“En iyi planları farelerin ve insanların sıkça ters gider."
Bu kısa hikayede iki farklı karakter üzerinden bir çok konu işlenmiş; sadakat, sabır, ırkçılık, yoksulluk, dostluk, yalnızlık, sevgi…
Okumaya değer bir eser. Tavsiye ederim.
"İnsan çıldırır kimsesi yoksa"
"İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur."
“Kitaplar işe yaramaz. İnsanın can yoldaşına ihtiyacı var.”
“Artık başımızda dert tasa olmayacak. Kimse kimseye kötülük etmeyecek, kimse kimsenin ekmeğini çalmayacak."
Bu kitap birkaç saatte bitebilecek kısalıkta fakat etkisi birkaç asırda bile bitmeyecek uzunlukta bence. Mecburiyetin, ayrımcılığın, ırkçılığın (Crooks'un siyahi olması olayı) sadakatin, sadakatsizliğin (Curley'nin karısının olayı), yoldaşlığın, gücün, güçsüzlüğün ve en önemlisi hayallerin anlatıldığı bu kitap tam anlamıyla bir kıssadan hisse.
Kitabın ismine ilham veren Robert Burns şiirindeki o dize; "En iyi planları farelerin ve insanların / Sıkça ters gider..." Biraz araştırdığımda Burns bu şiiri evi süpürürken yanlışlıkla yuvasını yıktığı bir fare için yazmış. Kitabın içeriği de bu şiirin oluşmasındaki olaydan izler taşıyordu.
Ah Lennie... Hiçbir zarar yoktu o saf sevginin içinde. Farelerin yuvasını yıkmak istememiştin sen de, tıpkı Burns gibi.
"Artık birlikte seyahat eden, can yoldaşlığı eden pek kimse kalmadı," dedi. "Nedendir bilmem. Belki de herkes birbirinden korkuyor bu dünyada." → Kitabın 38. sayfasındaki bu alıntının gerçekliğine rağmen; George'un Lennie'yi asla kendinden uzaklaştırmaması, üstelik çoğu zaman kendisine ayak bağı olmasına karşın yine de dostluklarını sürdürmesi mükemmel bir bağlılığın resmiydi. İşte belki de o son; bu bağlılığın gerektirdiği bir iyilikti, kim bilir...
Öncelikle spoiler içerebilir!
İki dostun hayalleriyle başlayan, hayal kurabilmenin o masumiyetini, saflığını açıkça gösteren bir kitap ancak her hayal maalesef ki gerçekleşmiyor.
Her insan yaşamıştır çok hayal kurduğu bir şeyin olmamasını o hayal kırıklığını.
Ben açıkçası kalbimde tümüyle hissettim o kırıklığı, acıyı ;)
Zenci seyisin, yaşlı Candy'nin yaşamayadığı hayatları ve hayallerinin yıkılışını okumak gerçekten bir yumru oluşturdu boğazımda. Zaten Lennie ve George' tan hiç bahsetmiyorum bile.
Keşke kitaptaki hiçbir karakterin umudunu yitirdikleri anı, pes edişlerini değil de gerçekten kendilerine ait bir topraklarının olduğunu, çilek tarlalarının, hayvanlarının, tavşanlarının ;) olduğunu okusaydım, dedim. Ama hayat da tam da budur işte:
"En iyi planları farelerin ve insanların
Sıkça ters gider..."
"Neden bilmiyorum ama. Belki de bu kahrolası dünyada herkes birbirinden korkmaya başladı."
"Tanıdığın biriyle yolculuk etmek çok daha güzel oluyor, dedi George."
"İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur."
"Gerçekten akıllı bir adama bakıyorsun, hiç de iyi olmadığını görüyorsun."
"Biri ötekine anlatıp durur, ötekinin duyup duymadığının ya da anlayıp anlamadığının hiçbir önemi yoktur."
"Kitaplar işe yaramıyor.İnsanın yanında olacak birine ihtiyaç var."
"İnsan yanında biri olmazsa delirir.Kim olduğu hiç önemli değildir, yeter ki yanında olsun."
"İnsan çok uzun süre yalnız kaldı mı hastalanır, yalnızlıktan hastalanır."
"Hep kötü şeyler yaptı şimdiye kadar, ama hiçbirini bilerek, kötülük olsun diye yapmadı."
"Üzülme, dedi. İnsan bazen mecbur kalır bunu yapmaya."
"Bu ikisinin canı niye sıkkın, hiç anlamadım ben."
"En iyi planları farelerin ve insanların/ sıkça ters gider..."
𝐺𝐼𝑅𝐼𝑆
Kitaba o kadar kitlendim ki elimden bırakamadım. Cidden
John Steinbeck romanlarında gerçekçilik ve yalınlık sunmakta çok iyi.
Fareler ve İnsanlar, farklı olsalar da arkadaşlıkları sağlam olan iki tarım işçisi George ve Lennie'nin öyküsünü anlatır. Kendi hayalleri olan bu ikilinin dostluk ve dayanışmasını anlatır bizlere. Hele ki son sayfalarda gözyaşlarımı
Merhabalar uzun bir süredir John Steinbeck'ten bir kitap okumak istiyordum başlarda ''Gazap Üzümleri'' adlı eserini okamak için özensemde elime Fareler ve İnsanlar kitabını almış buldum kendimi Anthony Burgess'inde dediği gibi kitap iyi bir novella. kitabı okurken her sayfasında farklı sonlar yazdım kafamda kesin bir
Yıllar önce karşılaşıp okuduğum, etkisinden çıkamadığım, kalbime işleyen eşsiz eser; Fareler ve İnsanlar.
Kısa ama etkileyici, akıcı üslubu, zengin içeriğiyle kendine hayran bırakıyor.
