Ey doğduğum topraklar Ormanlar utandı köklerimin çıplaklığından Ben ne yüzmeyi bilirim ne unutmayı sevdiklerimi Taş kesilmiş ruhumun paslı denizi bile yosun kokar...
Bedriye Korkankorkmaz
Bedriye Korkankorkmaz
Çanakkale Söyle Arkadaşım' dedi Anadolulu Mehmet yanı başındaki Anzak erine 'nereden kopup gelmişsin, neden çökmüş bu mahzunluk üzerine? ''DÜNYANIN ÖBÜR UCUNDAN' dedi gencecik Anzak 'Öyle yazmışlar mezar taşıma. doğduğum yerler öylesine uzak, örtündüğüm topraksa gurbet bana.' 'Dert edinme arkadaşım'
Reklam
VAPTSAROV
NİKOLAY VAPTSAROV (1909-1942) Günümüzde Bulgaristan topraklarında yer alan Pirin Makedonyası' nda bulunan Bansko şehrinde 1909 tarihinde dünyaya geldi. Makine teknisyeni olan Vaptsarov çeşitli işlerde çalıştı. Ancak siyasi nedenlerden dolayı bir süre sonra işsiz kalması nedeniyle zor şartlar altında yaşadı. 1940 yılında tek kitabı olan
4.BÖLÜM DOĞDUĞUM TOPRAKLAR .
-Muavin seslendi yol ayırımında inecek olanlar toparlansın diye . Babam toparlanın birşey unutmayın diyerek otobüsünün oturduğumuz koltukların üst bölmesinde eşyaların  koyulduğu yerden  eşyalarımızı çıkartıp  annemin ve benim elime tutuşturuyordu kalanlarıda kendisi kucağında topladı . Otobüsten indik bizden başka inecek yoktu annem babam ben
“Sen hiç doğduğum topraklar yüzünden terörist olmakla suçlandın mı?
Denizden, mahzun ve griden maviye çalan bir arya esiyor minicik dalgaları kıyıya kavuşturmak umuduyla.. Son martı havalanalı çok oldu, vapurun düdüğünün peşi sıra. Ilık bir yağmur yağsa şimdi doğduğum günkü gibi, doğduğum topraklar koksa buram buram. Bir gökkuşağı selamlasa ölmeye yüz tutmuş umudumu bir şölen gibi... Altından geçmek umuduyla sokağa atsam kendimi koşa koşa.. Moda Burnu'ndan suya bıraksam bedenimi, ruhum geri gelir mi? Karşı sahile bıraksam bir şişeye sığdırıp kalbimi, ona gider mi? Yoksa takılır kalır mı bir balıkçının eski püskü ağına? Kim bilir...
Reklam