlarından olusan çok genis ve çok güçlü bir katmanın ortasında, bir gece uyandırırcasına, bir saf zekâ gardiyanın, kaslı bir kazmacıya; meydan ışıklarına yeniden kazanılmış özgürlük ağaçlarına, gelecekteki yapılara yer açmak adına yakan ve yıkan iyi niyetli bir yangıncıya gerek duyulur. Bana yaşamın rüya, rüyanın gerçeklik olduğunu ve en ciddi, en korkunç ve en aydınlatıcı fikirlerin kitaplarda olduğunu öğretenler onlardı. Dante, Baudelaire, Shelley, Nietzsche, Shakespeare, Montaigne. Onları öylesine yakından hissediyorum ki sanki hepsi bana aitti. Ve beni şeytan misali dağların zirvelerine götürüp kulağıma "işte, bu zenginliğin, ferahlığın ve güzelliğin tümü senin olabilir, yeter ki bakmasını ve anlamasını bil”. Diyen size borçluyum. Dünyanın bana layık olduğu sadece ve düşünceler, o imgeler ve o sesler arasındayken hissediyorumdum. Bu incelemenin tamamı kitabın kendi sözlerindendir.”:::!!!
Bitik Adam
Bitik AdamGiovanni Papini · Monokl Yayınları · 20201,071 okunma
104 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Kitabın gerçek bir hikayeden esinlenildiğini okuduktan sonra araştırmalarım sonucu kavradım. Kitabın gereceğe duyarlılığı beni çok şaşırttı hikaye gerçekten de 1518'de Strazburg'da yaşanıyor. Birkaç yüzyıl boyunca binlerce insanı etkileyen dans çılgınlığı münferit bir olay değildi ve çağdaş raporlarda iyi bir şekilde belgelendi. Yine de
Dansa Davet
Dansa DavetJean Teule · Sel Yayıncılık · 20204,671 okunma
Reklam
736 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bedellerle dolu kitap
Öncelikle bu incelemeyi yazmak için kafamı biraz toparlamam gerekti çünkü olanları hazmetmesi oldukça zor bir kitaptı. Bence kitabı okumuş olanlar ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaktır çünkü onların da kitabın sonunda uzunca bir süre kalakaldığını tahmin edebiliyorum. Öncelikle okumak isteyenler için şunu söyleyebilirim HGOİ serisi başlı
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024312 okunma
67 syf.
8/10 puan verdi
Günlerden bir gün, gene ananemin rahatsız koltuğu payıma düşmüş, biraz da uykusuzluk var tabii; teknolojik aletlerin hepsinin şarjı bitik, televizyonda da dandik dandik programlar, usulca açıyorum dolabı kitaplarıma bakıyorum hangisini okusam diye. Sonra Tezer Özlüyle göz göze geliyoruz, alıyorum elime kitabı, e kısa zaten tekte okurum diye
Çocukluğun Soğuk Geceleri
Çocukluğun Soğuk GeceleriTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 201816,5bin okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kaybolmuş ve yorulmuş bir dünyanın bitik ruhları; arsızca kaçarken kendinden, yine kendisi için yapılanlarla nasıl mücadele eder. Bazen kendin olmak için uzakta aradığın ne varsa içinde yeşerir. Cinayetler, sapık bir evren ve dahası, insan için kendini savunmak bir garip kayboluş…
Afili Hafiye
Afili HafiyeMurat Menteş · Alfa Yayınları · 2023819 okunma
116 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Mutlu olmak gerekmezmiş.
Son dört ayda okuduğum en güzel roman George duhamel'in Gece yarısı itirafı dersem abartmış olmam. Louis Salavan müdürünün kulağının kenarındaki et benini yalamaya çalılırken işten atılır. Roman böyle başlıyor. Normalde burda kitabı yarım bırakırdım; ama hayır Sabahattin Eyüboğlu'nun önsöz yazısına güvenip romanı bitirdim. Bana zaman zaman Oblomov'u, aylak adamı ve alıklar birliğini hatırlatmadı değil. Tabi Thomas Bernard'ın Bitik Adam da buna dahil. İşten kovulur, annesi o söylemeden takma kafana der. Arkadaşı Lonuie'nin zorunlu yemek misafiri olur, hiç tanımadığı bir adamın peşine takılıp daktilo ile yazı yazıp günü kurtarır. Bir yandan Margarite'nin platonik aşkıyla vicdan muhasebesi yapar. Ve sonunda evi terkeder. Son bölüm tutunamayanlar'da bana Turgut Özben'i sık sık hatırlattı. Çok kısa bir anlatım olmasına rağmen kesinlikle okumaya değiyor. Eğer sizde değerszlik ve karamsarlık duygusu hakimse okuyun. Okuyamazsanız benim alıntılarıma bakmanız yeterli.
