Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

e.

391 syf.
·
Puan vermedi
Zemheri
Bir romanı gerçek yapan nedir? Ya da şöyle sormalıyım bir romanın hayal mi gerçek mi olduğunu nereden anlarız? Bu romanda ikisini de anlayamayız. Gerçek mi, hayal mi, oyun mu yoksa bir kurgu mu? Hepsi birbirine geçmiş. Postmodern roman örneğini ülkemizde en güzel şekilde işleyen önemli bir roman. İçerisinde Peyami Safa'dan İsmet Özel'e kadar her türlü karakterin girdiği, Meşrutiyet öncesine oradan 17 Ağustos depremine kadar uzanan kafa karıştırıcı bir roman. +Herkes okumalı? -Evet. +Peki herkes anlayabilir mi? -Hayır. Romanı okurken sizler de fark edeceksiniz ki Türk tarihi hakkında bilmediğiniz yüzlerce şey var. Bir bakmışısınız Orhon Abideleri'nden, "Türk milleti öleceksin." nidaları yükselirken bir bakmışsınız Freud'un rüya tanımı devreye girmiş. Bu roman okumadan anlaşılmaz ama okuyarak da anlaşılmaz.
Zemheri Kuyusu
Zemheri KuyusuMetin Savaş · Ötüken Neşriyat · 201994 okunma
Reklam
312 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bodrum ve Marmaris'in cayır cayır yandığı bu zamanda kitabı okumak çok zordu. Azra Erhat'ın anlattığı o el değmemiş topraklar belki de artık yok. Biz doğayla olan savaşımızı büyük kayıplar vererek kazandık! Nasıl kazandık peki? İnsanların, hayvanların, bitkilerin ahını alarak. Binlerce, yüzbinlerce cana mal olarak kazandık. Doğayı katlettik şimdi sıra neye geldi?
Mavi Yolculuk
Mavi YolculukAzra Erhat · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2018262 okunma
264 syf.
6/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Büyük bir beklentiyle okuyup hezeyana uğradığım güzel kitap!
Kitap herkesin bildiği üzere koku alma yeteneği ileri düzey olan bir adamın 25 kadını neden öldürdüğünü anlatıyor. Kitap koku kelimesinin vücut bulmuş hali gibi. Her yerde bir çiçek kokusu, insan kokusu, eşya veya hayvanın kokusunu hissetmeniz yüksek. Özellikle bahsettiği kokuları hayatınızda bir kere içinize çektiyseniz yazar anlatırken koku burnunuza doluyor. Benim beklentilerimi karşılamama nedeni ise çok daha büyük bir kurguyla karşılaşmak istememdi. Yazar koku kavramını ne kadar iyi işlesede kitapta bir o kadar da eksik vardı. Ayrıca oldukça durağan da bir yapıya sahipti.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201922bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
248 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
İnsanlığa sığmayacak ağır işkencelerin, işkenceye dayanamayarak benliğini kaybeden insanların, hissizleşmiş askerlerin, arkadaşlarını korumak için canını vermeye kararlı bir adamın, Nuri'lerle dolu bir koğuşun, yüreği kırık olan bir milletin hikayesiydi, yaralısın. Aslında romanda bir adamın cezaevine getirildikten sonraki 24 saati anlatılıyor fakat bu yirmi dört saati iki aya başarıyla taşıyor Erdal Öz. Roman 1960 darbesi ve sağ sol çatışmaları sırasında işkenceye uğrayan insanların acılarını en derinlerde hissetiriyor. İçeriye giren adamın suçunu hiçbir zaman öğrenemiyoruz ama biliyoruz o adamın bir siyasi olduğunu. Ona bir şeyler yaptıklarını, canını acıttıklarını. Bunları öğrenme merakı ise kitabın bir çırpıda bitmesine neden oluyor. Kitabın dili oldukça sade ve anlaşılır. Eğer sizde eski Türkiye'nin hayatına kısa bir bakış atmak istiyorsanız Yaralısın kitabını mutlaka okumalısınız diyor ve şimdiden iyi okumalar diliyorum.
