Hiç zahirden kopmadan, batınî yorum yapandır İbn-i Arabi… Büyük şeyhe dikkat edin ! Batını hep zahire bağlar. Secde yedi uzuv üzeredir ve önemine binaen başat olan Secdede yüz temasıdır zira hayat, görme ve duyma ile bilgiye dayanır. Duyma ve görme, ilim karşısında özel bir ilgiye sahiptir. Bu sebeble yüzün secdesi şarttır. Hayat sıfatı , özü gereği diğer sıfat ve isimlerden üstün ve yüce olmayı gerektirir. Diğer sıfatlar ise hayat sıfatına bağlıdır. Alın, tek bir parça gibi buruna bağlanmaktadır. Hayat ilime, alın ise buruna özdeştir. Secde hem alın hem de burun ile yapılandır. Burun beden için soluma organıdır , solumak ise canlılığın ilkesidir. Bu sebeble el HAYY ( hayat ) esması ile yakın ilişkisi vardır. Alın 1.cil olsa da burun ile birlikte tek kemiktir lakin Burun ise kemik değil kıkırdak hükmünde olup saf kemik değildir. Bu sebeble secdede alın burundan ayrı ayrı düşünülemez… Tıpkı, Allah ın yedi esmasında el HAYY esmasının esas olması gibi, Zira İzzet ve üstünlük özelliği el HAYY esmasına aittir. İbn-i Arabi okumaları,
Hiç zahirden kopmadan, batınî yorum yapandır İbn-i Arabi… Büyük şeyhe dikkat edin ! Batını hep zahire bağlar. Secde yedi uzuv üzeredir ve önemine binaen başat olan Secdede yüz temasıdır zira hayat, görme ve duyma ile bilgiye dayanır. Duyma ve görme, ilim karşısında özel bir ilgiye sahiptir. Bu sebeble yüzün secdesi şarttır. Hayat sıfatı , özü gereği diğer sıfat ve isimlerden üstün ve yüce olmayı gerektirir. Diğer sıfatlar ise hayat sıfatına bağlıdır. Alın, tek bir parça gibi buruna bağlanmaktadır. Hayat ilime, alın ise buruna özdeştir. Secde hem alın hem de burun ile yapılandır. Burun beden için soluma organıdır , solumak ise canlılığın ilkesidir. Bu sebeble el HAYY ( hayat ) esması ile yakın ilişkisi vardır. Alın, 1.cil olsa da burun ile birlikte tek kemiktir Lakin, Burun kemik değil kıkırdak hükmünde olup saf kemik değildir. Bu sebeble secdede alın burundan ayrı ayrı düşünülemez… Tıpkı, Allah ın yedi esmasında el HAYY esmasının esas olması gibi, Zira İzzet ve üstünlük özelliği el HAYY esmasına aittir. İbn-i Arabi günlükleri,
Reklam
Din konularında kutuplaşmayı çok sevdik Geçmişe ya burun kıvırdık ya secde ettik Yalnızca istisnalar orta yolu denedi şimdi kendimizi çok daha derinden sorgulamalıyız Devraldığımız İslam kültür mirası elbette hala muazzam bir servet olarak hayatınımızı zenginleştirmeye devam etmektedir Bu mirasın eskiyen ve günceli karşılamakta yetersiz kalan yönlerinin yoğunluğu, onu üretenlerin eksikliğini veya geriliğini göstermez yüzlerce yıl sonrasının pek çok boyutunu görememiş olmaları onları küçümsememezi de haklı çıkarmaz öte yandan kıldan tüyden günlük sorunlarımızın bile çözümünü yalnızca bu külliyatın içinde bulabileceğimiz yönündeki saplantı da onu üretenleri yüceltmek değildir
Sayfa 116
…Rab, ateşi uzandı ve kor halindeki alevlerden şeytanı yarattı. Onun ateş kızılı saçları, alnının ortasından çıkmış boğum boğum bir boynuzu, kırak ve dalgalı bir kuyruğu vardı; nefesi küf kokardı ki onun burun deliklerinden biri kapalıydı. Bu haliyle tüm meleklerden farklıydı ve ayrıcalığının farkındaydı. Kendinden üstün bir tek Rabb’i bilirdi; O ki yaratıcıya sonsuz bir aşkla bağlıydı, varlığını Rabb’in hizmetine adamıştı. Ve gün geldi Rab, suyla kırılmış topraktan insanı yarattı. Bu ilk insanın adı Adem’di; O Yaradan’ın Suretinden gelendi. Ve Rab, melekleri bu yeni gelinin önünde secdeye çağırdı. Şeytan haricinde tüm melekler Rabb’in emrine boyun eğdiler; Adem’in önünde secdeye vardılar. Oysa şeytan buna itiraz etti, ilk kez Rabb’in buyruğuna karşı geldi: “Çamurdan olma bir varlığa secde etmeyi önce senin kudretini sonra kendi haysiyetime küfür sayarım,” dedi. O vakit rap Rab onu cennetinden kovdu. “Çık dışarı ve bir daha dönme,” diye gürledi. Bu sözleri gururuna yediremedi şeytan: “Seni özgür irademle sonsuz bir bağlılıkla sevdim, seni her şeyden öte ve tek belledim. Şu çamurdan adam Adam adam için beni incitmektesin. İzin ver de beni önünde secde zorladığın bu mahlukatın kaypak ruhunu sana ispatlayayım. O hiçbir zaman seni benim gibi sevmeyecek ve and olsun ki ilk fırsatta sana ihanet edecek.” İşte böylece Rab şeytana kıyamet gününe değin müddet tanıdı ve onu huzurundan kovdu. O günden sonra şeytan iyi meleklerden ayrıldı ve kötülük onun ismiyle anıldı…
Sayfa 11 - Can Yayınları
Geri13
34 öğeden 31 ile 34 arasındakiler gösteriliyor.