Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Efîra

Sabitlenmiş gönderi
Kolay mı bu kadar ?
Eğer mutsuzluk, istediğini bulamamaktan, hayalini gerçekleştirememekten kaynaklanıyorsa sıradanlaşır. Sadece adı kalır. Güler geçerim sınavlarında başarılı olamadıkları için ağlayan gençlere, sevdikleri terk ettiği için intihar eden kadınlara. Kolay mı bu kadar tanımak mutsuzluğu hayatın karanlığında? En anlaşıldığı noktada başlar bilinmezleri hikâyenin. Kolay mı hayat, daha zengin olamadığı için bir adamın ağlayacağı kadar?
Reklam
İnsan ancak dünyanın umumî seyrine, asıl mahiyeti hiçlik ve gayri mevcudiyet olan mekanizmaya karşı koyduğu ölçüde mevcut oluyor.
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina
8.6/10 · 4.683 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsanlara dayanmayınız iyiliği ve kötülüğü onlardan beklemeyiniz. Sizin elinizde bir şey olmadığı gibi, onlarda da bir şey yoktur.
‘İlim
“İlim ikiye ayrılır: Biri sabır, öbürü de şükürdür.”
Reklam
İnsanlar, kendileri için bir felaket demek olan dünya mallarını toplamakta bitimsiz bir yarış içine girmişlerdi. Ölünceye kadar süren bu mal biriktirme yarış ve hırsı, onları ölümsüz mutluluğa eriştirecek eylem ve çabalardan gafil bırakmıştı.
Hay, aydınlatmaya çalıştığı insanlardan umut kestikten sonra bütün toplumu gözden geçirdi. Her sınıftan insanın kendi bilgisiyle yetindiğini, dünyasal istek ve eğilimlerini, bencil isteklerini tanrı edindiklerini gördü.
Ve o muhteşem alıntı:
“Hay’ı böyle düşündüren neden, bütün insanları üstün yaratılışlı, ince kavrayışlı ve kalp gözü açık kimseler saymasıydı. İnsanların yeteneksizliğini, ahlaksızlığını, düşüncesizliğini, kararsızlığını ve kimi zaman hayvanlardan bile azgın ve aşağı duruma düştüklerini bilmiyordu.”
Cisim ortadan kalktığında ışığı da yok olur. Oysa güneşin ışıkları hep aynı durumda kalmaktadır. Ne cisimlerin varlığı nedeniyle azalmakta, ne de cisimlerin yokluğu durumunda çoğalmaktadır.
‘Tefekkür
Hay’ın araştırmaları sonunda bulabildiği en iyi yöntem, sürekli düşünme (tefekkür) oldu. Bütün zamanını o yüce Varlık’a ayırdı. Her an O’nu düşünüyordu.
Reklam
… dünyadan soğuyarak yüce anlaşılır dünyaya bağlanıyordu.
Zamanla öyle bir aşamaya vardı ki, baktığı her nesneyi bir sanat yapıtı gibi görüyor ve hemen eseri bırakıp yaratıcısına yöneliyor, bu nedenle Yaratıcı’ya olan özlemi artıyordu.
“Göklerde ve yerde zerre kadar olanlar bile O’nun ilmi dışında değildir. Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü de kuşkusuz apaçık kitaptadır.”
Koşmasan da olur. Belki yazgın yürümektir. Belki yürümek , yetiştirir seni yazgına.
Çok azı dışında bütün toplum dünyadan başka bir şey düşünmüyordu kolaylıklarına rağmen bütün güzel fiiller, eylemler arkaya atılıyor, ya da az bir dünyalık karşılığı satılıyordu. Bildikleri en iyi şey alışverişti ve bu, onları Tanrı’yı anmaktan sürekli alıkoyuyordu.
1.937 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.