'Yunus
15/09/22, "kaç kez açtım konuşmak için dudaklarımı, sonra bağrımın ortasında kaldı sesim. hangi ses çıkabilir bu kadar yükseğe?" çığlıklarımın yıllar evvelki yankıları, semanın senfoni şefine ilham vermiş olacak ki bugün göğün melodisine her kulak verişimde düşüverdim on yaş öncesi tüm travmalarımı yâd etmek otobanının bozuk yollarına.
içe dönük
Ben acılarımı hala taze tutarım , onlarla yaşayamamak hayata karşı cesur olmayanların işi ve bir zamanlar da benimdi. Üzülmek , harap olmak da çok normal öyleymiş gibi yapmak değil . Kimseyi değil kendini kandırma . Çünkü tek gerçek kendinsin . Ve hislerinin samimiyeti olsun , o giderse acı veren bir yalan olmakla baş başa kalırsın.
Reklam
"YAŞAMAYI GÖZE AL..."
- "... Yaşamak ister ölmekten korkarız, bağ kurmak ister reddedilmekten korkarız, değişmek ister bilinmeyenden korkarız. Lao Tzu'nun söylediği gibi: "Dışa dönük cesareti olan ölmeyi göze alır, içe dönük cesareti olan ise yaşamayı!.." Cesur ol, uyuşma, korkma! Yaşamayı göze al!" (Kemal Sayar)
Atasözü, Deyim, Söz Sanatları
_Türk savaşır, rus sevişir, yunan düşünür, arap da masal anlatır. Yunan _Araplar kadar güzel masal uyduran, Farslar kadar güzel anlatan, Türkler kadar da bu masala inanan 2. bir millet yoktur. Azeri _Bir yanlışı haklı çıkarmaya çalışmak, onu iki kat büyütür. Fransız _Cahiller, okumuşların cevaplayamayacağı soruları sorarlar. İran _Yılan
- " (...) Yaşamak ister ölmekten korkarız, bağ kurmak ister reddedilmekten korkarız, değişmek ister bilinmeyenden korkarız. Lao Tzu'nun söylediği gibi, "dışa dönük cesareti olan ölmeyi göze alır, içe dönük cesareti olan ise yaşamayı". Cesur ol, uyuşma, korkma! Yaşamayı göze al..." (Prof. Dr. Kemal Sayar/Psikiyatrist)
Platon'un Mağara Alegorisi
Bir mağaranın içinde, dışarıdan gelen ışığa arkalarını dönük olarak ömürlerini geçirmiş olan insanların tek gördükleri önlerine vuran hayvan, insan ve nesne gölgeleridir. Gerçek formunu hiç görmemiş bu insanlar için tek gerçeklik bu gölgelerdir. Hapis olan kişilerden biri bir gün aniden serbest kalır. Mağaranın dışındaki dünya ile karşılaşır. Tamamen ışık ile yani gerçek ile tanışan bu kişinin gözleri neredeyse körlük yaşar. Zamanla şimdiye kadar gerçek sandığı gölgelerin aslında gerçek olmadığını ve gerçeklerin birer karanlık yansıması olduğunu anlamaya başlar. Hayatın gerçeğini anlayan bu kişi mağaraya dönüp diğer insanlara gölgelerin sahte olduğunu ve asıl gerçeğin dışarıda olduğunu anlatmaya çalışır. Ancak dışarıyı hiç görmeyen bu insanlar anlatılanı idrak edemezler ve kızgınlıkla karşı çıkarlar. Platon, mağara alegorisi yani benzetmesinde bir şeyleri anlamaya başlamış olan filozofların bunu halka anlatamayışını örneklemek istemiştir. Bu metafor günümüz dünyası ve düzeni içinde hala geçerlidir. Çünkü insanlar anlayabildikleri kadarını kabul edip kendi anlayışlarının ötesinde anlatılanları kabul etmezler. Bu yüzden gerçekleri anlatanlar bir şekilde toplum içinde baskı altına alınır. Işığı-gerçeği görmek, doğruyu duymak rahatsız edicidir. Bu yüzden zihin karanlığı ve esareti seçer. Cahillik mutluluktur..(!) Gerçek ile yüzleşmek ve özgür olmak cesaret ister. Herkesin bir gün mağaradan çıkabilecek kadar cesur olması dileğiyle..
Reklam
60 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.