Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hayatımın en güzel günlerini çoktan yaşamış olabileceğim fikri beni korkutuyor.
Sayfa 9 - Dilara Ayşe Akdeniz - Mersiye-i GürbeKitabı okudu
Yatırıp yaprak yaprak okumuyor kimse gönlümü
Sayfa 13 - Kübra Nur Duran - Sen Yine De Sev BeniKitabı okudu
Reklam
Tuhaf zamanlarda yaşıyoruz bildiğimiz kelimelerin anlamı yetmiyor
Sayfa 3 - Atakan Yavuz - Entelijansiya BluesKitabı okudu
Demek ki şiir için özgürlük istemek beyhudedir; istenilecek olan özgürlük için şiirdir.
Sayfa 1 - İsmet Özel - Özgürlük İçin ŞiirKitabı okudu
Herkesin hangi rengin kendisine daha çok yakıştığını anlatarak böbürlendiği şu dünyada, her defasında solmanın hükümranlığına kapılıp maviyi ölgün beyaza çevirmekten yoruldum. Tüm bu yorumlarıma bakıp daha çok yorulmaktan, yılgınlık denizine bıraktığım kırıklarımın ardından el sallamaktan, Ebu Cehil'in elleri hâlâ neden kurumuyor deyip yine de hıçkıra hıçkıra kuruduğu günün ardından yeşerecek olanı umut etmekten yoruldum.
Sayfa 9 - Dilara Ayşe Akdeniz /Mersiye-i GürbeKitabı okudu
Özgürlük için şiir yoksa, şiir adına yazılanlar zalimlere birer ihsan yerine geçebilir. ~İsmet ÖZEL
Reklam
24 syf.
·
Puan vermedi
Derginin 350. sayısı kitap sipariş verdiğim siteden kitaplarımla birlikte hediye olarak gönderilmiş. Bu sayı ise 350. sayının hediyesi olarak verilmiş, bir nevi hediyenin hediyesi : ) 1922 yılı basımı bir dergiyi okumak ilginç bir deneyim oldu benim için. Tarihin tozlu sayfalarında dolaşmak gibiydi. Haliyle eski Türkçe kelimeleri bol bol içeren metinler vardı. Edebiyat ve tarih meraklılarına tavsiye ederim.
Dergâh Dergisi - Sayı 38
Dergâh Dergisi - Sayı 38Dergah Dergisi · 19224 okunma
O günleri böyle uzun cümlelerle anlattığıma bakma, yaşarken kurabildiğim uzun tek bir cümlem olmadı.
“Herkesin hangi rengin kendisine daha çok yakıştığını anlatarak böbürlendiği şu dünyada, her defasında solmanın hükümranlığına kapılıp maviyi ölgün beyaza çevirmekten yoruldum. Tüm bu yorulmalarıma bakıp daha çok yorulmaktan, yılgınlık denizine bıraktığım kırıklarımın ardından el sallamaktan yoruldum.”
Sayfa 9 - Dilara Ayşe AkdenizKitabı okudu
Reklam
“Yüz bin kuş gelip kondu, kalbimin eğilmeyen dallarına. Yüz bin kara kuş. Dallarımın bir daha doğrulmayacağını o dakika anladım. Yüz bin kara kuş, yüz bin iğne olup battı. Acımı yuttum.”
Sayfa 7 - Yunus MeşeKitabı okudu
Şiir olsun olmasın yazılan her şeyin bir ihkak-ı halk ve haksızlığa bir tepki olduğuna, en azından olması gerektiğine inanıyorum.
Sayfa 1 - İsmet Özel - Özgürlük İçin ŞiirKitabı okudu
Yüreğimin dallarına konan kuşlar gözlerime perde oldu. Yüzünü hatmettim o karanlık perdede. Sesini işledim.
Sayfa 7 - İnce İnce Kıy Soğanları, Yunus MeşeKitabı okudu
Gecenin rıza gösterdiği ölçüde memnunum dünyadan. Hayatımın en güzel günlerini çoktan yaşamış olabileceğim fikri beni korkutuyor. İlerlemek istemiyorum. Beyaz yumuşak tüylü gerdanında kıvrılmak, tüm beyaz yakalılara inat bağdaş kurup oturmak istiyorum. İki sene evvel beraber gölgesine sığındığımız, türlü oyunlar oynadığımız ardıç ağacının serinliğinde çocukluğumun son haziranını mühürlemek, kırk yorgana sarıp sarmalayıp hırka-i saadete hürmet edercesine korumak, o mübarek hazirana alnımı yaslayıp dinlenmek istiyorum.
Sayfa 9 - Dilara Ayşe Akdeniz /Mersiye-i GürbeKitabı okudu
Şiirin yeri ve işlerliği insanların yaptıklarının muhteva kazanışındadır. Değerli olan eylemdir, ama eylemin hangi değerde olduğu ve giderek değerli olup olmadığını öğreten şiirdir. ~İsmet ÖZEL
66 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.