Ece Çelik

356 syf.
8/10 puan verdi
Benliğin Gölgeleri nihayet bitti. Kanun Alaşımı ile başlayan devam serisinin ikinci kitabı olarak beklediğimden çok farklı bir yola giren bu yeni hikayesiyle beni oldukça şaşırttı diyebilirim. Sanderson ilk kitaptan yeterince tatmin olmamış olacak ki Kanun Alaşımı'nda okuduğumuz hikayeden biraz uzaklaşıp olay örgüsünü yeniden şekillendirerek
Sissoylu 5 - Benliğin Gölgeleri
Sissoylu 5 - Benliğin GölgeleriBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2018210 okunma
Reklam
296 syf.
6/10 puan verdi
İlk kitap heyecanlı bir yerde bitince Efsane'nin ondan çok daha aksiyonlu ilerleyeceğine inandırmıştım kendimi ama hiç öyle çıkmadı. Keşke ilk kitapta olduğu gibi bunu da düşük bir beklentiyle okusaymışım. Hikaye özünde çok daha yüksek bir potansiyele sahipti bence. Okumaya başladığım ilk sayfalarda bir umut daha büyük bir olayın pençesine düşüp dillere destan bir çözümle efsaneye dönüşeceğiz falan sandım ama Fable bir ara bir anda prensese falan dönüştü. Sonra pat diye Türk dizisi kıvamında kötü kadın aslında anneanneymiş falan gibi bir şeyler yaşandı ve ben şoka girdim. Ayrıca kızını güya korumak için bir adada tek başına bırakan bir babanın rakibini aradan çıkarmak için onu büyük bir tehlikenin içine atması karakterin hikayedeki yerini bütünüyle sarsmış bence. Kızını düşmanlarından hatta kendisinden bile korumaya çalışan bir baba figüründen bahsediyorum. Ne büyük bir fedakarlık yatıyor gibi aslında altında değil mi? Hah işte o doğrudan yerle bir oldu benim gözümde. Sonunda her şey plan dahilinde gibi gösterilmiş olsa da o kadar basitti ki her şey bana geçmedi o his. Yine de baba-kızın araları düzeldi diye mutlu oldum tabi orası ayrı. Genel olarak ele aldığımda ilk kitaptan aldığım zevkin yarısını falan aldım galiba Efsane'den. Tayfanın her şeye muhalefet olması da keyfimi kaçıran yerlerden biriydi. Onun dışında West çok daha iyi yazılabilirdi. Onun hikayesi de potansiyelinin çok altında kalmış diye düşünüyorum ben. Hatta Willa ve Koy için de aynısını düşünüyorum. Saint bile... Herkes hak ettiğinin çok altında bir değer görmüş ve benim açımdan bu en üzücü noktaydı.
Efsane
EfsaneAdrienne Young · Yabancı Yayınları · 2022426 okunma
280 syf.
