Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İrşad,Tebliğ dili nasıl olmalı?
"Kavga diliyle irşat dili birbirine karıştırılmamalıdır.Kur’an’da Yüce Allah Hz.Musa (a.s)’ı Firavun’a gönderirken ona,kavl-i leyyin/yumuşak sözle hitap etmesini istemiştir.Biz irşat ehlinin din dili üslubu da kavl-i leyyin olmalıdır.  Ehl-i sünnet inancı,insanın doğasına uygun bir inançtır.Her alanda mu’tedil/ölçülü olmayı gerektirir. Hatta Ehl-i sünnete mensup olmanın olmazsa olmaz ilkeleri arasında ötekileştirici/dışlayıcı olan tekfir dilinin terkedilmesi vardır.İnsanların uhrevi hayatı ile ilgili meselelerde karar yetkisi, Yüce Allah’a aittir.Kimin cehenneme,kimin de cennete gideceğine O karar verecektir.  İslam’ın anlatılmasında biz davetçilerin kullanması gereken dil; öteleyici ve ötekileştirici değil,birleştirici;dışlayıcı değil, yaklaştırıcı;daraltıcı değil,kapsayıcı; suçlayıcı değil,affedici;alaycı değil,değer verici;intikamcı değil, bağışlayıcı olmalıdır.Bu sebeple din dili,gerilim ve polemik dili haline dönüştürülmemelidir.Zira dinin kutsalları,dinî içerik kazanmış terim ve kavramlar her türlü hesabın üstünde tutulması gereken ortak insanlık değerleridir.Hak hukuku çiğnenerek halka hizmet edildigini iddia etmek,yalnız islama değil herhangi bir ahlaki görüşe dahi sığamaz."
E)Mehdîlik
Müslümanların İslam'ı hakim kılmak için gayret göstermeden, olağanüstü güçlere sahip bir Mehdi'yi bekleyerek işlerin düzeleceği inancı, Ehl-i sünnet kaynaklarında yer alan ve İmâm-ı Rabbani tarafından hülasa edilen Mehdi anlayışına muhaliftir.
Reklam
Deizm
Gençler olarak çevremizde bazı arkadaşların deist olduklarını söylediklerine şahit oluyoruz. Deizm nedir ve deist kimdir? Müslüman deist olur mu? Bu konuda bizi aydınlatır mısınız? Deizm, "Tanrı, âlemi ve içindekileri yarattı, bir kenara çekildi." diyen Aristo'nun Tanrı anlayışından esinlenen ve XVI. yüzyıl Avrupa'sında
İnsanın ilmi arttıkça, ne kadar cahil olduğunu anlayacak ve bu iş hayretle sonuçlanacaktır..
VEHHÂBÎLİK...
- "18.asır ortalarında Arabistan yarımadasında ortaya çıkan, on dokuzuncu yüzyılda geniş bir bölgeyi etkisi altına alan dînî ve siyâsî bir akım. Kurucusu Şeyh-i Necdî diye de anılan Muhammed bin Abdülvehhâb’dır. Benî Temîm kabîlesine mensûb olan ve 1699 (H. 1111) senesinde Necd gölündeki Hureymile kasabasına bağlı Uyeyne köyünde doğan
İstikamet Ve Hedef
İstikamet Nedir? İstikamet sözlükte, doğruluk, doğru gitmek, dürüst olmak, her işte itidal üzere bulunmak, adaletten ve doğruluktan ayrılmayıp diyanet ve akıl üzere yürümek, adalet ve hakkaniyet üzere hareket etmek demektir. İstikamet; dinî ve ahlâkî hükümlere uygun bir hayat sürmek, her türlü aşırılıktan sakınmak, Allah’ü Teâlâ’ya itaat edip,
Reklam
Yavuz'un Kürtleri Katliama tabii tuttuğu doğru mu?
Bu iddianın tam tersi doğrudur. Yani Yavuz Sultan Selim olmasaydı, bugün Doğu Anadolu'daki ehl-i sünnet olan Ekradlar(Kürtler), Şia'nın tasallutu altında olurlardı. Osmanlı Devleti'nin Doğu Anadolu ile alakası, XV. yüzyıla kadar uzanır. Ancak bölgenin Osmanlı Devleti'ne ilhakı veya daha doğru bir tabirle iltihakı, 1514'de
487 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.