B) Tabiî Din 1) Kendimiz, İnsanlık ve Tabiat Hakkında Sahip Olduğumuz Bilgi, Bizi Allah'ı Bilmeye Ulaştırır. İnsanlığa çok saygılı olan ve ilâhlığı her şeyde içkin bir vücud gibi değerlendiren, bir çeşit insanî panteizm (Pantheisme Humanitaire)den ibaret bulunan bir din, hiç bir zaman, insan için, yeni bir görevler takımı ortaya
Sayfa 208 - Akçağ Yayınları, 2. baskı/ Ankara 2001
Gazali ve Kuantum Teorisi
Karen Harding Varlıkların dış görünümleri aldatıcı mıdır? Nesnelerin belirli şekillerde davranmasının sebebi Allah’ın öyle irade ediyor olması mıdır? Nesneler bizzat kendileri ile kaim olup sürekli bir varoluşa mı sahiptirler, yoksa Allah onları sürekli bir şekilde yarattığı için mi var olmaya devam edebilmektedirler? Gazali’ye göre, bütün bu
Reklam
Veltman - Yang-Mills teorisi çöküş
Tüm bunlardan ölçek dönüşümünü gerçekleştirdiğimizde kütle teriminin Yang-Mills teorisinde de yok olacağı sonucu çıkarılabilir. Bu aynı zamanda ayar değişmezliğinin mikroskop altında yeniden kullanılabilir hale geldiğini de gösterir. Veltman'ın karşılaştığı zorluğun temelinde yatan da buydu. Yang-Mills vektör potansiyeli doğrudan gözlenebilir mi gözlenemez mi? Yoksa mikroskop altında değil de sadece büyükler aleminde mi gözlenebilir? Bu çelişki yüzünden konstrüksiyonun tamamı çalışmaz hale gelmişti.
Sayfa 86
Sahip olmak ya da Olmak
Mala, mülke, şöhrete, insana, bilgiye "sahip olmak" demek, onları ele geçirmek, kendine mål etmek. onlara egemen olmak ve dilediğince kullanmak anlamına gelir. Ama bu maddesel sahip oluşların sonu yoktur. İnsan hiç bir za- man yeterince şeye sahip olamayacaktır. Çünkü maddesel olan, elle tutulan aldatıcı ve geçicidir. Bu nedenle
Hegel’in yapıtlarında diyalektiğin tarih ve doğadan çıkarılmış yasasının birçok örneği mevcuttur. Ama Hegel’in idealizmi zorunlu olarak kendi diyalektiğine yüksek derecede soyut ve keyfi bir karakter veriyordu. Diyalektiği “Mutlak İdeanın” hizmetine sokmak için Hegel, Marx’ın Kapital’inde uyguladığı, verili bir olgunun yasalarını araştırma
1920'li yıllarda herkesin dikkatini çeken bir olay oldu. Fizikçilerin çevrelerindeki dünyaya ilişkin olarak, esas itibariyle doğru olan bir betimleme, durduk yerde, onların ayaklarına geldi çünkü kuantum mekaniği teorisi bir anlamda, esas itibariyle doğrudur. Size, tozu toprağı alıp bunlardan nasıl bilgisayar yapacağınızı öğretir. Evrenimize nasıl el atabileceğimizi biz bu teori sayesinde öğrendik. Kimyasal maddeler, plastikler ve daha neler neler bunun sayesinde yapılmaktadır. İnsan bununla nasıl hesap yapılacağını bilir. Olağandışı iyi bir teoridir - ancak belirli bir düzeyde biraz mantığın dışına kaçmaktadır. "Teorinin nispeten eksik kalan kısmı hayal yanıdır. Bu teori çerçevesinde denklemlerin gerçekte ne ifade ettiğini ve dünyanın nasıl betimlendiğini sorarsanız, sizin dünyaya ilişkin sezgilerinize hitap etmeyen bir betimleme ile karşılaşırsınız. Bir parçacığın sanki bir güzergahı varmışçasına hareket ettiğini düşünemezsiniz. O parçacığı gözünüzde bu şekilde canlandırmanıza imkan verilmez. Daha da inceliği olan konularda sorular sormaya başlarsanız - bu teoriye göre sizce dünya neye benziyor? sonunda dünyaya normal bakış açınızdan o kadar uzaklaşmış olursunuz ki, aklınız bin bir çelişki içine düşer. Belki de şimdi dünya hakikaten böyledir. Fakat siz, olayları sezgiyle algılamanızı sağlayan yoldan bu kadar radikal bir sapma yapmanızı gerektirmeyen bütün bu enformasyonu toplamanın başka bir yolu olup olmadığını gerçekten bilmezsiniz.
Sayfa 218Kitabı okudu
Reklam
75 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.