Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
enesbayram
enesbayram
@enesbayram72
84 okur puanı
Kasım 2017 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Aslında bundan bir ay önce Erdal Demirkıran'ın okuduğum ''Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım'' kitabından etkienmiştim. Çünkü anlattığı bazı şeyler mantıklı gelmişti. Uyku benim için bir sorundu. Hiçbir zaman dengeyi kuramadım. Bende Erdal Demirkıran'ın ''Sadece Aptallar 8 Saat Uyur'' kitabını merak ve heyecanla aldım. Çünkü bu kitapta 250 sayfalık çok güzel bilgiler ve taktikler bekliyordum. Ama yanılmışım. Şimdiye kadar ilk kez bir kitabı alıp hayal kırıklığına uğradım. Kitabın içindeki gerçek bilgileri toplarsak sanırım 10 sayfayı geçmez. Bu 10 sayfada anlatılan bilgilerde zaten ''Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım'' kitabında anlatılan bilgilerdi. Sadece bu kitapta hikayeleştirerek yazmış. Kısaca bu kitabı alacağınıza ''Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım'' kitabını alabilirsiniz. Ama almak isterseniz benim yaptığım hataya düşüp internetten istetmeyin. Rafta içini karıştırıp 1-2 sayfasını okuyup ondan sonra internetten alın.
Aslında pek Kişisel Gelişim kitabı okumam, okusam bile okuduklarımı günlük hayatta uygulamaya üşenirim. Çünkü iradem pek kuvvetli değildir. Aylarca boş boş oturup telefona amaçsızca girip saatlerimi harcamak daha kolay gelir. Ama bu kitabı okuyunca kendinizi değiştirmeyi öğreneceksiniz ve kendinizi değiştirdikten sonra neleri başarabileceğinizi,
Kitap güzeldi ama ben kitabı aldığım zamanı yanlış seçtim. Bu zaman tam sınavlara ve Ramazan ayına denk geldiği için kitabı bitirmek kolay olmadı. Ama yinede kitabı bitirdiğim için mutluyum. Kitaba gelirsek içinde anlatılan olayları ve kitabın başlığının arasındaki ilişkiyi tam kuramadım. Kitabın içinde anlatılan olay ise Lennie ve George adlı iki adamın para biriktirmek amacıyla bir çiftlikte çalışmasıydı. Ama Lennie'nin akli dengesi bozuktu. Aklında bir şeyleri tutmakta zorlanıyordu hatta bazen iyiyle kötü olanı ayırt edemiyordu. Bu yüzden George'un ona sahip çıkması gerekiyordu. Ama Lennie her zaman başına bela açıyordu. Bu yüzden para biriktirip kendilerine küçük bir arazi alma hayallerini gerçekleştiremiyorlardı. Kitabın sonunda yine Lennie başına bela açmıştı. Ama bu sefer bir kadın ölmüştü. Birkaç kişi onu öldürmek istiyordu. Lennie bir yere saklanmıştı. Sonunda George onu buldu ama öfkesine yenik düşerek onu tabancayla vurdu. Kitap burada sona eriyor ama beynimde olan düşünceler dahada arttı. Beni en çok etkileyen olay George'un arkadaşını vurmasıydı. Kitap güzeldi. okumanızı tavsiye ederim.
Okur Takip Önerileri
Kitapta Battal Gazinin hayatı anlatılıyordu. Sizinde bildiğiniz gibi Battal Gazinin hayatını film haline getirmişlerdi ama kitaptaki bir çok şey filme uymuyor, filmdekiler de kitaba uymuyordu. Tabi kitapta biraz kısaltılmış olduğu için olabilir. Şaşırdığım yer ise Konstantiniyye' yi Fatih Sultan Mehmet' ten önce Battal Gazinin fethetmeye çalışmasıydı. Ben sadece Fatih Sultan Mehmet' in fethettiğini biliyordum. Ne yazık ki bir gece herkes uyurken İslam ordusunun içindeki casuslar İmparatorlarından aldığı vazifeyle Battal Gaziyi uyurken şehit ettiler. İslam ordusu bu olaydan sonra Malatya' ya geri döndü. Bu haberi Battal Gazinin annesine ve eşine götürdüler. Tabi ki Battal gazi Allah yolunda Şehit olduğu için annesi ve eşi buna üzülmediler. Bundan sonraki gün Malatya emiri gelip rüyasını anlattı. Rüyasında Battal Gaziyi Cennet-i ala' daymış. HZ. Muhammed (sav) onu alnından öpüyormuş. Yani bu kitap tamda Battal Gazinin hayatını öğrenmek isteyenler için bende okumanızı tavsiye ederim.
