Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

elif

aptallık etmeyi bırak, zavallı catullus, yitip gideni yitip gitmiş say. bir zamanlar senin için ışıldardı parlak güneşler, giderken götürdüğü yere koşar adım hiçbir sevgilinin sevilemeyeceği kadar sevdiğim sevgilimin!
Sayfa 35 - Kabalcı Yayınevi
Reklam
rezaletlerin hiç bitmez ki, ne kadar sussan boş. neden mi? bu aptallıkların birini bile etmesen böyle işret içre mahvedip yaymazsın böğürlerini. öyleyse, söyle bana iyi kötü nen varsa, göklere çıkarmak istiyorum çünkü seni ve aşkını neşeli dizelerimle,
Sayfa 31 - Kabalcı Yayınevi
Dişilik kavramı cins ayrılığının biyolojik yönünü, kadınlar ise toplumsal ve kültürel normların belirlediği davranış biçimlerini gösterir. Dişilik doğaldır ve doğuştandır, kadınlık ise eğitim ve terbiye sonucu sonradan kazanılır. Ataerkil oyun bu kavramları özdeşleştirmekle oynanır. Erkekler işlerine gelen kadınlık tanımını bütün dişilerin tanımı olarak ileri sürerler.
Sayfa 254 - İletişim Yayınevi

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
ama bilmiyordu ki vücudun ruha ihanet etmediği anlar pek azdır. ne çok ister insan büyük kederlerin ardından ölüp gitmeyi de, başaramaz. ruh, başına kara bir hale takarak göğe yükselmek için çırpınır ama vücut dünyalıdır; yer, içer, yaşar.
Sayfa 21 - Can Sanat Yayınları
haliç'in kirli sularına bakarken anladı ki aslında hep öyle sanmış. oysa şiddetle yanılmış. ve yine anladı ki hayatı zaten tümüyle bir yanılgıymış.
Sayfa 12 - Can Sanat Yayınları
Reklam
yıktığın hayat kendininki olsun daha iyi, yıkmakla kazandığın şey kuşkulu bir mutluluksa.
Sayfa 64 - Remzi Kitabevi
hırsızca kaçıp gitmek suç sayılmaz. tüfeklerin taş kesildiği yerden.
Sayfa 53 - Remzi Kitabevi
insan nasıl hem akıllı hem şaşkın, hem öfkeli hem durgun olabilir? nasıl hem candan bağlı, hem kayıtsız kalabilir? var mı böyle insan?
Sayfa 50 - Remzi Kitabevi
insan cehennemin kapıcısı oldu mu yandı, anahtar çevirmekten imanı gevrer.
Sayfa 44 - Remzi Kitabevi
insanın doğasında olan her şeyde ise bir bilgelik saklıdır.
Sayfa 55 - İş kültür
Reklam
insan düşündüğünün, yaptığını sandığının tam tersini yapar çoğu zaman. o ülkeye giderken kendine dönersin, kitabı okuyorum sanırken yeniden yazarsın, yardım ediyorum derken yaralarsın... insanların çoğu aslında ne yeni bir hayat isterler, ne de yeni bir dünya.
Sayfa 57
bendim sessizlikte kararlı adımlarımın yankılanışını dinleyerek yeni hayata coşkuyla koşan.
Sayfa 37 - YKY
bir kitap okudum, seni buldum. ölmek buysa, ben yeniden doğdum.
Sayfa 42 - YKY
İnsanları haklı olarak en fazla üzen şey, iyilik güzellik bekledikleri yerde kötülük ve zarar görmeleridir. Böyle bir felakete uğramış olan insanlardan çoğunun bu mutsuzluğu ölümden beter saymaları ve kendilerinin de, bu belayı önlemeye güçleri yetmeyip, başka da bir çare bulamayınca canlarına kıymaları doğru olmasa bile boşuna değildir.
Sayfa 141 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
anne, kız kardeş, kız ya da eş olmayan kadını hor görmeyelim. saygıyı aileye, hoşgörüyü bencilliğe indirgemeyelim. bir tek günahkarın pişmanlığı gökyüzüne hiçbir zaman günah işlememiş yüz dürüst kişiden daha çok sevinç verdiğine göre, gökyüzünü sevindirmeye çalışalım. fazlasıyla alabiliriz bunun karşılığını.
Sayfa 21 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
ister bir bitki, ister bir hayvan ya da düşünce olsun, yeryüzünde bulunan her şeyin bir ruhu vardı.
Sayfa 100 - Can Sanat Yayınları
Reklam
bir defa olan bir daha asla tekrarlamaz. amma velakin iki kere olan mutlaka üçüncü defa olacaktır.
Sayfa 178 - Can Sanat Yayınları
kendi kişisel menkıbesini yaşayan kimse neye ihtiyacı varsa hepsini bilir. bir düşün gerçekleşmesini bir tek şey olanaksız kılar: başarısızlığa uğrama korkusu.
Sayfa 163 - Can Sanat Yayınları
her gün birlikte olmak gereksinimi duymaksızın, her zaman yeni dostlar ediniriz. papaz okulunda olduğu gibi her zaman aynı insanları görürsek onları yaşamımızın bir parçası saymaya başlarız. yaşamımızın bir parçası saydıkça da onlar bizim yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar. bizi görmek istedikleri gibi değilsek hoşnut olmazlar, canları sıkılır. çünkü, efendim, herkes bizim nasıl yaşamamızı gerektiğine elifi elifine bildiğine inanır.
Sayfa 32 - Can Sanat Yayınları
ömrüm bir oduna benziyor, ocaktan düşen bir oduna: öteki odunların ateşinde kavrulmuş, kömürleşmiş, ama ne yanmış, ne olduğu gibi kalmış bir oduna benziyor. fakat diğerlerinin dumanından, soluğundan boğulmuş.
Sayfa 38 - Yapı Kredi Yayınları
kendimi bütün ruhumla unutmanın uykusuna bırakmak istiyordum. unutmam mümkün olsaydı, unutmak sürekli olsaydı, gözlerim kapansaydı da azar azar uykunun ötesine, mutlak hiçliğe gömülebilseydim, bir mürekkep damlasında, bir musiki ahenginde ya da renkli bir ışında erir giderdim ve sonunda dalgalar ve şekiller öyle büyürlerdi ki, hissedilemezin içinde silinir, yok olurlardı. o zaman dileğime kavuşurdum.
Sayfa 35 - Yapı Kredi Yayınları
oydu bütün hayatımı zehirlere bulayan. hayır, hayatım ta baştan zehirlere bulanmıştı benim. ben başka türlüsünü değil, ancak zehirlenmiş bir hayatı yaşayabilirdim.
Sayfa 25 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
acaba bir gün bu metafizik olguların, ruhtaki bu kendinden geçme halinde ve uykuyla uyanıklık arasında beliren gölgeler yansımasının sırrı anlaşılacak mı?
Sayfa 15 - Yapı Kredi Yayınları
"iyi biri o," dedi Slim. insanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur. bana zaten bu ikisi birlikte pek olmuyor gibi geliyor. gerçekten akıllı bir adama bakıyorsun, hiç de iyi biri olmadığını görüyorsun.
Sayfa 51 - Sel Yayıncılık
insan yalnızca duygularıyla yaşayan bir yaratık olduğuna göre, yeni bulunmuş bir sevgiyi, doğal bir sevgiye karıştırırsa, yaşamının yoksullaşacağını sanıyordur belki de.
Sayfa 17 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları