Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ah keşke huysuz biri olabilsem, suçu havaya, üçüncü bir şahsa, başarısız bir girişime yükleyebilsem, o zaman keyifsizliğimin katlanılmaz sıkıntısı yarı yarıya azalırdı. Vay halime, tüm suçun yalnızca kendimde olduğunu biliyorum — aslında suç demek doğru değil! Kısaca, nasıl ki eskiden tüm mutlulukların kaynağı bendeyse, şimdi de tüm üzüntülerin kaynağı içimde saklı. Eskiden tüm dünyayı sevgiyle kucaklayacak yüreğe sahip, her adımda cenneti ayağının dibinde gören, zengin duygularla dolaşıp duran ben, artık aynı kişi değil miyim? Bu yürek şimdi ölmüş durumda, artık ondan dışarıya yansıyan hiçbir coşku yok, gözyaşlarım kurudu. Çok acı çekiyorum, yaşamımın tek neşesini, içinde bulunduğum ortamda dünyalar kuran canlı gücü kaybettim; o yok artık!
736 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
BOLCA SPOİLER VE HGOİ4 TEORİLER
HGOİ3 bitti ve ben hiç iyi değilim. Nova'ya ne olacak şimdi? O kadar bomboş hissediyorum ki, çok kırgınım, paramparçayım. 4'de bizi ne bekliyor? Daren'i Nova'ya bağlayan tek şey o ikiz alev bağlıydı. Ötesi yok. Hep ondan alınanları ona vermesini bekledi, yalan yok. Aldı da, ve Nova'yı saraydan çıkarıp öylece yıkımın
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024187 okunma
Reklam
Utangaçlık nedir? Utangaçlık neden kötü.
[Cemre Demirelin yorumu üzerine!] 1-Başkası için varlık olma durumu. İnsan doğası gereği başkasını kafasında kurgular. (Buna ön yargı demek yerine ön izlenim diyelim çünkü yargılamak olumsuz bir anlam katıyor.) Bu yüzden bireylerde başkaları tarafından kötü algılara maruz kalmamak için yaptığı şeylere ve gösterdiği davranışlara dikkat eder. Bu
145 syf.
·
Puan vermedi
·
179 günde okudu
Şimdiye kadar okuduğum kitaplar içinde, açık ara, "yorum yazmakta en zorlandığım" kitap oldu "Tuba"... Emre Karadağ, Tuba için "Yaşamöyküsel Bir Karalama" diyor. İçinde yaşam da var, öykü de var, karalama da var. Ama aslında tüm bunlardan çok daha fazlası var. Birkaç kişinin yaşam kesitlerinin öyküleştirilmiş
Tuba
TubaEmre Karadağ · Barış Kitabevi · 20236 okunma
Anne babaya iyilik her şeyden önde gelir
Güzeller güzeli Peygamberimiz anne babaya iyiliğin her iyilikten Üstün tutardı. Onlara iyi davranılması, gönüllerinin hoş tutulmasını isterdi "Cennet annelerin ayaklarının altındadır" derdi. Bir gün yanına yemenli bir adam geldi. Selam ve saygılarımı sunduktan sonra sevgili peygamberimize şöyle dedi "Ya Resulullah ben bundan sonra yanınızda yaşamak sizinle birlikte savaşa katılmak Allah'ın rızasını kazanmak istiyorum" dedi. Sevgili Peygamberimiz onu sevgiyle karşıladı ve ardından sordu. Yemen'de kimse var mı? "Adam Annem ve babam var." diye cevap verdi. Sevgili Peygamberimiz tekrar sordu "Peki onlar senin buraya gelmene İzin verdiler mi?" Hayır dedi adam. "Hatta benden ayrıldıkları için ağladılar." Adamın bu cevabı üzerine Peygamberimiz "Öyleyse vakit kaybetmeden anne babanın yanına geri dön dedi" Onlara iyi bak onları nasıl ağlattıysan öyle güldür, gönüllerini al bil ki Allah'ın rızası ondadır." Adam anne babanın rızası her işten üstün tutan sevgili peygamberimizin demek istediğini anlamıştı hemen Yemen'e geri döndü artık anne ve babasını eskiden daha çok sığacak ve ondan memnun etmenin yollarını arayacaktı.