8/10 puan verdi
Fable aylardır kitaplığımın bir rafında okunmayı bekliyordu ve nihayet sıra ona gelebildi. Açıkçası popüler kitaplardan o kadar çok korkmaya başladım ki bu seriyi okumayı ertelememin ve elimin bir türlü ona gitmemesinin tek nedeni okuyup da asla beğenmediğim popüler kitaplar oldu. Neyse ki Fable, beklentim de düşük olduğundan beni hayal kırıklığına uğratmadı. Bunda denizlerde geçen hikayeleri gerçekten çok seviyor oluşumun da etkisi büyük tabi. ... Şimdi gelelim kitabın konusuna; Fable'ın babası işinin en iyilerinden bir denizci ve güçlü bir tüccar. Konuya önce babasından başladım çünkü kitap babası Saint'in gemisinin bir fırtınada batmasından sonra Fable'ı tehlikeli insanlarla dolu bir adaya terk etmesiyle başlıyor. Annesini batan gemide kaybeden ve babası tarafından terk edilen Fable'ın ise annesinden öğrendiği bir yetenekten ve babasının geri gelip onu bulursa ona vereceğine söz verdiği gizemli bir mirastan başka elinde hiçbir şey yok. Fable o ödüle ve babasına kavuşmakta oldukça kararlı. Amacına ulaşmak için de tek çaresi West adında yarım yamalak tanıdığı bir başka gemici ve onun yabancı sevmeyen küçük tayfasıyla yolculuk etmek. Kitap için (türünün aksine) öyle çok da hareketli bir konuya sahip diyemem ama hızlıca okuyup bitirmenizi sağlayacak bir akıcılığa sahip. Sonuç olarak ben kesinlikle kitabı sevdim ama gerçekten seviyorum diyebilmek için de ikinci kitapta daha fazla olay olmasını bekliyorum diyebilirim. İlk kitap potansiyelinin dışında bir sakinliğe sahipti çünkü. Neyse ki sonu aksiyonun sonraki kitapta yaşanacağına dair büyük bir ip ucuyla bitti. O yüzden hiç beklemeden ikinci kitabı da okuyacağım.
Fable
FableAdrienne Young · Yabancı Yayınları · 2022960 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
224 syf.
·
Puan vermedi
Deniz Feneri, okuduğum ilk Virginia Woolf kitabı ve beni biraz afallattı açıkçası. Kitap, karakterlerin kendi bilinç akışı perspektifiyle okuyucuya aktarılan bir olay örgüsü tekniğiyle yazılmış ve benim bu teknikle tanışmam da ilk defa okuduğum ama dünyaca ünlü ve çok değerli bir yazardan olmuş oldu. Okumayı oldukça güçleştiren bir teknikmiş gerçekten. Öyle ki insanı anlamıyorum öyleyse yarım bırakayım gibi bir sıkıntıya sokuyor. Hikaye sekiz çocuklu Ramsay ailesinin ve onlarla beraber yaşayan misafirlerinin günlük yaşantılarını anlatıyor. Ana konu deniz fenerine geziye gitmek aslında ama biz daha çok karakterlerin kendi iç konuşmalarına ayrıca o konuşmalardaki toplumsal ve bireysel bir çok konuya dair düşünceler seline tanık oluyoruz. Bu da aslında deniz fenerinin sadece temsili bir araç olduğunu ve asıl mevzunun bu iç konuşmalar olduğunu gösteriyor. Ben bazı yazarları yorumlarken biraz çekiniyorum çünkü yeterli birikime sahip olup olmadığım konusunda endişeliyim ama yapacak bir şey yok. Maalesef ki Deniz Feneri'ni okurken çok keyifli bir süreç geçirmedim. Yazılar akıp giderken karakterlerin bilinç akışları da karmaşık bir şekilde akıp geçti ve ben ayak uydurmakta çok zorlandım. Birçok insanın da zorlanacağına oldukça eminim. Okumaya karar vermeden önce bilgi sahibi olmakta fayda var bence çünkü kafanızın zaten dolu olduğu bir dönemde elinize alırsanız sonu kesinlikle yarım bırakmak olacaktır
Deniz Feneri
Deniz FeneriVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 20216bin okunma
278 syf.
7/10 puan verdi
Aşağılarda Birazcık Spoiler Var! Sissoylu'nun ilk üçlemesinde kahramanlarımız daha ilahi, daha gizemli, daha zorlu güçlere karşı savaşıyordu. Bu da hikayeyi daha büyük ve daha gösterişli bir hale getiriyordu. Kanun Alaşımı ile başlayan bu yeni seri ise ilk üçlemeye kıyasla daha sıradan bir hikayeye sahip. Aradan geçen 300 yılda birçok şey
Sissoylu - Kanun Alaşımı
Sissoylu - Kanun AlaşımıBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2017275 okunma
Reklam
Reklam
Geri14
75 öğeden 61 ile 75 arasındakiler gösteriliyor.