Ömer Hayyam… Dürüst olmak gerekirse daha önceleri benim için kendisi sadece bir isimden ibaretti. Amin Maalouf’un Semerkant’ını bitirir bitirmez de bahsi geçen kitabı edinmek farz oldu. Matematikçi, astronom, şair, mucit, … Şair kimliği ile bu olağanüstü kitap sayesinde tanıştım. Kitaba gelecek olursak aşk, şarap, sevgili, cennet, cehennem, öteki dünya…konularına değinmiş. İlerledikçe neden “tarihin en muhteşem kitabı” olarak anıldığını yavaş yavaş anlamaya başladım. Şimdiye kadar okuduğum şiir kitaplarından çok farklıydı, kendine hastı, büyüleyiciydi. Bu hissi şöyle tarif edebilirim: Semerkant'ı okuduktan sonra bir ışığın peşine düştüm, yolun sonunda yüzlerce yıldır dünyayı etkisi altına alan bir güneş buldum. İran edebiyatına ilgisi olanların kesinlikle ilk bu eserle yola çıkması gerektiğini düşünüyorum.
DörtlüklerÖmer Hayyam · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202122,2bin okunma
Her gün biri çıkar, başlar ben, ben demeye,
Altınları gümüşleriyle övünmeye.
Tam işleri dilediği düzene girer:
Ecel çıkıverir pusudan: Benim ben, diye.
Ey doğru yolun yolcusu, çaresiz kalma;
Çıkma kendinden dışarı, serseri olma;
Kendi içine sefer et erenler gibi:
Sen görenlerdensin, dünya seyrine dalma.
Ey güzel, sen ki bana derdi derman edensin;
Şimdi: Çekil önümden, diye ferman edersin;
Senin yüzün canımın kıblesi olmuş bir kez;
Ne yapsın, kıble mi değiştirsin bu can dersin?