Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

selin

selin
@chelesople
getting exited about stars, moon & sunsets
26 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
Çenesi biraz aralandı, dudakladı biraz yukarı çıktı ve gözlerine mizahi olmaktan ziyade sevgi dolu muzip bir ifade yerleşti. Gülmeyi öğrenmişti.
Sayfa 243Kitabı okudu
Reklam
Hep belli bir mesafede onu beklerdi ama hep beklerdi ve daima oradaydı.
Sayfa 204Kitabı okudu
Bu acı olmasa perdeler bu kadar kalkmaz, gölgelerin yakîni bu kadar aşikâr olmazdı. Bir gün acıya şükredeceği; acının, hükümsüz kaldığı anda çiçek açacağı aklına gelmezdi. Dilinin ucunda durdu cümle. Bir an tereddüt etti sonra bırakıverdi. Acıyı yaratan Allah’a hamd etti.
Sayfa 498Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hiç utanmadı. Önünde yeni bir yazgının uzanabileceği düşüncesi bir ümit olarak karşısına dikildiğinde, insanın özünde bir koridor açılmışsa eğer, ruhun da bedenin de kendisini ne kadar çabuk onarabildiğine hayret etti sadece.
Sayfa 373Kitabı okudu
Ey sıkıntı şiddetlen, nasılsa geçeceksin.
Sayfa 302Kitabı okudu
Reklam
Büyük bir sağırlıkla, kahredici bir dilsizlikle sustunuz güzelliklere.
Sayfa 670Kitabı okudu
Aralarında, kelimeleştiremedikleri düşüncelerin var olduğuna inanıyorlardı. Bu inanç, sonsuz bir hoşgörüyü geliştiriyordu.
Sayfa 698Kitabı okudu
Değiştirememek acı geliyor. Selim'e, ben de varım Selim, ben de varım, diyememek acı geliyor. Beni de al Selim; ölümden, unutulmaktan öteye götür. Birlikte tutunamayalım.
Sayfa 719Kitabı okudu
Yeni bir düzenin içine girmekten korktum, Olric. Belki de dediğin gibi, biz artık bir yanımızla onlardan uzaktayız. Bunu, onlara hiçbir zaman belli etmeyeceğiz. Yolumuza çıkan herkese saygı göstereceğiz.
Sayfa 716Kitabı okudu
Reklam
Siz beni parçalamaya çalışırken, ben gizli gizli onarırım kendimi.
Sayfa 664Kitabı okudu
Belki de kendi isteklerini çok ciddiye almıyorlardı; benim bu isteklere verdiğim önemi, onlar vermiyordu. Şimdi bile, sözün gelişi böyle konuştuğumu sanıyorsunuz. Bütün meselenin Selim Işık olduğunu ileri sürüyorsunuz. Neden? En basit, en bayağı insanlar için bile, gözümün ucuyla şöyle bir gördüğüm insanlar için bile aynı duyguları besliyormuşum da ondan. Kendimi ileri sürmenin başka yoluymuş bu. İnsan, otobüs biletçisi ve reisicumhurbaşkanı için aynı duyguları besleyebilirmiş; yalnız genel anlamda olurmuş bu. Bütün insanlık için duyulan soyut bir sevgiymiş bu. Değil, değil! Biletçi dediğim zaman biletçi, reisicumhurbaşkanı dediğim zaman da reisicumhurbaşkanı demek istediğimi, başka hiçbir şey kastetmediğimi belirtmenin hiçbir yolu yok mu?
Sayfa 688Kitabı okudu
Bana kalırsa, bana kalırsa... ne yazık ki hiç kalmadı bana. Benden önce davranıp ne olduğumu, aslında ne kadar bencillik ettiğimi suratıma haykırdılar. Oysa, hepsiyle tek tek ne kadar ilgiliydim. İnsanlar benim için soyut kavramlar değildi. Birlikte bulunduğum sırada onlar için ayrı ayrı şeyler yapmak isteği ve bunun imkansızlığı beni sarıyordu. Hangi birine yetişecektim? Hemen ortaya çıkmaya korkuyordum. Her biri, bir öncekinden o kadar farklı bir davranış istiyordu ki. Ben, gene hepsine yetişmeye hazırdım.
Sayfa 688Kitabı okudu
Ben ne yaptım?
Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.
Sayfa 594Kitabı okudu
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.