Gece Yarısı İtirafı
Gece Yarısı İtirafıGeorges Duhamel · Remzi Kitabevi · 197118 okunma
Reklam
152 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitabı tek kelimeyle özetle deseler mecalsizlik derdim. Kitapta hayvandan ota kadar her canlıya sinmiş olan öyle bir hal var ki “mecali kalmamış” diyerek anlatmak da yetersiz kalır aslında. İnsanların durumunu anlatmaksa çok daha zor. Ölmüşler de ağlayanları yok desem ya da ölseler daha iyi desem yine eksik kalacak çünkü o kadar bitik
Can
CanAndrey Platonov · Metis Yayınları · 2013985 okunma
352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Toplum olarak bizi çok yanıltan ve sürekli kullandığımız bir genellememiz var. Geçmişin hep daha saf, daha temiz, daha güzel olduğunu düşünür, belki de buna inandırılırız. Oysa biraz bunu araştıranlar bunun böyle olmadığını çok rahat bir şekilde görebilecektir. Kemal Tahir’in yazdığı bu eser ise bunun çok güzel bir örneği. Kendi dönemini anlatan yazar, Cumhuriyet öncesi dönemde Anadolu’da yer alan köylerin ve kasabaların halini çok güzel ortaya koyuyor. Sefalet içinde ve açlıktan bitik insanlar, Din adı kullanılarak insanların kandırılması, Ağalık,beylik sistemine kölelik, Ve en önemlisi ahlaki çöküntü ve erezyon. O günkü Ahlaki değerleri bugünle kıyaslamak günümüz insanları için bile bir hakaret sebebi olabilir. Okuduğunuzda dönemsel şartları düşününce insana çok şey katan bir eser. Kemal Tahir’in diline ise denilebilecek hiçbir şey yok.
Köyün Kamburu
Köyün KamburuKemal Tahir · İthaki Yayınları · 2018662 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Bir sozcuk kullaniyor ve bir insani mahvediyoruz Bitik Adam Thomas Bernhard.Uzun bir monologdan ve cümle tekrarlarından oluşan, ama bunu yaparken okuyucuyu  bunaltmayan bir metin Bitik Adam. En azından beni bunaltmiyor. Çünkü Bernhard'in kafa yorduğu konuları işlemesini,  çekinmeden rahatsız olduğu konuları dile getirmesini  ben çok değerli buluyorum. Üç arkadaşın piyano virtüözü olmak icin verdiği mücadele melankoli,kıskançlık ve ölüm temaları üzerinde şekilleniyor. Benim bu kitapta en çok kafa yorduğum karakter Wertheimer oldu. Başarılı olmasına rağmen görmezden gelindi, ötelendi. Ve bu görmezden gelinme duygusunu kiz kardeşinin ona karsi olan tutumunun arkasına gizledi. Bir söz Wertheimer 'in hayatını tamamen değiştirdi ve bir söz onu daima mutsuz kıldı.. Yazar, sözün gücünün etkisini sözlerin ve davranışların insanlari nasıl mahvedebilecegini çoğu yerde vurguluyor. Ve yine Bernhard'in hayatından izler taşıyan bir metin Bitik Adam.. Ve kitabı bitirince şunu düşündüm;  biz kırıcı sözlerimizle acaba etrafimizda kaç tane Bitik Adam yaratıyoruz? Kac tane  özgüven kaybına sebep oluyor ? Kaç kişiyi hüzün denizine atıyoruz. ? Bunlar bence sorulması gereken sorular. Varoluş sancılı bir süreçtir ve bu süreçler insani insan yapiyor aslında.  Sancinin  süresi sizin hayata karşı olan durusunuzda gizli. Okuyun tavsiye ediyorum demiyorum bu sefer. Her okuyucu kendi kitabını bulur.Sevgiler
Bitik Adam
Bitik AdamThomas Bernhard · Yapı Kredi Yayınları · 20201,467 okunma
631 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.