Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Güven ve inancın bu kadar az olduğu yerde bütün çabalarımızı güven ve inanç üzerine kurmak zorundaydık. Sık sık ihanete uğruyorduk. İnsanlar zayıftır.
bildikleri tek şey iştir. insanlıktan da toplumdan da bihaberdirler ama yine de milyonlarca aç insanın ve ellerine düşen diğer milyonlarca insanın kaderi üzerine söz sahibidirler. tarih bir gün onların yüzüne acı acı gülecek.
Sayfa 61 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Diyorum ki devasa ve tehlikeli bir şeyin gölgesi şimdiden memleketin üzerine düştü bile. İsterseniz buna oligarşinin gölgesi deyin. ''
“Öve öve bitirilemeyen modern toplumunuz kan üzerine kurulu, her tarafından kan fışkırıyor. Bu kıpkırmızı lekeden ne ben kaçabilirim ne de sizler.”
Diyorum ki devasa ve tehlikeli bir şeyin gölgesi şimdiden memleketin üzerine düştü bile.
"Sınıf ve kast sistemi üzerine kurulmuş bütün düzenler, kendi çöküşlerinin tohumlarını da içlerinde taşır."
Sayfa 203 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Herkese merhaba, Verilen söze koşulsuz güven duyulanmayacaksa, eğer verilen söz, dünyayı bir arada tutan bağlar kadar sağlam olmayacaksa, o zaman hayata dair umut beslenemez, kainat içsel yanlışlığından ötürü kaosa sürüklenip paramparça olur. İşte biz bu yanlışlığı reddediyoruz. Kanıtı da verilen sözün kanıtını perçinleyen eylemlerimiz. . Kitap
Suikast Bürosu
Suikast BürosuJack London · Can Yayınları · 20151,731 okunma
- Sözlerimden hiç etkilenmediğinizi biliyorum. Siz de etkilenecek ruh yok çünkü. Omurgasız hayvanlar, yumuşakçalar gibisiniz. Bir de kalkmış, Cumhuriyetçi ya da Demokrat adını yakıştırıyorsunuz kendinize. Bu Kongrede ne Cumhuriyetçi var ne Demokrat, ne de bu adları taşıyan partiler. Siz tükürük yalayıcılar, dalkavuklarsınız, Plütokrasinin uşaklarısınız. Demir Ökçe'nin sırtınıza geçirdiği kan kırmızısı uşak üniformasıyla özgürlük aşkı üzerine içi boş nutuklar atabiliyorsunuz!
Sayfa 210Kitabı okudu
Babam, Ernest'i "Rahipler Gecesinden" kısa bir süre önce tanımıştı. Rahipler gittikten sonra da onunla nasıl tanıştığını anlatmıştı. Bir akşam üstü, adamın biri, sabun sandığının üzerine çıkmış, etrafına toplanan işçilerle konuşuyormuş. Bu Ernest Everhard'dı. Ama o sırada bir knuşmacı değil, Sosyalist Parti merkezinden ve işçi önderlerinden biriydi. Ama en önemlisi, sosyalist felsefenin ünlülerindendi. En anlaşılmaz, en soyut şeyleri bile en basit sözcüklerle açıklamayı bilen, doğuştan eğitimciydi. İşçilere, partiyi ve ekonomi politiği açıklamak için bir sabun sandığına çıkmayı küçültücü bir davranış olarak görmüyordu.
Ernest'in bu sözü üzerine Dr. Bellingford elinde olmadan titredi. Masadakilerin gözleri de onun göbeğine dikildi. Göbeği yüzünden ayak uçlarını göremediği söylenirdi. - Sizlerin, bu düzenin temelini oluşturan öngörülerinizden başka düşünceleriniz yoktur. Sizler, tıpkı İsviçre'nin gönüllü askerleri gibi parayla tutulmuş askerlersiniz. Sizi doyuranlardan ayrılmayın. Verdiğiniz vaazlarla ekmeğini yediğiniz sınıfın çıkarlarını koruyun ama emekçilere gidip, onlara sahte önder olmaya sakın kalkmayın! Namuslu ve dürüst kişiler olarak hem düşman, hem de dost saflarda varlık gösteremezsiniz. Emekçiler sizin yardımınız olmadan da yolunu bulabilir. Onların kimseye ihtiyaçları yok. Hatta sizler ortada olmazsanız, yollarını daha rahat, daha çabuk bulurlar.
