Ey bu topraklar için, toprağa düşmüş asker! Hakkını helal et.. Çanakkale Geçilmez!
18 Mart Çanakkale Zaferi
“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sessizlik içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Göz yaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat
Reklam
Prof. Dr. İlber Ortaylı Hocam'dan ÇANAKKALE SAVAŞLARINI Olumsuz eleştirenlere cevap. " BU BAKKAL KAFASIDIR, ZEKA KITLIĞI OLMAMASI GEREKİRDİ AMA... " Prof. Dr. İlber Ortaylı, Çanakkale Savaşları'nın 100. yıl dönümünde CNN TÜRK'de Saynur Tezel Özgentürk'ün Günlük programına katıldı. Prof. Dr. Ortaylı'ya, "Çanakkale Geçilmez" söyleminin bir mit olduğunu, müttefik ordularının bir yıl sonra Çanakkale'yi savaşmadan geçtiklerini hatırlatan eleştirel görüşler soruldu. Ortaylı, bu eleştirel yaklaşım sahiplerine ilişkin şunları söyledi: "Bu bakkal kafasıdır. Maalesef halkımızın büyük kısmı, zeka kıtlığı olmaması gereken şartlara rağmen ki çok karışık bir ırk, beslenmesi her zaman için çeşitliydi, coğrafya çok müsait, eğitimin eksikliğinden olabilir, futbol seyircisi kadar düşünebiliyor. Küçümsemiyorum futbol iyi bir sanat. Seyredip tartışmak da olabilir ama bu kadarla kalırsan çok tehlikeli. 'Şenol Birol orada penaltıyı aşsalardı kesin gol olurdu abi' zihniyetiyle bunu getiriyorlar. Bu çok gülünç." Ortaylı, Çanakkale'nin geçilmesi halinde İstanbul'un düşmesinin, imparatorluğun yıkılmasına neden olacağını söyledi. İşte Okumayan, düşünmeyen veya bilinçli olarak cahil bırakılan ve de ne acıdır ki bu vatanın tarihini bilmeyen, televole ve magazin kültürü olan insanlarımız....Acınası durum.... İlber Hocanın her zamanki gibi dilinin kemiği yok.ama gerçekten Çanakkale geçilmez... Ya geçilseydi ne olurdu, Neyzen Teyfik'in dediği gibi " SEN ANANDAN YİNE ÇIKARDIN, AMA BABAN KİMDİ BİLEMEZDİN ŞER.....! - GG -
Bu yaşananlar efsane değil gerçektir ve Çanakkale gerçeğini efsaneler de kıskanmıştır.
Onu, bir Türk yüzbaşının çadırına götürürler. Yüzbaşı, Teğmen İden'in(Esir İngiliz Subayı) elini sıkar, oturması için bir sandalye gösterir. İşaretle anlaşırlar. Bir er üç dilim ekmekle bir tas çorba getirir. Yüzbaşı işaretle Teğmene çorbayı içmesini söyler. Teğmen bunu esir çorbası zanneder ve içer. Ancak Yüzbaşının cebinden çıkardığı kuru peksimeti yediğini gören İden, onun kendisine kendi çorbasını verdiğini anlayacaktır.
Sayfa 159
Gün geçmiş, yıl geçmiş ne yazar. Her karış topragında, bin şehit bir mezar. Yeryüzünde yaşadıkça, tek dişi canavar. Türk milleti aynı destanı yine yazar. Sen rahat uyu ey şanlı şehit. Gölgesinde gölgelen al bayrağın. Hangi kem göz sana edebilir nazar. Türk milleti aynı destanı yine yazar. Yedi cihana yeter yazdığın destan. Gök kubbe ay, yıldız sana verir selam. Çanakkaleyi düşmana yaptınya mezar. Türk milleti aynı destanı yine yazar. Dünya döndükçe Çanakkale yine geçilmez. Kanınla suladın toprağı hangi canlı seni bilmez. Sen yazdın cihana şanlı tarihi, artık kim bozar. Türk milleti aynı destanı yine yazar. Şefik Aydemir
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.