Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
192 syf.
7/10 puan verdi
Atlantik'in Ortasındaki Kayada Martin'in Yaşam mücadelesi
Eser, İngiliz donanması kruvazörünün Alman donanması tarafından torpillenmesi sonucu Atlantik ortasında batan gemiden kurtulan tek kişi olan Martin adında bir denizciyi konu alır. Martin, İskele biçimde kayada yaşam mücadelesi verip umut ile Umutsuzluk arasındaki ince çizgide sürekli gidip gelir. "Var gücümle yaşamaya çalışıyorum. Bu kayayı baştan aşağı isimlerle donatıyor ve ehlileştiriyorum. Bazı kimseler bunun önemini anlamaktan âciz olabilirler. Ad koymak bir damga basmak, boyun eğdirmektir. İsimlerle kısıtlayacağım onu. (Syf78) Martin'in kayadaki nesneleri isimlendirmesi, kendinin tabiriyle ad koyarak boyun eğdirmesi, yalnızlık duygusunun bir tezahürü olarak görebiliriz. kitabın Gerçek ismi olan Pincher Martin, Türkçeye Ceberut Martin olarak çevrilmiş ama Pincher kelimesinin anlamının hepsini kapsayan bir kelime değil Ceberut, çevirmen de bunu belirtmiş zaten. Ceberut: acımasız, zorba Kayaya çıktığı ilk zamanlarda dikili taş tarzında heykel yapan ,yardım işaretleri yazan, bulunma umudunu hep içinde saklı tutan Martin, zaman ilerleyince İçersinde saklı tuttuğu veya tutmak istediği Umut, giderek zayıflar ve akıl sağlığını yitirme boyutuna gelir, halüsinasyonlar, kâbuslar görür. Golgind gerçek ile gerçek dışı arasında sürekli bizi gezdiriyor. Bu iki kavramın iç içe geçtiği bir roman olduğu için anlaşılması veya takip edilmesi diyelim zor bir eser olduğunu söyleyebilirim.
Ceberut Martin
Ceberut MartinWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2018466 okunma
189 syf.
·
Puan vermedi
·
130 günde okudu
Doğum günü hediyelerimden en özel olandı bu kitap bana geldiğinde. İçindeki notu ile beraber. #okendinibiliyor Reşat Nuri kitaplarında en sevdiğim şey tüm kitap boyunca okuyucuya saç baş yoldurup sonunda ana karakteri doğru yola sevketmesi derim. İffeti cidden bir ara anlamadınmı halaaa diye bağıracak konuma geldim. Ama sonra onun bir roman karakteri olduğunu hatırlayıp sustum. Namuslu insanın üzerine bir pamuk tanesi bile ağır olur. İffette kitap boyunca bunun eziyetini çekti. Olsun sonunda anladı ya oda bir şey . Güzel, zevkli ve akıcı bir kitaptı. Neden bu kadar geç okuduğuma pişman oldum. Bence çalıkuşu ile dayatılan Reşat Nuri Güntekin'e diğer kitaplarına daha çok şans verilmesi gerektiği inancındayım. Okuyun okuttırunuz efenim
Damga
DamgaReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20173,308 okunma
Reklam
189 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Güntekin'in kıymeti çok bilinmeyen belki Coeetzee nin Utanç eserine farklı zaman ve habersiz benzeyen ama bize daha yakın olduğu için etkileyiciliği daha yüksek romanı. Şahsi fikirlerini bize de aksettirmek amacı var onun romanlarda ama bu fikirleri de sevmiyor değiliz. Sevdiğim bir eseridir.
Damga
DamgaReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20173,308 okunma
120 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Okunanlar Unutulunca Yaşanmış Olur”
Everest Açıkhava serisinden bu yıl okuduğum ikinci kitap, oyun türünde bir eser: Melih Cevdet Anday (ö.2002) imzalı “Mikado’nun Çöpleri” Oyun iki perdedir. Soğuk bir kış gecesi sokakta çocuğu ile birlikte kalan kimsesiz bir kadına Üzülüp onu evine getiren bir adamın şafak sökene kadar onunla sohbet etmesini konu edinir. Bitmek tükenmek bilmeyen
Mikado’nun Çöpleri
Mikado’nun ÇöpleriMelih Cevdet Anday · Everest Yayınları · 20211,519 okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Türk Tarihi'ne damga vuran 4 topluluk
Türk Tarihi'ne damga vurmuş 4Türk topluluğundan bahseden bu kitabı ben çok beğendim ve Türk Tarihi'ne ilgi duyanların da çok beğeneceğini düşünüyorum. Doç. Dr.