Yaralısın
YaralısınErdal Öz · Can Yayınları · 20191,934 okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Zamanın nasıl geçtiğinin bir önemi olmayan bir kitap düşünün. Bir bakmışsınız gençliğinizin en güzel zamanlarında bir de bakmışsınız ömrünüzün sonunda. Kitap bir adamın yıllarca bir şeyi ümit etmesini ama ona kavuşamamasını ele alıyor. Bu adam tek bir şeye öyle inaçtı bir şekilde takılı kalıyor ki gençliğinin elinden gittiğini göremiyor. Aslında kitabın kahramanından daha çok günümüz gençliğinden bahsetmek daha doğru. Hepimiz bir ümit içinde okulların açılmasını, yetkililerden güzel bir haber gelmesini bekliyoruz. Sürekli sayfaları yeniliyor sıradan ve basit olan hayatımızı biraz daha geçirmeye çalışıyoruz. Sonra mı sonra tam on aydır evin içinde kapalı kaldığımızı ve bu tek düzeliğe alıştığımızı görüyoruz. Aslında hayatımızın değişmesini bir umutla beklerken bir yandan da bundan korkuyoruz. Sırdanlığımıza öyle güzel alışıyoruz ki elimizden bir şey yapmak oldukça güç geliyor. Ölürken de elimizde bir hiç kalıyor.
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813,2bin okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Salon Köşelerinde Roman da Şekip Bey'in bir baloda Miss Lydia ile karşılaşmasını ve bunun doğurduğu aşkı okuyoruz. Romanı Şekip Bey'in gözünden 1896-1901 yılları arasında inceleyecek olursak dönemin gençlerinin hürriyet ve yenileşme isterken buna kavuşamadıklarını, ülkelerine gelen yabancı insanların yanında ne kadar ezildiklerini ve kendilerini bir hiç olarak gördüklerini okuyoruz. Özellikle Şekip Bey'in sık sık İngiliz ailelerinin yanında susması ve söyleyecek bir şeyi olmadığını söylemesi de bunu açıkça ortaya koyuyor. Romanı istibdatın getirdiği baskıyı bilmeden okursanız size çok basit hatta saçma bir romanmış gibi gelecektir. Fakat dönemi özellikle de Servet-i Fünûn yazar ve şairlerinin düşüncelerini dikkate alarak okursanız bir Türk gencinin -dönemin şartları nedeniyle- bir İngiliz'in yanında ne kadar aciz kaldığını anlayacaksınız.
Salon Köşelerinde
Salon KöşelerindeSafveti Ziya · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,170 okunma
400 syf.
7/10 puan verdi
·
31 saatte okudu
Bu eserde takip ettiğimiz iki önemli kahraman Nihal ve Bihter'dir. Geriye kalan tüm karakterler oldukça sığ bir şekilde kaleme alınırken bu iki karakterin iki sene içinde yaşağı ruh değişimi oldukça detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Halit Ziya, Nihal'in çocukluktan genç kızlığa geçisini oldukça başarılı bir şekilde kaleme almış ve günümüzde hâlâ 14 yaşına has olan psikolojik buhranları dile getirmiştir. Nihal'in tüm o saf duygularını okurken aslında kendi çocukluğumuzdan gençliğe geçişimizi görüp tüm o huysuzlukları yaptığımızı fark ediyoruz. Bihter ise bu saf ve masum kızın yanında ne kadar çirkin bir karaktermiş gibi gözükse de o sadece sahip olmadığı şeyleri elde etmek için çırpınmış fakat asılında ihtiyacı olan şeyin hiçbir zaman tatmadığı sevgi olduğunu görememiştir. Aslında o annesinden alamadığı sevgiyi parada ve ihanet duygularının güzelliğinde aramış sevgiye muhtaç bir kadından başkası değildir.
Aşk-ı Memnu
Aşk-ı MemnuHalid Ziya Uşaklıgil · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,9bin okunma
769 syf.