Sayfa 423Kitabı okudu
ANNE BABA İYİLİK HER ŞEYDEN ÖNDE GELİR
Güzeller güzeli Peygamberimiz anne babaya iyiliğin her iyilikten Üstün tutardı. Onlara iyi davranılması, gönüllerinin hoş tutulmasını isterdi "Cennet annelerin ayaklarının altındadır" derdi. Bir gün yanına yemenli bir adam geldi. Selam ve saygılarımı sunduktan sonra sevgili peygamberimize şöyle dedi "Ya Resulullah ben bundan sonra yanınızda yaşamak sizinle birlikte savaşa katılmak Allah'ın rızasını kazanmak istiyorum" dedi. Sevgili Peygamberimiz onu sevgiyle karşıladı ve ardından sordu. Yemen'de kimse var mı? "Adam Annem ve babam var." diye cevap verdi. Sevgili Peygamberimiz tekrar sordu "Peki onlar senin buraya gelmene İzin verdiler mi?" Hayır dedi adam. "Hatta benden ayrıldıkları için ağladılar." Adamın bu cevabı üzerine Peygamberimiz "Öyleyse vakit kaybetmeden anne babanın yanına geri dön dedi" Onlara iyi bak onları nasıl ağlattıysan öyle güldür, gönüllerini al bil ki Allah'ın rızası ondadır." Adam anne babanın rızası her işten üstün tutan sevgili peygamberimizin demek istediğini anlamıştı hemen Yemen'e geri döndü artık anne ve babasını eskiden daha çok sığacak ve ondan memnun etmenin yollarını arayacaktı
Reklam
39’luk Esmerim
(Müzik sesleri yine tüm apartmana yayılmış.) -Geldim bekle! -Benim ben! (Kapı açılır.) -Biliyoruz herhalde “benim ben” diyor ya, geç hadi hocam bey. -Bütün gün bu anı bekliyorum. -Hm. Hangi anı? -Evime geldiğim anı yavrum? -Bak sen. Gelişme kaydedilmiş Tolga Bey? Evimler falan filan. -Ee bebeğim öyle davran, evinde hisset kendini, yoksa uyurken
RİSALE-İ NUR’UN İÇYÜZÜ) ABDULLAH TEKHAFIZOĞLU
İbn Kayyım el-Cevziyye, İgasetu’l-Lehfan fi Mesayidi’ş-Şeytan adlı eserinde der ki: Peygamberlerden başkaları, şahsî düşüncelerinde ve ilhamlarında hata da ederler, isabet de. Onların zan ve ilhamları, düşünceleri ve hatıraları 80, Allah’ın kulları için delil ve hüccet niteliği taşıyamaz. Allah’ın ilhamına mazhar olanların sadatı, ashab-ı
NUR RİSALELERİNDE İTİKADİ MESELELER
ÖLÜLERİN TASARRUFU "Özellikle, Allah adamı Hz. Abdülkadir, Gavs-ı A'zam, "ol" der "olur" dairesinin kutbu..."(1) "Hazret-i Mevlânâ (Halid-i Bağdadi) (K.S.) Hindistan'dan Tarik-ı Nakşîyi (Nakşi tarikatını) getirdiği vakit, Bağdat dairesi, Şah-ı Geylânî'nin (K.S.) ba'delmemat (ölümünden
Sayfa 477Kitabı okudu
Vay halime, tüm suçun yalnızca kendimde olduğunu biliyorum, aslında suç demek doğru değil! Kısaca, nasıl ki eskiden tüm mutlulukların kaynağı bendeyse, şimdi de tüm üzüntülerin kaynağı içimde saklı. Eskiden tüm dünyayı sevgiyle kucaklayacak yüreğe sahip, her adımda cenneti ayağının dibinde gören, zengin duygularla dolaşıp duran ben, artık ondan dışarıya yansıyan hiçbir coşku yok, gözyaşlarım kurudu, artık beni canlandıran gözyaşlarımın ferahlatamadığı düşüncelerin kaşlarımın endişeyle çatılmasına neden oluyor. Çok acı çekiyorum, yaşamımın tek neşesini, içinde bulunduğum ortamda dünyalar kuran canlı gücü kaybettim; o yok artık!
Reklam
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları. Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu. Bir araya geldiklerinde şimşekler
152 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
İnsanları sevmekle yaralandım. Teselliyi hayvanları sevmekte buldum.
“1937’de doğdu Hiç uçurtması olmadı.” (s. 11) Ölmeden bir sanatçı ile tanışmak isteseniz kim olurdu? Kitabı okumadan önce de Cüneyt Arkın derdim sanırım bu soruya. Ama okuduktan sonra öyle bir bağ kuruldu ki içimde artık istesem de başka cevap veremem sanırım. Sahi, nasıl bilirsiniz kendisini? Battal Gazi, Kara Murat, Dünyayı Kurtaran Adam, Türk
Benim Kahramanım Türk Halkıdır
Benim Kahramanım Türk HalkıdırCüneyt Arkın · Kırmızı Kedi Yayınevi · 0170 okunma
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.