Ağrılardan bir dağ geldi oturdu ömrümüze
Ama sen masal kuşlarını küstürme.
Onlar getirecek güneşi karanlık göğümüze,
Tükenme..
Su durur, ay unutur
Bakışsız kalır deniz.
Mavisi solar, mehtapsız kalır aşıklar tükenme.
Çarpa çarpa kırar boynunu serçeler, göğsümün kafesinde.
Ritmini...
Çıkar boynundan at o ipi çocuk!
Salıncaklar mı yok sana?
Kalk hadi o soğuk betondan,
Yatacak başka yer mi yok sana?
En sevdiklerimi verdim ölüme de;
Ben bu yaşımda gitmenin böylesini görmedim.
Kırılan bir boyun gibi orta yerinden kırıldığını ömrün…
Görmedim Ademoğlunun dalından...