Namazı da Yasaklamış Değildi...
Atatürk 1928 yılında "Devletin dini, 'Dini İslam' dır" maddesini Anayasadan çıkartmış, fakat Müslüman çocuklarını dinsiz yapmış değildi.
Sayfa 175 - Otopsi,2008Kitabı okudu
William Christian Bullitt'in 1946'da ortaya koyduğu Soğuk Savaş kuramının en önemli silahı, tanrıtanımaz komünizme karşı dine dayalı bölgesel federasyonlardı. Avrupa federasyonu Hıristiyanlık, Ortadoğu federasyonu Müslümanlık, Asya federasyonu Konfiçyusçuluk üzerinde yapılandırılacak ve Sovyetler yıkıldıktan sonra bu bölgesel federasyonlar Tek Dünya Federasyonu içinde eritilecekti.
(Okur notu: Tek Dünya Federasyonu'nun başını elbette Amerika çekecek)
Görüleceği üzere, kendisinden sonra gelen ve Soğuk Savaş yılları boyunca Türkiye'yi din devletine dönüştürüp Ortadoğu'yu yeniden Osmanlılaştırmaya çabalayan (Okur notu: İsimleri geçiyorum) tüm Amerikalılar, William C. Bullitt'in 1946'da ortaya koyduğu görüşleri aşmak şöyle dursun yeni bir yorum bile getiremeden yineleyip durmuşlardır.
Sayfa 338Kitabı okudu
Kurtuluş Savaşı’nın yalnızca bir “Yabancı Düşmanları Kovma Savaşı” olmadığı, aynı zamanda bir “İç Düşmanları Yenme Savaşı” olduğu, “Hilafet Ve Saltanat Yönetimini Yıkan Bir İhtilal” olduğu gerçeği, topluma unutturuldu.
Sayfa 244Kitabı okudu
Sadrazam Keçecizade Mehmed Fuad Paşa
Fuad Paşa, ölüm döşeğinden Sultan Abdülaziz’e özetle şöyle sesleniyor:
"... görev sayması gereken ilk önlem; yollarımızın yapımıdır. Avrupa ülkeleri kadar demiryollarına sahip olduğumuz gün, Zât-ı Hümayununuz dünyanın en önde gelen bir devletinin başında olmuş olacaksınız."
Sayfa 464
Sadrazam Keçecizade Mehmed Fuad Paşa
Fuad Paşa, ölüm döşeğinden Sultan Abdülaziz’e özetle şöyle sesleniyor:
"...bizim Devlet’imizin de çöküşünü önleyecek biricik yol, onu, bütün insan unsurlarımızı ırk ve din ayırımı gözetmeksizin kucaklayan, geniş ve sağlam bir temel üstünde yeniden bina etmektir."
Sayfa 463
Şaşmayan hedefe alkış... Lakin şimdilik!
Gerici çevrelerin emellerine ulaşması ancak Silahlı Kuvvetlerin etkisiz hale getirilmesi ile mümkün görülmektedir. Bu eylemin iki türlü yapılabileceği değerlendirilmektedir. Bunlardan birincisi; Türk Silahlı Kuvvetleri'nin içerisine sızılması suretiyle pasifize edilmesi; ikincisi ise; tam iktidara gelindiğinde yasal düzenlemelerle Silahlı Kuvvetlerin yetkilerinin kısıtlanmasıdır...
Sayfa 462 - OTOPSİ YAYINLARI