Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Le Horla -Bir Garip Hikaye-
Ruh hekimlerinin en ünlüsü ve en seçkini Doktor Marrande, üç meslektaşına ve doğal bilimlerle uğraşan dört bilgine, hastalarından birini görmek üzere, yönettiği akıl hastanesinde bir saat geçirmelerini rica etmişti. Bir araya gelince dostlarına şöyle dedi: “Size şimdiye kadar karşılaştığım en tuhaf ve en kaygı verici vakayı
Ayrıntı Yayınları - Çevirmen: Serdar Rifat Kırkoğlu
Ufak bir deneme ve anılar
Çocuk olmayı istedim bugün.Sorumsuz ve sorunsuz yaşadığım çocukluk yıllarımı geri getirmek istedim. Dişlerimin çürümesini umursamadan doyasıya şeker yediğim,annemin izin vermemesine rağmen gizlice sokağa çıkıp,oynadığım o günleri yad ettim.Gelecek kaygısı olmadan hayatı bir oyunmuş gibi yaşadığım hatıralarıma daldım;gittim. Geçmişe yolculuğum kısa sürdü.Bütün sis ortadan kalktı ve ben gerçekle yüzleştim..Artık bir çocuk değildim.Bir rüyanın içindeydim bir anlığına sanki.’Neredeyim? diye sordum kendime.Birden çocuk sesleri çalındı kulağıma.Etrafıma bakındım.Bir çocuk parkında banka oturmuş;oynayan çocukları izlerken buldum kendimi.Kaydıraktan kayan,sallanan,kum havuzunda hayal güçlerini zorlayan,hayata meydan okurcasına kahkahalar atan çocuklar sarmalamıştı etrafımı.İşte o zaman anladım ‘Neden?’ çocuk olmayı istediğimi. O kadar mutlu ve huzurluydular ki özendim onlara.Parkın köşesinde pamuk helvacının önünde küçük ama büyükleri andıran bir havayla helvalarını alan sevgi yumakları vardı.Özgürce ve hesapsızca yiyorlardı helvalarını.’Salıncağa önce kim binecek?’ diye kavga ediyorlardı.Ama bir saniye sonra birbirlerine sarılarak paylaşıyorlardı sevgilerini.Küsmeleri bile öyle saftı ki. Yüzüme bir tebessümü getirip oturtan bu çocukların yerinde olmayı kim istememden doğal ne olabilir ki? Kim istemez çocuk olmayı?Korunduğunu,karşılıksız sevildiğini bilmeyi,hissetmeyi kim istemez ki? İçinizdeki çocuğa sorun hangi anı yaşamak istediğinizi.Ben cevabımı verdim ve şimdi de bir pamuk helva almaya gidiyorum; beş yaşındaki bir çocuk gibi hissetmek için....
Reklam
Anlatmak yazmak istediğim okadar çok şey varki. Saatlerdir yazıp yazıp siliyorum, ya yazmaktan korkuyorum artık yada anlatacaklarım kelimelere sığmıyor. Bildiğim anladığım tek şey var artık. Korkuyorum yaşamaktan değil veya ölmekten değil korkum, korkum bambaşka şey içimde kopan fırtına nedir onu da bilmiyorum şuan bu satırlarda bilinçsizce
400 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Hayatımın olumsuzlukları arasında duvarlara çarpa çarpa ilerlerken tam da olması gerektiği anda karşıma çıkan güzel kitap,seni yazan iyi ki yazmış ve sen iyi ki karşıma çıkmışsın. Konusu açısından değil ama verdiği mesaj açısından hayatıma da zihnime de bambaşka bir perde açtın. Yaşadığım şu zor döneme rağmen “bir kez daha sana şükürler olsun rabbim. Evet,zor bir dönem geçiriyorum ama çok şükür ki dibe vurmadım henüz. Hala oynayabileceğim hamlelerim var. Ve biliyorum ki;inanırsam ve çabalarsam,elimdekini almanın karşılığında bana daha iyisini vereceksin. “ dememe bir vesile oldu bu kitap. Hem de bu sefer canı gönülden inanarak söyledim. Başka bir kitapta,hasta bir kızın babası şöyle dua ediyordu:”bugün hasta olarak uyanmana çok sevindim. Çünkü hastaysan,hala yaşıyorsun demektir.”. Çıktığım uzun hayat yolcuğunun yarısına bile gelmeden geri dönüyor olabilirim baba ocağına ama canım sağ hala. Gelelim kitaba;ismine bakınca aşk kitabı gibi dursa da çerez diye anılan kitapları andırsa da aslında çok özel bir konusu var:Meme kanseri. Müthiş inandırıcı bir olay çerçevesi içinde vermiş yazar. hayatlarında yaraları olan 4 kadının bir rastlantı eseri bir araya gelerek birbirlerinin yaralarına çare olmalarını ve birbirlerine umudu aşılamalarını çok akıcı bir biçimde yazmış yazar. Tek kötü kısmı;ani tarih atlamaları...ama bu bile akıcılığı bozamamış. Uzun lafın kısası; tutunduğunuz dal umutsa ve hala nefes alıyorsanız başarabileceğinizi görmeye ihtiyacınız varsa,mutlaka okuyun. Pişman olmayacaksınız.
Pamuk İpliğinden Hayaller
Pamuk İpliğinden HayallerMarie Bostwick · Arkadya Yayınları · 2014614 okunma
Cenaze
Sert bir esinti var bugün, genelde hava işlerine pek kafa yormam ama Fahri amcanın defnedileceği gün havanın birden bire bu kadar sertleşmesi tuhaf. Rüzgar; sapı, samanı, tozu karıştırıp savuşturdukça cenaze alayındaki nemli gözlerin sım sıkı kapanmasına sebep oluyor. Her kapanan gözün ardındaki insan belleği yalnız başına bir hayatı sonlandırmış
Merhaba canım insanlar, :") Bugün Hatay olarak 3.okur buluşmamızı gerçekleştirdik. Sıcağa rağmen sıcakla...
Fatih
Fatih
https://1000kitap.com/pluton_zombisi ve bendeniz,
Arzunalbant
Arzunalbant
kanlı canlı Hatay'ımızın sessiz ve benim pek beğendiğim kafelerinden biri olan Kültür Miras Kafe'nin eski
Reklam
380 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Muhteşem bir kitap arayanlar için.
#kitapincelemesi #kitapyorum #hervemabajoli #buyuksirustadi #magnumopus Yazar: Hervé M. Abajoli Kitap: Büyük Sır Üstadı-Magnum Opus Türü: Bilimsel, ezoterik, tarihi, psikolojik roman. 372 sayfa, Gnosti Books, 2017 Sipariş için: buyuksirustadi.com “Keşke notlarımı size ulaştırabilmiş olsaydım… ” Her şey böyle başladı. Aradan ne kadar zaman
Büyük Sır Üstadı
Büyük Sır ÜstadıHervé M. Abajoli · 201743 okunma
Merhaba uzaktan uzağa deli olduğum ADAM Takvim bugün yine seni gösteriyor, akreple yelkovanda öyle. Sanki her gün bir günmüş gibi. Doğduğum andan şimdiye kadar bir gün yaşıyormuşum gibi. Gözlerimi kapatıyorum bazen, olmasaydın ne yapardım diye düşünüyorum. Uykumda kötü bir kâbusa yakalanmışım gibi titremeye başlıyorum. Sen olmadığında, takvim her
141 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.