Toprağa karşı tavrı, temelde nefret ettiği yerlilere karşı tavrıyla aynıydı; bir toprak parçasını sömürüp, tükettikten sonra diğerine geçmek istiyordu.
Sayfa 211 - Can YayınlarıKitabı okudu
Çilesini çekenler dışında kimse, dedikodunun ne kadar kötü bir şey olduğuna inanmaz.
Sayfa 208 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ona göre yalnızlık, başkalarıyla beraber olma isteğiydi. Ama arkadaşsızlık yüzünden, yalnızlık duygusunun hiç fark edilmeden insanın ruhuna çökebileceğini bilmiyordu.
Sayfa 98 - Can YayınlarıKitabı okudu
Dick memnundu; kitap okuyan bir kadınla evlendiğini düşünmek koltuklarını kabartıyordu.
Sayfa 81 - Can YayınlarıKitabı okudu
''Zaman,düşünce yapraklarımızın unutuluşa doğru taşındığı bir ırmaktır.''
İnanmak, başarmanın yarısıdır!
"Her şey çatırdıyor, parçalanıyor. Zenginlerin hiçbir şeye inançları yok. Bana Orta Afrika'daki beyazları anımsattılar. Onlar da neşeyle, 'Elbette, elli yıla kalmaz, zenciler bizi denize dökerler.' derlerdi. Başka bir deyişle, 'Yaptığımızın hatalı olduğunu biliyoruz.' diyorlardı. Oysa bu iş elli yıla bile kalmadı."
Sayfa 82Kitabı okudu
Bir anne neden her şeyin ortasında, bir değirmen taşı gibi durmalıydı ki?
Sayfa 99Kitabı okudu
1. Dünya Savaşı
"Cephane yapımcıları," derlerdi, "bu savaşı onlar çıkardı. Savaşımızı Krupps'a borçluyuz."
Sayfa 174Kitabı okudu
Dayak cennetten çıkmaymış...
"O günlerde çocukları dövmek, Tanrının buyruklarına kulak vermek olarak görülürdü."
Sayfa 5Kitabı okudu
Cezalandırılıyoruz, o kadar.
Haddimizi bilmediğimiz için. Mutlu olabileceğimizi düşündüğümüz için. Biz mutlu olmaya karar verdik diye mutlu olabileceğimizi düşündüğümüz için.
...zira hiçbir kadının, ortalıkta tam zamanlı bir baba yokken bir oğul yetiştirip, dezavantajını hissetmemesi mümkün değildir.
Sayfa 501Kitabı okudu
