Türk ocakları size Türkçü yetiştirdiği gibi kadar bize de Kürtçü yetiştiriyirdu.
1919 senesinde "Geliyê Goban" Kürdleri ilk defa teyyareyi gördükleri zaman ona isim vermekte tereddüt etmemişlerdi. Teyyareye derhal balafir demişlerdir. Öyle bir vech-i tesmiye ki lisanda mevcud diğer kelimelerle iltibâsı yok ve mefhumu tamamiyle ifade ediyor. Adeta aéroplanenin bir tercümesi. Şu fark ile ki havada yerine yukarda uçan bala yukarı demektir, fir ise uçmak manasına olan firîn mastarının madde-i asliyesidir. Telefon mesme'ini ilk defa görüp hin-i mükalemede kulağına götüren bir Kürdün bu yeni alete derhal isim verdiğini gördüm: Bihîstok. Bihîst işitmek manasında olan bihîstin mastarının madde-i asliyesi, "ok" ise bu gibi kelimelerin terkibinde kullanılan bir suffixedir.
Reklam
yani, ellerine sağlık, diyor :)
Maamafih şunu da itiraf eylemeliyim ki milletlerine hıyanetle size hizmet eden "kardeşim... ağa"ların bir çoğunu da sinema salonundan dar ağaçlarına göndermek suretiyle bizler hesabına icrayı adalet ettiniz. Bu hareketinizi Kürdlüğe hizmet şeklinde kaydeylemekliğime müsaade buyurunuz.
Büyüklerin anlaşılmadığı yerde büyük adam yetişemez.
Sayfa 27 - AvestaKitabı okudu
Agir xweş e, lê xwelî jî jê çêdibe; ateş iyidir ama kül de bırakır.
Rê reya mirinê be jî, tu her li pêş be; yol ölüme giden yol olsa bile daima önde ol
Reklam
939 öğeden 991 ile 939 arasındakiler gösteriliyor.