Hayrettin İhsan Erkoç
Hayrettin İhsan Erkoç
Eski Türk yazıtları, Çin Kaynakları, İslami kaynaklar ve Tibet kaynaklarından yararlanarak Türk Dünyası Tarihi'ne ışık tutmuş. Ben kitabı okurken, edindiğim bilgiler ile Kırgızların, Türgişlerin yapay zeka ile resimlerini oluşturmaya çalıştım. Kırgızlar için çok detaylı bir tasvir vardı ve oluşturduğum resimler ile tarihe eğlenceli bir yolculuk da yapmış oldum. Kitabın çok geniş bir kaynakçası var. İhsan Hoca her bilgi için dipnot düşmüş. Titiz bir çalışmanın ürünü.
Yeniseyden Seyhuna Türkler
Yeniseyden Seyhuna TürklerHayrettin İhsan Erkoç · Kronik Kitap · 202149 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
Reşad Ekrem Koçu, tarihi sevenlerin kesinlikle okuması gereken bir araştırmacıdır. Zira Koçu, tek başına 11 ciltlik bir ansiklopedi kaleme almış bir isimdir. Ekrem Bey’in olayları ele alış şekli çok etkileyicidir; hatta tarih sevmeyen bir insan bile onun eserlerini okuyarak tarihçi olmak isteyebilir. Yazıları dikkatle okunmalı, not almadan geçilmemelidir. Yazarımızı haklı bir övgü ve rahmetle anarak kitabından küçük sahneler paylaşabiliriz. Topkapı Sarayı, tarih içerisinde pek çok heyecanlı vakaya ev sahipliği yapmış, bu nedenle de oldukça ilgi çeken bir yerdir. Koçu, kitabında sizi bu sarayda bir tura çıkarır ve olayları eksiksiz bir şekilde ele alma gayreti içerisindedir. Bu tur sırasında, yazarımız Cellat Çeşmesi'nden bahseder; burası idam emri sonrasında cellatların kanlı kılıçlarını yıkadıkları yerdir korkarak okursunuz. Alay Köşkü kısmında ise Vakay-i Vakvakiye'ye de yer vermeyi ihmal etmez, tabi bu bölümde Alemdar Mustafa paşanın yer aldığı satırları okurken onun kadar cesaretli olup olamayacağını sorgulatır insana. Cevri Kalfa'nın cellatlara kül attığı anda, eliniz merdivende Cevri hanımın eliyle birlikte yanar, cesaretine hayran kalırsınız.. Tabi Osmanlı tarihine damga vuran Kösem Sultan'ın ölümünü anlatılırken, siz de bir parça ölürsünüz. Anlayacağınız üzere, size sadece bilgi aktarmakla kalmaz, sarayın odalarında gezerken bulursunuz kendinizi. Kısacası azizim Reşad Ekrem Koçu'yu tanımayan çok şey kaybeder.
