Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kenan Mustafa Çiftcioğlu

Kenan Mustafa Çiftcioğlu
@ciftcioglukenan
Lisans
Mersin
15 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
Nasip olmayan şeylerden mahrum değil de muhafaza edildiğine iman ettiğinde kalbine olan eziyetin bitecek.
Reklam
Öyle kazı ki hafızana, Yalnız gecelerde değil, kalabalık gündüzlerde hatırla Gün batımında değil, öğlen sıcağında hatırla Uzun yolculuklarda değil, en telaşlı iki duraklık mesafende hatırla Öyle bir hatırla ki sevgilim Canın yandığında değil, en mutlu anında hatırla
İçimde bir yağmur, sonbahardan çalınmış Birkaç eylül bir de sen senelerin ardında. Tarabya’da bir santur nihavende gömülmüş Ümitlerim küçülür saçlarımın kırında Birkaç yağmur bir de sen senelerin ardında.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Hiçbir şey canımı acıtmıyor, O gidişten sonra…”
Mahmud Derviş
Mahmud Derviş
Seni her dakika, her saniye özlüyorum. Ama gururum el vermediği için hiçbir zaman söyleyemiyorum. Senden ayrılmanın benim için ne derece korkunç hatta olanaksız olduğunu çok iyi biliyorum. Tıpkı beni sevmediğini bildiğim gibi. Kış Uykusu (2014)
Reklam
Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez. Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya, Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında Ne çarşaf halden anlar ne yastık. Girmez pencerelerden beklediğin o aydınlık. Onun unutamadığın hayali, Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine. Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın. Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın hayal kurmayı; Beklemeyi, ümit etmeyi. Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi. Lanet edersin yaşadığına... Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın. O zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden. Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ne oldu çocukken kurduğumuz hayallere?
“Nasıl bu kadar dibe vurabildiğimizi hâlâ anlamıyorum. Çocukken hayal ettiğim gelecek hiç de böyle değildi. Büyümenin, hayallerinden; yavaşça ama emin adımlarla vazgeçmek demek olduğunu öğrendim.” Leyla’nın kardeşleri
Yani şimdi insanı tanımak için muhakkak ki belli bir zamana ihtiyaç var. Ama öte yandan zamana bırakılmasına gerek olmayan, zamana bırakılırsa bu zaman yazık olacak şeyler de var.
Aldanmak, yaptığımız her işte şaşmaz yazgısı hepimizin. Her sabah parlak işler tasarlar, gün boyu budalalık ederim.
Voltaire
Voltaire
Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin. Su olsan kimse içmez, Yol olsan kimse geçmez, Elin adamı ne anlar senden? Çıkarsın bir dağ başına, Bir ağaç bulursun Tellersin pullarsın Gelin eylersin. Bir de bulutları görürsün, bir de bulutları görürsün, bir de bulutları görürsün. Köpürmüş gelen bulutları. Başka ne gelir elden? Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde şu dünyanın ıssızlığı. Tanrı kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı! Yaşar KEMAL
Reklam
Aklıma düştü gözlerin, Boynumu büktüm, ağladım. Elveda dediğin yerin Yanına çöktüm, ağladım.. Oturduk sanki göz göze, Hayalinle ben diz dize, İki çay söyledim bize. Bi tütün yaktım ağladım…
Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa Bil ki seni düşünüyorum. Ümit Yaşar Oğuzcan
"Seninle gezmediğim bir sokak var içimde, Seninle gitmediğim bir yolculuk var daha, Seninle geçirmediğim günler ve geceler var, Seninle paylaşmadığım aşkım var daha..."
Kader...
Kapının önünde durup düşündüm. Dedim Bekir, bu kapı ahiret kapısı, burası sırat köprüsü, bu sefer de geçersen bir daha geri dönemezsin, iyi düşün dedim. Düşündüm düşündüm ama olmadı, dönemedim. Sonra bak oğlum dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. İsyan etmenin faydası yok kaderin böyle. Yol belli eğ başını. Usul usul yürü şimdi.
Virane olmuş kalbime ne yaptın? Bak! Divane aşkım ne yaptın? Alışkanlığın ipeğinde rahat uyuyordum. Kelebek gibi kanadıma ne yaptın? Gözünün kadehinden daha içmeden sarhoş oldum. Meyhanem sarhoş oldu, ne yaptın? Omzuma yaslanmaya değmez miydim? Omuzlarımın hasretine ne yaptın? Beni yordun, kendin de yorgun gittin. Ey yolcu!… Evime ne yaptın? Gözyaşlarının yağmurundan dünyam ıslandı. Yuvamın çatısına ne yaptın?
Kavgadan sonra bir sessizlik alıp götürmüştü tüm odaları. Eğer salondaki akvaryumun suyunu değiştirme sesi olmasaydı sonsuza kadar devam eder gibi gözüküyordu bu durum. Nasıl böyle bir hâl aldı diye düşünüyordu sessizliğin sesinin vermiş olduğu yardımla. Adam ışıkları söndürdü karanlığın büyüsüne inanırdı uzandı yatağına ölü koyunları saymaya