Kitapta insan ilişkilerine, ümide, ırkçılığa, sınıfsal farka, işçi olmanın zorluğuna ve iki dostun yaşamını, umutlarını, hayallerini ele almaktadır.
George ve Lennie. Hayalleri olan mevsimlik tarım işçisi iki dost. Birbirine zıt karakterde bulunan ikilinin zeki olanı George Milton. Onun masum, iyi niyetli, güçlü, kuvvetli ama aklı dengesi yerinde olmayan dostu Lennie Small'ın hikayesini anlatmaktadır.
Kendilerine çiftlik kurup kendi çiftliklerinde patron olmanın hayaliyle yola çıkan bu ikilinin öyküsünde dostluk ve dayanışma duygusu önemli yer tutar.
Kitapta George ve Lennie'den başka kendileri gibi işçiler de bulunmakta. İşçi olmanın zorluğu ve sadece işçi meselesi değil 1930'lu yılların Kaliforniya'sında yaşanan insanlık ayıbı ırkçılığa da yer verilmiştir.
İki dost çıktıkları yolda talihsiz olaylar yaşar. Başlarına gelen bu talihsizlikler Lennie'nin saflığı yüzünden olur. George bir gün bir karar verir. Çok zor fakat vermesi gereken en doğru karardır.
"Üzülme," dedi.
"Bazen mecbur kalır insan."
Herkesin hayalleri vardır. Gerçekleşmeyeceğini bilsek bile hayaller kurmaya devam ederiz. İnsan hayalleri olduğu müddetçe yaşar ve fakat; "En iyi planları farelerin ve insanların / Sıkça ters gider..."
Severek okuduğum, sonunda ağladığım, benim için hep özel kalacak olan kitap. Tavsiyemdir.
"En iyi planları farelerin ve insanların/sıkça ters gider."
Ya kitap o kadar etkiledi ki beni...
Kitabın sonunda georgenin yaptığı şeyi okuduktan sonra aklıma candy karakterinin 'köpeği öldüren ben olmalıydım' sözü geldi :')
Bu kitap aklımdan nasıl çıkcak bilmiyorum ikilinin arasındaki bağı daha çok okumak istedim
Kitabın sonu beni o kadar üzdü ki ama bundan daha iyi bi son da olamazdı...
Sürükleyici lakin arka kapakta yazmasa kitabın adının neden fareler ve insanlar olduğunu çok da anlamlandıramamıştım;
“En iyi planları farelerin ve insanların/Sıkça ters gider.”
“En iyi planları farelerin ve insanların sıkça ters gider.” Steinbeck’e ilham olan bu cümle 18. Yüzyılda yaşamış İskoç şair Robert Burns’ un “Bir Fareye /To a Mouse” şiiri kitabın adı ve olay örgüsünde etkili olmuştur. Fareler ve İnsanlar modern dönemin başyapıtlarından. Kitabı okuduğunuzda yazarı John Steinbeck’in edebiyat, tarih, felsefe, psikoloji gibi bir çok alandan beslenmiş olduğunu göreceksiniz.
George ve Lenie iki ana karakter. George zeki, işini bilen, arkadaşının hatalarını sürekli düzelten, yönlendiren, korumaya çalışan ve Lenie ise saf , akıldan yoksun , sürekli hatalar yapan , aynı zamanda fiziksel olarak güçlü bir karakter olarak karşımıza çıkar. Bu iki dostun tek hayali kendilerine ait bir toprak ve kendi işlerinin patronu olmak. Bu hayallerle çiftliklerde çalışıp didinen iki dost hedeflerindeki paraya ulaştıklarında ise hayallerini gerçekleştirmek için yola çıkacaklardı. Lenie’ nin yumuşak şeyleri okşama takıntısı onun bir çok kötü olayla karşı karşıya kalmasına sebep olur. Onu her defasında kurtarmaya çalışan George , son hatasında istemediği bir şeyi yapmak zorunda kalır. Hazin bir sonu olan bu kitabı okumanızı tavsiye ederim zira sizlere çok şey katacaktır.
Dikkat spoiler içerir!
'Fareler ve İnsanlar' John Steinbeck'in çok bilinen ve övülen kitaplarından biri. Okumayan herhalde bir ben kaldım diyerek kitaba başladım.
Kitabın ana karakteri George ve Lennie çiftliklerde çalışan iki tarım işçisidir ve bunlar birlikle yolculuk ederek para kazanmaya çalışıyorlar. Bu iki kahramanımız kendikerine ait, ekip mahsülünü alabilecekleri, küçük bir tarlaya sahip olmak ve orada mütevazi bir hayat sürme hayali kurmaktadır. Ancak Lennie nin aşırı gücüne rağmen kıt zekası George için problemler yaratıyor. Özellikle Lennie'in beğendiği şeylere dokunarak zarar vermesi kendi felaketini hazırlıyor.
Kitabın sonuna gelirsek nedense iyi bitmeyeceğini okurken hissetmiştim. (George'nin kitabın başında Lennie'ye bir problem olursa saklanacağı yeri söylemesi ile kesin bişeyler olacak dedim). Buna rağmen sonu ile şaşırdım ve üzüldüm. İnsanlar bazen yapmak istemedikleri şeylere mecbur kalabilirmiş...
Kitapta en sevdiğim kısım Lenie'nin masumluğu ve George'nin onu sürekli kollamasıydı. Her dönemde çıkar ilişkisine dayalı olmayan dostluklar bulmak zor malesef.
Kitap gayet sürükleyici ve güzeldi. Okumayan kaldıysa okumasını tavsiye ederim. Herkese keyifli okumalar :)
.....
En iyi planları farelerin ve insanların
Sıkça ters gider...
.....