Şarkılar değil de
Hep kulaklar bitiyor,
Onarmak zordur.
Bir yürek üşümüş
Kapamış kapılarını,
Onarmak zordur.
Bir şey yitirilmiş,
Hiç eskimiyecektir,
Onarmak zordur.
İnsanın içine düşen korku
Özgürlüğünden olmuştur,
Onarmak zordur.
Ölümü düşünmek yenilmek,
Sevmek ölümü yenmektir.
Onarmak zordur.
Bir kelimenin yanına bir kelime gelince,
Bir sesin yanına bir ses gelince,
Bir insanın yanına bir insan gelince...
Büyürler,büyürler,büyürler ölümden önce.
Yoldaşlar, ölürsem o günden önce yani,
-öyle gibi de görünüyor-
Anadolu’da bir köy mezarlığına gömün beni
ve de uyarına gelirse,
tepemde bir de çınar olursa
taş maş da istemez hani...
SEVDAYA MI TUTULDUM?
Benim de mi düşüncelerim olacaktı,
Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım,
Sessiz, sedasız mı olacaktım böyle?
Çok sevdiğim salatayı bile
Aramaz mı olacaktım?
Ben böyle mi olacaktım?
Kapıyı çalıyorum.
Bu evde ben de senet vereceğim şeytana,
bende kanımla imzaladım senedi.
Ne altın istiyorum ondan,
Ne bilim, ne de gençlik.
Hasretlik cana yetti,
Pes!
Beni istanbul’uma götürsün bir saatlik...