Topkapı Sarayı
Topkapı SarayıReşad Ekrem Koçu · Doğan Kitap · 2015110 okunma
Reklam
560 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
170 günde okudu
Silahsiz direniş
Yaklaşık 40 yıldır meydana gelen kan, zulüm, haksızlık ve savaşın aslında nereden ve nasıl ortaya çıktığını aktarmaya çalışıyor kitap. Detaylı bir kitap olan bu çalışma, Kürt demokrasi tarihine damga vuran önemli olayları aktarmıştır. Ortaya çıkan direnişin bir neden mi yoksa bir sonuç mu olduğunu göstermeye çalışıyor. Kitap "silah kullanmadan dirilişin bir hikayesini öyküsüdür "
Kürtlerin Silahsız Mücadelesi
Kürtlerin Silahsız MücadelesiCelal Temel · İsmail Beşikçi Vakvı · 20156 okunma
472 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Cahide Sonku ismi, Selim İleri’nin “Mel’un – Bir Us Yarılması” adlı eserinde çok geçince sanatçının hayatını öğrenmek istedim. Bir döneme damga vuran Cahide Sonku, tiyatro oyuncusu ve Türkiye’nin ilk kadın sinema yönetmenidir. Sonku; döneminde, yeteneği, zekası ve güzelliğiyle birçok kişiyi etkiler: Talat Artemel, Marcel, İhsan Doruk, Cahit Irgat bunlardan birkaçıdır. Belladonna(güzel avrat otu) etkisi yaşar etrafındaki erkekler. Bir tiyatro oyununda Hamlet olup Ophelia’sına(Cahide Sonku) sarılan Muhsin Ertuğrul da onun çekim alanına girenlerdendir. Cahide Sonku; küçük yaşta kendisini, annesini ve kardeşini terk eden babasından adeta intikam almak istercesine yaklaşır erkeklere. Fakat çok sevdiği adamlardan bilerek uzak durur. Onları kendi girdabında döndürmek, onlara zarar istemez. Ona hayranlık besleyen anlatıcı Cevdet Merter ve hocası Muhsin Ertuğrul bunlardandır. Doludizgin yaşamınında Shakespeare’den Çehov’a birçok sanatçının oyununu oynamış olan bu yalnız kadının en iyi büründüğü rol bana göre güçlü kadın rolüdür. Kitapta Atıf Yılmaz, Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Haldun Dormen, Cahit Irgat, Yılmaz Güney gibi birçok ünlü isimle karşılaşırız. Dönemin sanat anlayışı ve özellikle tiyatronun siyasi yaşamın içindeki yerinden de sıkça bahsedilir eserde. Araştırmacı yazar Osman Balcıgil, hemen her dönem özellikle milliyetçi- muhafazakâr kesimin sanatın, medeniyetin ve tiyatronun önünü kesmeye çalıştıklarından da dem vurur.
Kızıl Çengi
Kızıl ÇengiOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 2023553 okunma
500 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
KEŞKE-SEMA SOYKAN,500 sayfa -Bir Köy Enstitüsü Romanı- “Keşke,özlem ya da pişmanlık ifadesidir” Bir dönemi,aynı zamanda da muhteşem bir aşkı anlatan,yaşatan,gözyaşları içinde okunan,yarı kurgu ,çoğu gerçek olaylara dayanan muazzam bir roman. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ 1940-1980 yılları arası…Türkiye’nin yaşadığı karanlık dönemler,
Keşke
KeşkeSema Soykan · Alfa Yayınları · 2021762 okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
İlkbahar selleri sanırım insanın gençlik aşklarına vurgu yapmak adına kitab'a isim olmuş. Kahramanımız 22 yaşındadır, tesadüf eseri bulunduğu bir ortam onun hayatına damga vurur. Nişanlı bir kıza aşık olur ve kız nişanlısından ayrılıp onunla nişanlanır, evlilik drohaması yoktur. Dolayısı ile kahramanımız Rusya' daki arazisini satıp Evliliği için kullanacaktır. Arazisini satacağı kişi çocukluk arkadaşının eşidir. Garip bir evliliği olan arkadaşının eşi kahramanımız ile yalnız kalıp onu bir örümcek edası ile ağına düşürüp kendine aşık eder. Ve peşinden onu kendi gittiği şehre sürükler. Kahramanımız nişanlısını unutur. Aradan geçen 30 yılın sonrasında durumu gözler önüne serilir, eski nişanlı aklına gelir, evlenip Amerika'ya yerleştiğini ve çok mutlu olduğunu öğrenir. Kendisi ise hiç evlenmemiş ve yalnız kalmıştır. Gençlik çiçeklerin açtığı ve çiçeklerin kısa süreli dalda kalıp çıkan ilk rüzgarla savurulduğu bahar mevsimi gibidir. Kahramanımızda her çiçekten bal alayım derken kovandan da olmuş. Şöyle bir yorumlara baktım, Avrupalı ve Rus halklarını çok iyi analiz etmiş diyorlar. Ortada bir kadın ve bir erkek varsa karakter heryerde aynı. Ticaret söz konusu isede aynıdır. Onların günlük rutin hayatları o dönem tüm klasiklerde aynı heryerden misafirliğe gelen insanlar, saatlerce masa başı sohbetler, konserler tiyatrolar aldatan aldanan eşler. Fakir halk. Bu yüzden bu tarz yorumlara bir elma
İlkbahar Selleri
İlkbahar SelleriIvan Turgenyev · İletişim Yayıncılık · 2018430 okunma
Reklam
368 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bayrak, Kalpak, Revolver: İttihad ve Terakki Nasıl Tartışılmalı?
