Cebinden bir kurşun kalemi çıkarıp boş helaya girdi ve mermer duvarın güneşli bir yanına şunu yazdı:
"Varlıklılar çalışanların sırtından geçinir: Tükettiği şeye karşılık hiçbir şey üretmeyen kişi toplum hayatında bir asalaktır."
Jules Romains' e göre insanlar tek başına, birbirine doğru kayan yıldızlar gibidir. Bazen buluşup büyük bir aydınlık yaratır sonra her biri bir yere kayar gider.
Her yazar bir parodist, her yazın metni bir parodidir; ama en büyük parodist okurdur çünkü her okuma, okunan metnin yeniden yorumlanması, dolayısıyla yeniden yaratılmasıdır.
İnsanın üzerinde uçan ya da fundalıkta kaybolan bir kuşu tanıdığında duyduğu tatmin ne tuhaftır değil mi? Garip, anlık bir yakınlık içerir, sanki o tanıma ânında kuşa hitap eder insan –sayısız başka olayın uğultusu ve karmaşasına rağmen– o kuşa kendine özgü lakabıyla hitap eder.