Kitap, içinde 24 tane deyim ve öyküleriyle sizi karşılıyor. Güzel bir kitaptı. Kapağındaki başlık içinde deyim olduğunu gösteriyor ama içinde öykü olduğunu anlamıyorsunuz. Özellikle deyim seven kişiler varsa bu kitap tam onlara göre ya da deyim öğrenmek isteyenlere. Her bir deyim için 7-8 sayfa ayrılmış. Bu da kitabın daha çok akıcı olmasını sağlıyor. Öyküleri anlatan bir nine var ve yanındaki insanlar her deyim söylediklerinde nine de " Deyim mi Demeyim mi? " diyor. Sonra başlıyor öyküleri anlatmaya. Sonra gelsin uzak diyarlar, neşeli anlar, çaylar, börekler. :) Neyse, sözü fazla uzatmayayım. Kitap çok güzeldi. Herkese tavsiye ederim.
Kitap iyi ve güzel anlatılmış ama fazla bilgi vermemiştir (bana göre). Çünkü kitap 235 sayfa ama içinde o kadar boş alan var ki başka bir kitap dahi yazılabilir. Sınıfta herkes çılgın serisini okumak istiyor niye mi? Çünkü sayfa fazla olmasına rağmen kitap bir günde bitirilebilir. İçinde okuyanları güldürmek içinde yazılar yazmış Yusuf Asal. Aslında Çılgın serisinin Çılgın Kaşifler kitabını okuyunca kitap bana göre çok güzeldi. Fakat biraz bakış açısını değiştirerek kitabın olumsuz yanları hemen göze batıyor. İçinde birde tarih kitabında anlatılan kişileri konuşturarak güldürmeye çalışmış. Yani kitabı hem tavsiye ederim hemde tavsiye etmem. Bu arada tüm kadınların kadınlar günü kutlu olsun.
Tek kelimeyle muhteşem. Çok güzel bir kitaptı. Sui Generis ablamın tavsiyesiyle bu kitabı okumaya başladım. Zamanım olsaydı aldığım gün bitirecektim. Ama ne yapalım artık, zaman yoktu. Kitap o kadar akıcı ki hemen sonunu görmek isteyeceksiniz. Ben Harry Potter'ın fimini izlemedim ama kitapta okumak daha güzel geliyor insana. Okurken zihninizde canlandırmak ve kendinizi oradaymış gibi yapmak isteyeceğiniz bir kitap. Başlarında bir insan yeğnine nasıl bu kadar kötü davranabilir diye? düşüneceksiniz.Başka bir dünyanın olduğunu ve orada büyücülerin yaşadığı çok güzel bir düşünce. Benim için en kötüsü ise kitabımı bitirmeye son satırlar kala içimde oluşan üzüntü. Gerçekten de tam devamını okuyayım derken kitabın bitmesi çok kötü ama yinede herkese okumasını tavsiye ederim.
