Vücutlarımız benzer yapılara sahiptir ve aynı dış etkilere maruz kalır. Bunun sonucunda tüm sosyal ve diğer kural ve kanunların dayalı olduğu genel aktivitelerde ahenk-tepki benzerliği oluşur. Hepimiz suyun yüzeyinde mantarlar gibi döndürülen ve tamamen ortamın güçleri ile kontrol edilen otomatlarız. Ancak dışarıdan gelen etkilerin sonuçlarını öz irade ile karıştırıyoruz. Hareketlerimiz ve davranışlarımız hayatı korumaya yönelik ve her ne kadar bağımsız gibi görünse de görünmeyen bağlarla birbirimize bağlıyız.
Savaşın ortaya çıkmasına sebep olan fiziksel etkenler ortadan kalkmadığı sürece savaş engellenemez ve son analizime göre bu engeller, üzerinde yaşadığımız gezegenin tümüdür. Sadece her açıdan mesafe faktörünün ortadan kalkması, bilginin paylaşılması, yolcuların taşınması, malzemelerin ve enerjinin verilmesiyle bir gün barışçıl ilişkilerin kurulması mümkün olabilir. Şu anda hepimizin en çok istediği şey dünyadaki tüm bireyler ve toplumlar arasında yakın ilişki, anlayış ve ayrıca dünyayı her zaman ilkel bir barbarlığa iten milli egoizme ve gurura olan fanatik bağımlılığın ortadan kaldırılmasıdır. Herhangi bir parlemento ya da grup bu tür bir faciayı engelleyemez. Bunlar sadece zayıfı güçlüye mahkûm kılan koşullardır.