Tüm insan duygularının başlangıcında bir çiçek vardır; soylu bir heyecandan doğan bir çiçektir bu ve mutluluğun anılarda kaldığı, şöhretin de bir yalandan başka bir şey olmadığının anlaşıldığı günlere dek yavaş yavaş solar.
Ne bu şimdi? Ne için bütün bunlar? Olacak şey mi! Böylesine anlamsız ve iğrenç olabilir mi hayat? Hayat bu kadar anlamsız ve iğrençse, o zaman niye ölünüyor; hem de acılar çekerek?..”
Karşı karşıya kaldığı tatsızlığa ya da bunun sebebi olarak gördüğü insanlara karşı içi öfkeyle doluyor, duyduğu öfkenin onu mahvettiğini görmesine karşın kendine engel olamıyordu.
Sen kendini dünyadaki acılardan geri çekebilirsin, bunu yapmakta serbestsin. Bu mizacına da uygundur. Fakat bu geri çekme, belki de kaçınabileceğin tek acıdır.
“Sana ihanet etmek istemiyorum. Böyle bir şey düşünme de, ne düşünürsen düşün. Tek istediğim sana yardım etmek… sadece ne yapmam gerektiğini söyle. Sen ne yapmamı istiyorsan, ben çoktan onu yapmak istiyor olacağım.”