Kitaplara yeniden merak sardırmıştım. Şu fark ile ki eskiden ümit ve hararetle dolu yazılardan hoşlanırdım. Şimdi bedbin, acı eserleri seviyorum.
Sayfa 175Kitabı okudu
Aslı bir,ama şekiller çok...
Faslılarla Türkler, Kürtlerle Araplar arasında özellik,damga bakımından ne kadar farklar vardır! Aynı medeniyet bunların çeşitli ruhlarından geçerken türlü surette aksetmiştir. Aslı bir,ama şekiller çok...Ve işte şu şekil çokluğu, şu özellik milli şahsiyettir. Özlük denilen şey bundan ibarettir. Bu doğuştandır,mukadderdir, isteğe bağlı değildir.
Reklam
Fakat korkarım bazı kimseler, büyümelerine, yaşlanmalarına karşın ruh ve ahlâk yönünden olgunlaşamazlar. Cinayetin fena olduğunu bilirler ama bunu hissedemezler. Şimdiye kadar rastladığım katillerin samimi olarak pişmanlık duyduklarını hiç sanmıyorum... Belki de bu Kabil'in vurduğu damga. Katiller, normal insanlardan ayrıdırlar. Çok başkadır onlar. Cinayet, kötü ve yanlış bir şeydir ama... onlar için değil.
Dünyanın bütün insanlığı birdenbire alnımıza kötü, karanlık bir damga yapıştırmıştı. Ermeni katalini yapan ve medeniyet düşmanı Almanlarla teşrik-i mesai eden medeniyet düşmanları bizdik. Zalim, Barbar ve insaniyetin ortadan kaldırması lazım gelen insanlar bizdik. Biz de yeis filan yoktu, çocuk gibi yepyeni, taptaze ruhlarımızla medeni dünyanın bu fikrinin tasfiye etmeye karar vermiştik. Zalim olmadığımızı, söylenen şeylerin yalan olduğunu ispat eder etmez Avrupa hakkımızı teslim edecekti. Hem hakkımızı tehdit mi edecekti hem hakkımızı mütevazi ve şayan-ı kabul bir şekle sokmuştuk. Gazeteler, risaleler, makalelerde neşredecek, tercüme edip Avrupa'ya gönderecektik, sonra Türk gençliği bunu İstanbul'a giren ecnebilere anlatacaktı.
Sayfa 30 - Can Yayınları - 56. BaskıKitabı yarım bıraktı
Damga idaresi temel bir toplumsal olgu­nun, yani “ötekinin” davranış ve karakterine ilişkin normatif beklentilerin streotipleştirilmesinin ya da “profilleştirilmesinin” bir filizidir, uzantısıdır; genel olarak streotipleştirme müşteriler, Doğulular veya motorcular gibi çok geniş kategoriler içinde de­ğerlendirilen ve bizim için sadece geçip giden yabancılar olabilen kişilere mahsustur.
Sayfa 90 - Heretik
ömrünün ağlamakla geçeceğini zannediyordu. Bütün yaralar gibi bu yaranın da zamanla kapanacağını bilmiyordu.
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
Sevginle acımanla utançtan kurtulurum Rezaletin alnıma vurduğu damga biter Arkamdan iyi, kötü demişler ne umurum? Sen kötülüğü ört de iyiliği öv, yeter Benim tüm dünyam sensin: ancak senin dilinden Duymaya can atarım övgümü ve yergimi Senden başka kimsem yok, sırf seni dinlerim ben. Bir sen değiştirirsin doğru yanlış bilgimi En derin uçurumun dibine fırlatırım. Varlığıma kaygılar veren her yaban sesi Kim kınasa kim övse yılan gibi sağırım Bak, dinle, nasıl hiçe sayıyorum herkesi Can evime kuruldun, hem de ne kadar güçlü Bence dünyada senden başka her varlık ölü
Sayfa 112Kitabı okudu
–Evlənməyimiz hər ikimizi qəribə bir vəziyyətə salar. Heç olmasa bütün bunları qəbul eləmək üçün ortada böyük bir eşq olsaydı... Bu bir neçə kəlmə sözdə Vədiənin bütün ruhunu görmüşdüm. Titrəyə-titrəyə ayağa qalxıb dedim: – Sizə zəhmət verdim, Vədiə xanım. Daha bir-birimizə deyəcək sözümüz qalmadı. – Xudahafiz! – Xudahafiz! Bir də üzümə baxmağa cəsarət etmədən yanımdan uzaqlaşdı. Həyatımı əsassız bir vəhmə qurban etmişdim.
Sayfa 155 - cincivaKitabı okudu
Reklam
Bir rüya içinde gibi uyuşuk ve ihtiyarsız yaşıyordum. Gözümde hiçbir şeyin ehemmiyeti kalmamıştı. Dünya, bu masal aşkının etrafında beyhude bir çerçeveden ibaretti. Günler bu sevda için doğup batıyor, mevsimler onun için değişiyordu.
Geçirdiğim mahrumiyet ve ümitsizlik senelerinde onun yüzü yavaş yavaş hayalimden silinmişti.
Sayfa 153Kitabı okudu
hayat insanın mektep pencerelerinden gördüğü gibi değil.
Sayfa 133Kitabı okudu
Toplum oluştuğundan beri, ondan kaçmayı istemiş olanlar zulme uğramıştır ya da çeneleri kapatılmıştır. Her şeyiniz affedilir, yeter ki bir mesleğiniz, isminizin bir alt-başlığı, yokluğunuzun üzerinde bir damga olsun. “Hiçbir şey yapmak istemiyorum,” diye bağırma cüreti kimsede yoktur - bir cani karşısında, fiiliyattan azade olmuş biri karşısında olduğumuzdan daha fazla bağışlayıcıyızdır. İtaat etme imkânlarını çoğaltmak, özgürlüğünden feragat etmek, içindeki serseriyi öldürmek...
Metis YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.