Senden sonra nasıl mıyım?
Eh işte idare ediyorum. Tartı ile yine başım dertte... Anlayacağın içimdekilerin ağırlığı orada kilo basmıyor. İçte olan dışa vuramıyor kendini yine... Beni bilirsin üzülünce süzüm süzüm süzülürüm... Her geçen gün bir şeyler götürürken benden, bir şeyleri de getirmeyi unutmuyor. Yüzümdeki çizgiler buna şahitlik ediyor. Bunlar için şimdiden önlem almaya yönelik tavsiyelerine uymaya çalışıyorum. Mesela maskeler konusunda kendimi bayağı geliştirdim. Değişik türleri deniyorum. Bazıları işe yarıyor. Sahi bir ara gözaltı şişlikleri içinde tavsiyelerine ihtiyacım var. Gece olunca malum hüzün çökünce içe dışa vurumu gözlerden oluyor genelde... Maskeler diyordum değil mi? Her gün mü olmalıydı? Çünkü beni bilirsin dışarı pek çıkmam. Evde olunca da üşeniyorum... Ama hakkını vermeliyim hani şu maskeler işe yaramıyor değil. Çevremde herkes ne kadar ışıl ışıl göründüğümü söylüyor. Gençleştirici etkisi net yani. Unutmadan şunu da sormak istiyorum; yüzümdekiler için bir şeyler buldun da... Peki ruhumdaki kırışıklıklar içinde var mı bir tavsiyen?. *##/
"Ben varsam, hiç bir şey bitmedi demektir :)
"Hayal kurmak götürmezmiş bizi, varmak istediğimiz yere? Kim demiş böyle? Peki hayalsiz varılır mı bi yere? Hayaller, umududur insanın. Umut, güzel insanların ekmeğidir. Eh zamane insanıda maneviyat fakiri. Mutluluktan yoksun, mutsuz! Ne zaman amaçsız kalsa insan, güzel hayaller içinde bulur kendini. Yeniden farkına varmasını sağlar hayatın! Evet bir şeyin sonu; yeni bir şeylerin başlangıcıdır! Hayaller umutsuzlukta silkeler insanı; Hey bana ne oluyor? Yaşıyorum, hayattayım işte! Ben varsam, hiç bir şey bitmedi demektir! "Yeniden hayata dönmek" kelimesi yanlış. Ben zaten hayattayım, kendime gelmem lazım sadece :)
Reklam
Bu bir hastalık..) Yani narkopleksi olabilir. Büyük ihtimalle bir şeyi kafanıza çok takıyor olabilirsiniz. Ya daa, 90 dakika kuralı..) Açıklıyorum, bir daha yazmam ona göre:) •İsterseniz 12 saat uyuyun, ama 90dakika kuralına uymazsanız, gene yorgun, bitkin ve uykusuz gibi olursunuz uyandığınızda. Ya da hissedersiniz, her neyse işte:). Uyumayı bir
Gönderi kullanım dışı
Hayatı ertelemeyin:
Ağzı kalabalık arkadaşımız Hüseyin’in kafesinde buluşmaya karar vermiştik. Aslında yadırgamıştım bu iki kızın benimle “sohbet etmek istiyoruz hocam sadece” diye buluşmak istemesini. Çünkü alışıldık bir durum değildi. Tabii ki tanışıyorduk, tabii ki birlikte işler yapmıştık ama müstakilen benimle “sohbet etmek istiyoruz” diyerek buluşmayı
Dedelerinin mezar taşlarını okuyamayanlar önce buradan başlamalı !
Türklerin Kullandıkları Alfabeler Hakkında Eski Dilin Rüzgarıyla Bir Kaç Söz.. Türk kültüründen ve bunun tarihinden bahsedilirken Türklerin kullandıkları alfabelerden söz edilir fakat bu alfabeler hangi şartlar altında, hangi coğrafi bölgelerde ve hangi zamanlarda alınıp kullanılmıştır soruları kimsenin aklına gelmemiş. Bundan dolayı Türk
Hüzün Hep En Öndedir.
Bu iletim
Li-3
Li-3
sevgili Yasin'e ithaftır. Benim nenem yüz küsur sene yaşadı. Elimizde bir belge yok ama. Fakat iyi parmak hesabı yaparız. Sultan Reşat der. Parmaklarımızı sayarız. Atatürk yeni padişah olduydu der, parmaklarımızı. Maşallahı vardı nenemin. Eceliyle kaybettiği üç evladını toprağa verdi. Yaşlanıp
Reklam
521 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.