Reklam
O geceki sahneyi hâlâ tüm parlaklığıyla gözümde canlandırıyorum. Şu an bile onun sert sesini duyuyor, ortaya sürdüğü gerçeklerle diğerlerini yerden yere vuruşunu görüyorum. Sözleri tıpkı bir kamçı etkisi yapıyor ve hiç acımıyordu. Ne kimseden özür diliyor ne de kimsenin özür dilemesini istiyordu. Karşısındakilere vurduğu son darbeyi asla unutamayacağım: - Emekçileri hiç tanımadığınızı açıkça ve bilmeyerek kanıtladınız. Ama bunun için sizi suçlamıyorum. Zaten bu sınıfı nasıl tanıyabilirsiniz ki? Siz, kapitalistlerle birlikte oturuyorsunuz! Emekçilerle aynı yerde oturmuyorsunuz! Öyle değil mi? Sizi besleyen, kilisenize para veren ve giysilerinizi sağlayan kapitalist sınıf değil mi? Sırf bu nedenle, efendilerinizi hoşnut etmek için metafizik üzerine vaaz veriyorsunuz. Üstelik metafizik bu düzeni sosyal yönden etkilemediği için de hoşunuza gidiyor. Bu sözlere yükselen itirazlara aldırmayan Ernest sözlerini sürdürdü: - Vicdanlı olduğunuz kuşkusuz. Hiç kuşkum yok ki, hepiniz namuslu insanlarsınız ve inandığınız şeyler üzerine vaaz veriyorsunuz. Zaten kapitalistler için asıl gücünüz ve değeriniz de buradan geliyor. İnancınıza, bugünkü düzene ters gelecek bir yön verdiğinizde, vaazlarınızı hoş karşılamayacak ve sizle görevlerinizi bırakmaya zorlanacaksınız. Arada bir bu tür olaylarla karşılaşıyorsunuz değil mi?
Hemen itiraz eden Dr. Hammerfield bağırdı: - Söyledikleriniz gerçek şeyler, oysa metafizik, düşüncededir. Ernest sakin bir sesle sordu: Etkisi de düşünce midir? Dr. Hammerfield'in başını sallayarak onaylaması üzerine Ernest, ağır ağır konuşmasına devam etti: - O halde sayılamayacak kadar çok melek de bir iğnenin ucunda dans edebilir. Elbette düşünsel olarak. Kürklü ve balina yağıyla beslenen bir Tanrı da var olabilir ve varlığını gösterebilir. Elbette düşüncede. Buna karşı bir kanıtın varlığı da söz konusu olamaz. Elbette düşünsel olarak. Acaba canlılığınızın düşüncede olduğunu iddia edebilir miyim doktor? - Düşüncem benim için krallıktır! - Ya da başka bir deyimle siz gökte yaşıyorsunuz ama, yemek zamanı yere indiğinizden eminim. Deprem olduğunda yere inersiniz. Yoksa deprem sizi kokutmaz mı? Örneğin tinsel varlığınız, tinsel bir tuğlanın kafanıza düşmesiyle incinebilir!
Sınıf ve kast sistemi üzerine kurulmuş bütün düzenler kendi çöküşlerinin tohumlarını da içlerinde taşır. Bir düzen sınıf sistemi üzerine kurulmuşsa, o sistem içinde tabakaların oluşması nasıl engellenebilir? Demir Ökçe de bunu engelleyecek ve sonunda onu yok eden de o tabakalar olacak.
Sayfa 203Kitabı okudu
Güven ve inancın bu kadar az olduğu yerde bütün çabalarımızı güven ve inanç üzerine kurmak zorundaydık. Sık sık ihanete uğruyorduk. İnsanlar zayıftır.
Sayfa 222Kitabı okudu
Sınıf ve kast sistemi üzerine kurulmuş bütün düzenler, kendi çöküşlerinin tohumlarını içlerinde taşır. Bir düzen sınıf sistemi üzerine kurulmuşsa, o sistemin içinde tabakaların oluşması nasıl engellenebilir?
Sayfa 201Kitabı okudu
788 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.