10/10 puan verdi
·
32 günde okudu
Olay örgüsü kasım ayının sonlarında başlayıp altı aylık kısa bir süre içerisinde son bulur. Kasım ayında tüm içten duygularla İsviçre'den ana yurduna dönen Prens Yevgeni Mışkın roman boyunca asla değişmeyen bir azizlik gösterisiyle herkesi sever, ne yaparlarsa yapsınlar onları bağışlar ve en önemlisi de çevresinde neler döndüğünü bilsede hiçbir şekilde olaylara müdahale etmez. Aksine yeraltı adamlarının yanında olarak onlarında yüce duygular beslediğini ortaya koymaya çalışır. Dostoyevski ne kadar masum, temiz ve kendi söylemiyle iyi bir insanı anlatmak istesede kitabın sonlarında bu azizliğin nelere yol açtığını görmüş oluyoruz. Prens Mışkin'in evet yüreği temizdir, insanlığı sever ve onları her koşulda korumaya çalışır ama en büyük kötülüğü de tam olarak bu noktada yapar. 769 sayfalık bu baş yapıt en başta okuyucunun gözünü korkutsada romanın içerisine girince her şeyin değiştiğini sizde göreceksiniz. Dipnot; Dostoyevski bu romanında kendi hayatıyla ilgili en doğru ve en içten duygularını ortaya koyar. Örneğin idamla ilgili düşünceleri kendisinin son anda idamdan kurtulmasını konu alırken, romanı yurtdışında yazmış olması da romanın sonunda Lizaveta Prokovyevna'nın düşüncelerinin nedenini açıklar.
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 201925,2bin okunma
520 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
İçerisinde ölümün, kadının, abdalın olduğu bu kitapta hiçbir şey ne tam olarak gerçek ne de tam  olarak uydurma. Ölüm dahi herkesin konuştuğu bu kitap Türk edebiyatına yeni bir bakış kazandıran bir şaheser. Fakat bir o kadarda kurnazca hazırlanmış bir oyun. Bir yandan on altıncı yüzyıla ait nakkaşların harika eserlerini tanırken bir yandan da freng usulü resimlerin nasıl hayatımıza girdiğini anlatan bir başucu kitabı. Bir katilin yaşadığı vicdan azabını okurken bir an da on iki yıl boyunca sevdiği kadını bekleyen bir adamın öyküsü. İçerisinde poliseyenin, aşkın, hırsın, şehvetin ve aklınıza dahi gelmeyecek duygu ve düşünceleri anlatan Benim Adım Kırmızı kitabından hikaye veya roman yazan kişiler mutlaka yararlanmalı.
Benim Adım Kırmızı
Benim Adım KırmızıOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202316,2bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Çoğumuz distopya eserlerinden (1984, Cesur Yeni Dünya, Damızlık Kız, Biz, Demir Ökçe....) en az bir tanesini okumuşuzdur. Cesur Yeni Dünya'yı Ziyaret kitabıyla birlikte bu eserlerin bizlere gerçekte ne anlatmak istediğini anlayabiliyoruz. Distopya eserlerinde özgürlük yoktur ve insanlar genel olarak devlete veya devletin kurucusuna bağımlıdır.
Cesur Yeni Dünyayı Ziyaret
Cesur Yeni Dünyayı ZiyaretAldous Huxley · İthaki Yayınları · 2018529 okunma
Reklam
348 syf.
·
Puan vermedi
Zorba, toplumumuzdaki "çok okuyan mı daha iyi bilir yoksa çok gezen mi?" sorusunun vücud bulmuş hali gibi.. Bir tarafta elinden kitap düşürmeyen anlatıcımız, diğer tarafta eline kitap almamış Zorba.
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202016,1bin okunma
260 syf.
·
Puan vermedi
Türkçenin oluşumundan itibaren hangi süreçlerden geçtiğini merak eden bir okuyucu için muhteşem bir kitap. Kitap oldukça anlaşılır bir dille kaleme alınmış fakat içerisinde bulunan akademik kelimeler normal bir okuyucuya ağır gelebilir. Eğer sizlerde Türkçeyi geçmişten günümüze kadar tarafsız bakış açısıyla tanımak istiyorsanız bu kitabı okumadan geçmeyin.
Trajik Başarı : Türk Dil Reformu
Trajik Başarı : Türk Dil ReformuGeoffrey Lewis · Paradigma · 200778 okunma
94 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
İnancını Kaybeden Yeniden Yaşayabilir mi?
Hayatın amacı neydi? Veya biz kimdik, neden ve niçin yaşıyorduk? Tolstoy bu konuyu kendi yaşadığı buhranlarla birlikte öyle güzel kaleme almış ki şuan da aynı buhranları yaşayan biz gençlere ışık tutuyor.
İtiraflarım
İtiraflarımLev Tolstoy · Karbon Kitaplar · 201723bin okunma