Osmanlı Devleti’nin son, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk dönemlerine gerek yaptığı gerekse yapamadığı işlerle damga vurmuş ve günümüzde bile tartışmalara konu olmayı başarmış İttihad ve Terakki Cemiyeti’ni, herhangi bir ideolojik tarafa sığınmadan doğruları ve yanlışları ile değerlendirerek objektif bir okuma yapılmasını sağlayan oldukça yararlı bir eser. Alana ilgisi olanların mutlaka almasını ve okumasını tavsiye ederim. Kitapta İttihad ve Terakki Cemiyeti’ni her açıdan değerlendiren alanında uzman kişilerin makaleleri toplanmış. Enver Paşa, Talat Paşa ve Cemal Paşa gibi İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin kilit isimlerinden başlanılan serüven oldukça geniş ve akıcı bir şekilde Cumhuriyet sonrasına kadar uzanıyor. Osmanlı Devleti’ne ölümcül bir yük yükleyen kapitülasyonların kaldırılması için verilen mücadeleler, 24 Temmuz’da yakılan ulus devlet ateşi, sürekli yalanlar ve iftiralarla gündemden düşmeyen Ermeni meselesinin tüm gerçekleri ile gün yüzüne çıkarılması, ekonominin millileştirilerek milli karakterin kazandırılma planlaması, eğitimde yapılan radikal değişiklikler ve modernleşmeye atılan adımlar, orduda yapılan ıslahatlar ve bu süreçte Alman ekolünün başımıza açtığı sorunlar ve son olarak Cumhuriyet’in ilanı ile yolundan sapmaya başlayan İttihad ve Terakki Cemiyeti… Uzun lafın kısası kitap konuları bakımından geniş gözükse bile elinize aldığınız anda bir çırpıda bitirebileceğiniz akıcılığa sahip, objektif ve bitirdikten sonra devamını isteyeceğiniz bir kitap. Emeği geçen herkesin ellerine sağlık.
Bayrak Kalpak Revolver
Bayrak Kalpak RevolverHakan Boz · Timaş Yayın Grubu · 202357 okunma
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam
Diyojen hakkında ele alınmış küçük ve etkili bir eser. Birkaç saatinizi vererek okuyup bitirebileceğiniz bir kitap ama Diyojen'e ve onun kinik felsefesine dair gerçekten sarsıcı mahiyette bir eser. Farklı düşünmek nedir, dürüstlüğün çıplak hâlde vücut bulmuş hâli nedir, sorgulamanın ve bunun çabası sonucunda kendinize gerçekleri itiraf edip kabullenmek nedir gibi mühim soruların yanıtını çağına ve günümüze damga vurmuş bir filozof ile bulmak bir nimet niteliğinde. Yüzyılına damga vurmuş olan Büyük İskender "Büyük İskender olmasaydım eğer, Diyojen olurdum." der. Hiçbir şeyi olmayan, bir fıçının içinde yaşayan Diyojen, dünyaya hükmetmiş bir imparator ile aynı kefeye konmuştur. Hem de o imparator tarafından.
Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam - Diyojen
Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam - Diyojen
Tuğba Sarıünal
Tuğba Sarıünal
Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam - Diyojen
Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam - DiyojenTuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 20202,425 okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"İnsanoğlunu kör eden, çıldırtan ve yoldan çıkaran tutkuların en kötüsü olduğu gibi en gözü dönüğüdür de kibirlilik." . . . Öykü okumanın bambaşka bir keyfi var. Genelde tek bir yazarın öykü derlemesini okumaya alışkınım, bu kez birden fazla yazarın öyküsünü bir arada okudum ve oldukça da keyif aldım. Celal Üster İngiliz ve Amerikan
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
Kısa Öykünün Büyük UstalarıKolektif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,080 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.