Bener
@egalite9
Çocukluğundan beri her fırsatta kitap okuyan biri. Kariyer, meslek, iş vb hiç önemli değil. Aslolan anlam dünyası, bunu sağlayanların en başında da okumak geliyor.
Ekonomist ve sonra Fr (YL) Tr (Dr) Siyasal ve Sosyal Bilimler
Doktora
Kadıköy
Kadıköy
254 okur puanı
Aralık 2023 tarihinde katıldı
Konular
Bazı ikna edici sözlere bile inanılmamalı
Dünyada hiçbir şey söz söyleme sanatının sırları ve hileleri konusunda deneyimli olmayan bir izleyici kitlesinin zihnini karıştırarak kanaatlerini altüst etmek ve duygularını ayartmak için ikna edici bir söylevin yerini tutamaz.
Sayfa 48 - Hadleyburg'ü Yoldan Çıkaran Adam adlı öyküsünde
İroni ve mizah
Bener
Görseldeki bu nispeten eski kitap var bende de. İlk baskısı bendeki, 1972 yılının. Çok eskiden okumuştum, çok beğenmiştim, Mark Twain'e hayran olduğum için yine okudum, yine çok beğendim.
Kitap öykülerden oluşuyor. İlk öykü, uzun öykü, başlıkta ismi olan. Gülümseterek okutuyor, çünkü ironik ve mizahi. Bunun ardından gelen kısa öyküleri de çok güzel. Çevirmeni de üstad çevirmenimiz Akşit Göktürk.
Uzun öyküde altı çizilecek birçok konu var:
- insan sevgisinin, hayvan sevgisinden farklı olduğu, ama nereden geldiğinin bilinmediği
- insanın davranış farklılığınım cinsel kökenli olduğu, böylece insana hiçbir yücelik kazandırmadığı
- bilginin varsayımlarla, yalıştırmalarla, sanılarla değil, deneyle kazanıldığı
Ancak, Adem ile Havva ilksel insanlar oldukları için, Havva'nın yukarıdaki görüşleri günümüze göre yetersiz olabilse bile, bilmeye yönelik yoğun bir çaba içerisindedir. Kaba gücüyle yetinen Adem'i de ona olan sevgisiyle ikna ederek kendi mücadelesine köstek olmamasını, hatta destek olmasını sağlar.
Adem ilk başta yabancılık çektiği, hatta bir yaratık zannettiği Havva'yı zamanla beğenmeye başlar, böylece estetik beğenisi gelişir. Havva'da bu özellik doğuştan gelir.
Şeytan ise acı, korku, sonsuzluk gibi soyut, iyi-kötü gibi de ahlâkî kavramları bilmediklerini, sırf merak ve oyunculuk nedeniyle yasak elmayı yedikten sonra acılar içinde bunları da öğreneceklerini, hele çocuklarından Kabil'in Habil'i öldürdüğünü anlayınca ölüm kavramıyla tanışacaklarını söyler.
İdeolojilerin ortasında köpek fobisiBener
Ian McEwan'ın daha önce başka romanlarını da okumuş ve beğenmiştim. Bunu da beğendim. İkisi de gençliklerinde komünist olan, kayınpederi artık pozitivist, kaynanası da artık mistisizme meraklı olan ve birbirinden uzaklaşan çiftin anlatıcı-torunlarının onların yaşamöyküsünü yazmak için ikisiyle yaptığı derin konuşmalardan oluşuyor roman.
Ele aldığı en önemli konu, kaynanasının kapıştığı iki siyah köpek nedeniyle fobik reaksiyonlar göstermesi. Belçika kökenli bu köpekleri ikinci büyük savaşta kullanmak için Gestapo eğitmiş ve Fransa'dan geri çekilirken ormana bırakmıştır. Çiftin birbirinden uzaklaşmasına neden olan en önemli konu da zaten kadının bu siyah köpek korkusu, yoksa pozitivist-mistik farklılaşması değil.
Konuşulan diğer belli başlı konular arasında, Doğa Almanya komünizmi, Berlin Duvarı'nın yıkılması var. Fransa kırlarının güzelliğini yansıtan betimlemeler eşliğinde bu tür ciddi konuları tartıştırmak, başarılı bir romancının eseri.
