Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şimdiye kadar nasıl yaşadıysan gene öyle yaşayacaksın sanırsın. Sonra beklenmedik bir anda biri çıkar gelir. Etrafındaki kimseye benzemez. Kendini bu yeni insanın aynasında görmeye başlarsın. Var olanı değil sende eksik olanı gösteren sihirli bir aynadır o. Ve sen bunca zaman aslında hep bir eksiklik duygusuyla yaşadığını, bilmediğin bir şeye hasret çektiğini anlarsın. Şamar gibi iner hakikat suratına. Sana içindeki boşluğu gösteren bu kişi bir pir, üstad, arkadaş,yoldaş, eş ya da bazan bir çocuk olabilir. "Önemli olan seni tamamlayacak ruhu bulmandır. Her peygamberin verdiği öğüt aynıdır. Sana ayna olacak insanı bul...!" Elif Şafak
"Genç ölüm, erken ölüm, zamansız, sırasız ölüm yakar en çok içimizi ölümler içinde. Genç ölen, öldürülen çocukluğundan vurulmuştur çünkü, çocuk bedeni dağılmıştır, çocuk ruhu parçalanmıştır ve çocukluğundan vurulandan geriye yalnızca ölümü, öldürüldüğü kalmıştır. Ölüm acemi değil, ölüm çocuk değil, ölüm bir usta ve ölümün işi bizimle, ölüm bizi birbirimize düşürdükçe seviniyor. Ölüm biz birbirimizi öldürdükçe yaşıyor. Ölüm hiç çocuk olmamış, hiç çocukluğunu yaşamamış biri gibi çünkü. O yüzden ölüm herkesin çocukluğunu istiyor, ölüm çocukları istiyor. Ölüme verecek çocuğumuz olmasın artık! Çocuklarımız da, çocukluğumuz da bize kalsın, çok yaşasın!" -Haydar Ergülen- "Alman Bir Ustadır Ölüm " adlı yazısından “Siyah sütünü içiyoruz sabahın gece saatlerinde seni Hep seni içiyoruz sabah öğle demeden akşamları hep seni İçiyor ha bire içiyoruz Adamın teki bir evde yılanlarla oynuyor yazıp çiziyor Bağırıp çağırıyor siz daha derin kazın toprağı Siz de çalıp söyleyin diye Belindeki silaha el atıp havada savuruyor gözleri mavi Daha derine daldırın küreklerinizi sizler de oyuna devam Bağırıp çağırıyor daha tatlı çalın ölümü diye Alman bir ustadır ölüm Bağırıp çağırıyor daha koyu çalın kemanlarınızı Duman olur savrulursunuz Buluttan mezarınız olur size dar gelmeyecek...” -Paul Celan- Alman Bir Ustadır Ölüm
Reklam
Nazan Bekiroğlu'nun La'sından bölümler seçtik 1. Kimi zaman şeytan dokunmuş düşünü hayra yoramayan Havva,kimi zaman af dileyerek kırk yıl göz yaşı döken Adem gibiyim. 2.Ama O gizli bir hazineydi.Daha fazla bilinmek,farklı bir nazarla seyredilmek istedi. Yaratmaya devam etti. 3.Hele hele kendisine öğretilen isimlerin arasında öyleleri
AHMET SEZGİN’LE AŞK MEDENİYETİNE YOLCULUK… M. NİHAT MALKOÇ Kıymetli kalem erbabı Ahmet Sezgin’le internet marifetiyle tanıştım. İyi ki de tanışmışım. Zira “Aşk Medeniyetine Yolculuk” isimli nefis kitabından başka nasıl haberdar olabilirdim ki? Ses bayrağımız olan Türkçemizin şahikalarını görmekten mahrum kalırdım. Sağ olsunlar “fikir ve
AHMET SEZGİN’LE AŞK MEDENİYETİNE YOLCULUK… M. NİHAT MALKOÇ Kıymetli kalem erbabı Ahmet Sezgin’le internet marifetiyle tanıştım. İyi ki de tanışmışım. Zira “Aşk Medeniyetine Yolculuk” isimli nefis kitabından başka nasıl haberdar olabilirdim ki? Ses bayrağımız olan Türkçemizin şahikalarını görmekten mahrum kalırdım. Sağ olsunlar “fikir ve hissiyat
Anlamı Olmaz - Muhammed Işık Yine eve geç geldi yemeğini yedikten sonra televizyonun karşısına geçti. Buna daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum. Görücü usulü evlenmiş olmamız, bana âşık olmaması, böyle yapmasını gerektirmez ki. Ben onu sevmeye başlamışken onun evliliği hayatın bir parçası olarak görmesini içime sindiremiyorum. Az biraz sevgi
Reklam
Şu anda bedeni kadar ruhu da derinden yaralanan küçük bir çocuk, başını yerden kaldıramadan ve psikoloğunun gözünün içine bakamadan, tedirginlikle soruyor: “Bu olanlar benim suçum mu?” Onun alacağı cevap belli; cevabın onu iyileştirip iyileştirmeyeceğiyse şaibeli. Biz artık kendi sorularımız ve cevaplarımızla yüzleşmeliyiz. Ülkedeki bir çocuk istismarı davasında bile kendi iktidarının sağlamlığının peşine düşen ve bakanından yandaş gazetecisine kadar suçu ve suçluyu görmezden gelmeyi önerenlerle kuşatılan bir iktidarı, hatalı tercihlerimiz ve sağduyu yoksunu güvenimizle iktidara biz getirdik. Ve aklımızı başımıza toplayıp hâlâ oradan indiremedik. Bu yüzden o soruyu asıl biz kendimize sormalıyız. Çünkü tüm bu olanlar baştan sona bizim suçumuz. MİNE SÖĞÜT...
23 Nisan
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.Dünya üzerinde tek olan bu bayram ilelebet çocukların ve yüreği çocuk kalanların temiz düşünceleri ile var olsun. Bizlere bu bayramı armağan eden Ata' mızın ve silah arkadaşlarının ruhu şad olsun...
Mahzuni Şerif
1940'lı yılların başlarında, ileride 'Pir Sultanların' ölümsüzlüğünün en büyük kanıtlarından biri olacak Mahzuni Şerif, Afşin'in Berçenek Köyünde doğar. 1956 yılında Berçeneğe gelen ilk okuldan mezun olur. Berçeneğin okulsuz yıllarında, Elbistan' ın Alembey Köyü'nde,Lütfü Efendi Medresesi'nde Kur 'an eğitimi almış, Eski Türkçe okumuş ve
Bizim çocukluğumuzda annelerimiz çalışmazdı. Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım. Hatta Babamın bile anahtarı yoktu. Annem evimizin bir parçası gibiydi, hep evdeydi. Her yere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki..... En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı. Sokakta oynamak diye bir kavram
Reklam
Dürüst bir savaşçı, kendini hakikate adamış bir kişidir. Çalışırken bir dev, başkalarına karşı tutumunda bir çocuk gibidir. Onun ruhu, bir gözyaşı damlacığı kadar berrak. -Gorki
Albastı (Kırk Basması)– Türk Mitolojisi
“Al, alkarısı, alanası, alkızı, albasması, alarvadı, alacama, albıs, almış” gibi adlarla anılan, hemen hemen bütün Türk dünyasında görülen olağanüstü varlıklardan biridir. Bu yaratık şamanizm de ki Al ruhunun günümüzdeki temsilcisi sayılabilir. Elazığ'da buna Elkarısı” da denmektedir. Keçi, tilki, kedi, köpek, buzağı, örümcek, kuş, gelin, kefenli
1.384 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.