"Kilitli kapılara ne hacet... Anahtar sahibinde olduktan sonra her kapı O'na açılır..."
"Bir kitapçıda tanışmak vardı seninle, aynı kitap arkası sözü okumak, aynı düşünceleri aynı zaman diliminde aynı anda düşünmek vardı. Çok güzel olmaz mıydı?..."
Bir yağmur sonrası
Toprak gibi mutlu olurum,
İster deli bir sağanak ol,
İster ipek bir çise,
Yeter ki;
Sözlerim buluşsun,
Sözlerinle....
Yatağa girdikten sonra su içmeye çişe gitmeye üşenen insanlar olarak bir araya gelsek dünyayı ele geçirebiliriz ama ÜŞENİYORUZ 😂😂
Asansör Zaafı
Sen nereye, dedi. Elimdeki saksıyı gösterdim; kaktüsü çişe çıkarıyorum. Önce güldü. Ama ciddiyetimi anlayınca tedirgin oldu. O günden sonra asansörün kapısını benim için açık tutmadı.
Sayfa 53Kitabı okudu
Samanlık mektupları
Oralarda sıradan bir kış günüydü sanki.
Benim içimde ise yazdan kalma uzun günler .
Acaba ulaşabilecek mi idi baharın yalnızlığı güze .
Yollar da çise , kalbimde ise bir is kalmıştı sanki.
Bilebilirmiydim böyle olacağını kim bilebilir ki ?
Ama şunu unuttum sahi yada hesap edememiştim sanki .
Hissedememekmiş bizim ki ..
Hissetmek nasıl oluyor sahiii .
Otur anlat şunu gani gani ..
Ve öğrendim ki o hiç sevememis beni
Bense içimdeki o benin tamamını vermiştim ona farazi .
بي فاني
Sevmek de durduran, yanıltan, en azından çalışmayı engelleyen zararlı bir şeydi. Anasını gereğinden fazla sevse, çamaşırın ortasında suyu bitince dersini bırakıp çeşmeye su almaya gitmesi gerekecekti. Babası fazla sevse, basına dükkanda yardım etmesi gerekecekti, çalışacağı yerde. Kardeşini sevse, kitaptan başını kaldırıp onu çişe tutması gerekecekti. İşte daha bir yığın engel. Sevmek sadece yeni zorluklar getirecek, beyaz çoraplı çocukla arasındaki ayrıcalığı çoğaltacak, onu kara çoraplı, miskin çocuklar arasında tutacaktı. Sevmiyordu kimseyi bu yüzden.
Sayfa 96 - İletişim Yayınları
