Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bazen küçük bir olay, insanı, o olayın hemen bir sani­ye öncesine kadar her şeyi berrak görüp her şeyin mükemmel olduğunu düşünürken, birdenbire allak-bullak et­meye yeterdi.
Sonraki yıllarda Cengiz Han’ın üç karısı daha oldu. Ama ilk karısının başına gelen o olayı asla unutmadı, o acısı hiç dinmedi, o onulmaz yarası hiç kapanmadı, ama onun bu acıyla yaşadığını da kimseler bilemedi. Börte ilk ço­cuğu Cuci’yi dünyaya getirdiği zaman, bu çocuğun kendisinden olabileceği gibi başka bir erkekten de olabileceğini düşün­mekten kendini alamadı.
Reklam
… yabancı bir koku his­setti karısının boynunda. Kuşkusuz, tütün çiğneyen bir ada­mın bıyıklarına sinmiş bir koku idi bu. Ve bu koku, genç ka­rısının beyaz, parlak ve kaygan boynuna da sinmişti. … O andan itibaren Temuçin dövüşe katılmadı. Karısını arabaya bindirdi ve geri döndü. Aklına gelen ve içini köz köz yakan sözleri söylememek için kendini zor tuttu. Sonra bu kuşku hayatı boyunca içini kemirdi durdu. Düşman eline düşmüş olması karısının suçu değildi ama yine de o kuşku yiyip bitiriyordu onu... Karısı sağ kalmasının bedelini nasıl ödemişti? Çünkü, kılına bile dokunmamışlar, canını yakmamışlardı. Hiçbir acı çekmediği, iş­kence görmediği bel­liydi. Ama bu kuşku içinde kaldı.
Beşikteki bebeklerine kadar tekini sağ bırakmayacağım diye and içmişti.
… başından geçen bir olayı hatırlamıştı Cengiz Han. Çocuklu­ğundan beri ona vaadedilen genç karısı Börte ile balaylarını yaşarlarken, komşu kabile olan Merkit­ler’ in baskınına uğra­mış ve Merkitler onun güzel karısını ka­çır­mışlardı. Karısını Merkitler’in elinden kurtarmak için çok uğraşmış, günler geçmiş, geceler geçmişti.
… en küçük itaatsizliğin cezası ölümdü! Birinin hepsine hükmedebilmesi için en güçlü silah, kudretli olmanın birin­ci şartı, ceza idi.
Ama Tanrı, ‘GÖK’ idi, bir Gök-Tengri idi. Ulaşılmaz, ucu bucağı olmayan Gök! Herkesin yazgısını yalnız o belirler, kimin doğacağını, kimin yaşayacağını yalnız o bilirdi.
Reklam
Ejderha ailesi :)
Bebek, şapur şupur emiyordu anasının memesini. …karnını doyurmuştu. “Çok güçlü, hiç bırakmak istemiyor!...” Sonra, Erdene’ye taş atar gibi devam etti: “Gerçekten sana benziyor bizim Kunan, küçük ejderhamız.. Benim bü­yük ejderhamın oğlu! Aa, bak gözlerini açtı, bak Erdene, bak! Gözleri senin gözlerin, burnu, dudaklarıyla tıpkı sen...” “Elbette bana benziyor, elbette.”
“… aşkımız ve korkumuz arasında sırrımızla yaşamaya karar verdik. “
“ En çok korktuğum şey asla savaşta ölmek değil, sensiz olmaktır. “
Seven sevdiğine ejderham desin
“ … sen benim ejderhamsın... Evet, ben seni bir ejderha olarak görüyorum... … se­ninle birleşiyor ve uçuyor, uçuyoruz... Sen hep düşümdesin… Daha önce de söyledim bunu sa­na Erdene, biliyorsun, sen benim pek yaman, pek güçlü ejderhamsın. Hiç şaka etmiyorum, doğru söylüyorum. ”
Reklam
Güçlü zayıfı ezer.
Bü­kebildiğin, ezip yok edebildi­ğin şeyin hiçbir önemi yok­tur. Baş eğip diz çökenler, galibin insafına kalmışlardır. Ancak budur hakkettikleri. Dünyanın temel düzeni, asıl kuralı da buna dayanıyordu...
Gökyüzü bulutlarla dolu yine Han çadırım sağlam, korunaklı. Geceleri rahat uyumamı sağlayan Bozkurtlarım etrafımda pervane. Han tahtıma beni siz çıkardınız, İşte yine seferdeyim, ortasındayım yolun, Sağ olun bozkurtlarım, sağ olun!
Ordu ile birlikte gelecek kadınların çocuk doğurmalarını yasakladı. … obalarda savunmasız kalan kadınlar ve çocuklar düşmanın saldırısına uğrar, kılıçtan geçirilirdi. Bu öç alma saldırısında önce hamile kadınlar öldürülür, böylece soyla­rının kökü kazınmış olurdu.
… çünkü yeryüzünde böyle tuhaf insanlar ve tuhaflıklar eksik olmazdı.
Ama bütün bunlardan daha ilginç, şaşılacak bir şey de vardı: Ta seferin başından beri, küçük, beyaz bir bulut, Büyük Han’ın tepesinden hiç ayrılmıyor, onu güneşten koruyordu. Nereye gitse bulut da oraya geliyor, sadık bir hayvan gibi izliyordu onu. Ancak büyükçe bir çadır kadardı bu beyaz bulut. Yükseklerde bu­lutlar pek eksik olmadığı için, kimse bunun Büyük Han’a Gök-Tengri’nin büyük bir lütfu olduğunu aklına getirmi­yordu.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.