Gece geç saatlere kadar yürüyüp durdum Kentin bitip tükenmeyen yollarında… Arkadaşlarımın ölüleri kayıp gitti parmaklarımın ucundan Okul çocukları gibi adlarını saydılar, Öldürüldükleri günü söylediler, yaşlarını Yüzlerini bir türlü seçemedim Boşanan gözyaşlarımın parıltısından. Bir uçurumun önünde sabırla bekliyoruz Taşlar atıyoruz ara sıra boşluğa Uçurum dolacak bir gün ve biz Karşıya geçebileceğiz diye… Ama çekilen acılar oluyor günler, geceler boyu Kırlara değil, mezarlıklara çıkıyor yolumuz Sevda sözcükleri yer değiştiriyor Ölüm üstüne söylenen birtakım sözlerle. Gece geç saatlere kadar yürüyüp durdum Düşünüp durarak bir şeyleri, Şarkılar söyleyerek, ağlayarak… Bir ırmak donmak istiyordu kanımda, Sanki bir nar dağılmak…
Gizemli Mektuplar (Picaso Lucci)
Günaydın duygularım günaydın yeni bir sabah günaydın minik kuş. Bu sabah böyle avutarak bir bebeğin ağlamasından önce koşundum kendime o bire üç yatağın içinde sustukça avundum avundukça yeniden başladı hayat... Evet sevgi evet sana sesleniyorum neden sevdaya gidip gelip onu başka yerlere sokuyorsun, biz onu kalbe birde gökyüzü ile sonsuz boşluğa vermiştik. Ama sen girip çıktığın yerin farkında değilsin, aslında farkın var sevginin sevdaya tutunamayıp bir bedene zevk ile düşmesi aslında farkındasın, ne gidebiliyor sevda nede bedenden kaçabiliyor, zevki dünya...
Reklam
İnsanlar âşık olup da kavuşamayınca ya da bir yakınları ölünce boşluğa düştüm derler, ne garip. Oysa tekeri döndüren boşluğa boşluk denir mi? Çömleği çömlek yapan boşluğa... Sevda ve ölüm, hayatın tüm boşluklarını kendi emrinde konuşlandırır.
Bazen O Kadar Çok Şey Üst-Üste Gelir ki Kalakalırsın Olduğun Yerde... Keşke Dediğin İçin, Pişmanlıklar Yaşayıp Bu Sonu Kendin Hazırladığın İçin Kendi Kendine Kızarsın... Yıpranırsın... Kırılırsın... Dayanamaz Hale Gelirsin Bazen... Bazen Nedeni Olmaz Bazı Şeylerin... Kelimelerle Anlatmak İmkansız Bir Hal Alır Hissettiğin ve Düşündüğün Şeyleri... Bir Şeylere Tutunma İhtiyacı Hisseder Ya İnsan, Boşluktadır, Uçurumun Kıyısından Boşluğa Bakar, Hangi Yöne Gideceğini Bilemez Ya Bazen, İşte Öyle Bir Noktadayım... İçimin Çığlıkları Karıştı Birbirine; Bir Tarafta Tekrar Gün Işığına Çıkmaya Çalışan Umut Çığlığı, Diğer Tarafta Derinlerdeki Umutsuz Sızıyı Atmaya Çalışırken Bocalayan Sevda Çığlığı... İçimde ki Her Şey Birbirine Karışmış Bir Halde, Çözemiyorum... İçimde Yiten, Bitip Giden Bir Aşkın Ayak Sesleri Var... Korkularım Var Anlamsız Boşluklarım... Çok Yorgun, Çok İncinmiş Hayal Kırıklıklarım Cam Kırıkları Gibi Acıtıyor Canımı... İnsan Zamanla Yaşadıkça Anlıyor İçindeki Yangınları ve İnsan Anladığı Kadar Yanıyormuş... Hoşçakal Aşk Mevsimim.
Bağrımdaki boşluğa, Ud bastım; ciğerimdeki sızıya, tütün dumanı. Kalp ağrılarıma, sevda pansumanı... Ağır yaralı da olsam ; hayatta kalmanın yolunu buluyorum, bir şekilde Enderunlu_Selim
100 syf.
5/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Elde var hüzün . Atilla İlhan 'ın şiirleri... .Şehrin sokaklarında ihanet yürüyor bu şiirlerde; tanıdık birileri ölüyor, mahkûmlar koğuşlarında sevda, özlem, özgürlük, sevgili örüyorlar gizlice, genç ayrılıklar, tutsak mutluluklar yaşanıyor... Aykırı hayatların resmi geçitinde hep bir ağızdan söylüyoruz: "hayat zamanda iz bırakmaz / bir boşluğa düşersin bir boşluktan / birikip yeniden sıçramak için / elde var hüzün"... "Attilâ İlhan toplumcu şiirimize olduğu kadar, bireyci şiirimize de yeni boyutlar kazandırmıştır." (Asım Bezirci)
Elde Var Hüzün
Elde Var HüzünAttila İlhan · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20173,575 okunma
Reklam
241 öğeden 211 ile 220 arasındakiler gösteriliyor.