Harry Potter ve Felsefe TaşıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202053,2bin okunma
Bundan 3-4 hafta önce, fazla değildi.Okul başladıktan sonra arkadaşım yanıma geldi ve dedi ki "biz Mersin'e taşınacağız."Fazla aldırmadım.Çünkü ya şaka yaptığını ya da uzun zaman sonra taşınacaklarını sanmıştım.Ondan sonraki gün hocamız geldi ve dedi ki "arkadaşlar Yusuf yarın aramızdan ayrılıyor." O an ne olduğunu
Aslında bu kitabı sınıfta hocam dağıttığı an aldım.Bilmem, hocam bize kitaplar getirmese böyle güzel kitaplar okuyabilir miydim?Kitabı gördüğümde İstanbul'un fethini anlattığını sanmıyordum.Çünkü bendeki kitabın kapağındaki resim farklıydı.Önceden okusaydım daha düzel olurdu ama önemli olan okumak ve bilgi edinmektir.O yüzden bu kadar fazla kafama takmadım.Kitapta İstanbul'un fethinin öncesi ve sonrası anlatılıyor.Birçok yerinde heyecanlanacağınız, bazı yerlerinde ise üzüleceğiniz bir kitap.Okumak size bir şey kaybettirmeyecektir.Aksine İstanbul'un fethini ve Fatih Sultan Mehmet'in hayatını merak edenler için çok bilgilendirici bir kitap.Aslında muhtemelen az ya da çok hepiniz biliyorsunuzdur.Fakat az bilenlerin okumasını tavsiye ederim.
Kitabı erken yaşta okuyanlar da benim gibi kelimeleri anlamakta sıkıntı çekmiştir sanırım ama yazarımız bizi unutmamış ve her birinin tercümesini yapmış.Kitap çok güzeldi.İçinde de anladığım kadarıyla '' hayatımızı tamamen değiştirebilecek öneriler anlatılmış.''En sonunda ise onlarca çalışma prensiplerini bizimle paylaşmayı unutmamıştır.ALINTI ''Genç arkadaşım.Yukarıda sıraladığım düsturları okuyup unutasın diye değil; kulağına küpe yapasın ve ileride beni anasın diye yazdım.Senden beklediğim, beni hayırla anmandır'' Ali Fuad Başgil... Seni hep hayırla anacağız.
Bu kitabı okumaya başladığımda neden bu kadar popüler olduğunu anlamadım.Belkide biraz ön yargılı olduğum için.Her neyse bunu anlamak için sonuna kadar okumak gerekiyormuş.Bu kitabı okuduğunuzda bu kadar küçük bir çocuğun aklına böyle akılalmaz şeylerin nasıl geldiğine şaşıracağınız,zamanı geldiğinde de bu kadar güzel bir çocuk olabilir mi diyeceğiniz bir kitap.En duygulandığım sayfalar son yirmi sayfaydı.Hiçbir kitapta bu kadar duygulanmadım.En sonunda ise olayların gerçek olduğunu anlayınca daha çok etkilendim.Bu kitabı en son iki yıl önce okumak istemiştim ama olmadı.Ne diyelim artık kısmet bugüneymiş.Kitapta kötü sözler geçtiği için küçük çocukların okuması pek uygun olmaz diye düşündüm ama yinede herkesin okumasını tavsiye ederim.
Bu kitabı akraba ziyaretindeyken kitaplıklarında gördüm.Dünyada tanınan Sherlock Holmes'un kitabını buldum.Kitap bana bakıyor ben de kitaba.Sonunda dayanamadım ve elime alarak okumaya başladım.Şunu söylemek isterim ki Sherlock Holmes kimseye benzemiyordu.O herkesten farklıydı.Onun yaşadığı birbirinden heyecanlı vakaları Sherlock Holmes'un en yakın arkadaşı anlatıyordu.Kitabın içinde Holmes'un o akıl almaz vakaları nasıl çözdüğüne hayret ettim.Hatta bir ara ben de çözmeye çalıştım.Bir tanesinde başarılı oldum fakat Holmes'un çözümü farklıydı.Onun yaşadığı zamanda ise şu anki gibi kameralar olmadığı için dedektifler ve mahkeme yerine juri insanların masum olup olmadığını söylüyordu.Bu kitaptan çok etkilendim.Umarım sizde bu birbirinden farklı vakaları heyecan içinde okursunuz.
Sherlock Holmes - Akıl Oyunlarının GölgesindeArthur Conan Doyle · Martı Yayınları · 202012,8bin okunma
Bu kitabı Yusuf arkadaşımın tavsiyesiyle okumaya başladım.Sanırım ki herkes gibi bende kitabın başlarında hiçbir şey anlamadım.Belki de anlamak istemedim??Kim bilir.Bunu küçüklüğümde de okudum sanırım.Ondan biraz aklımda kalmış.Neyse iyi ki Yusuf arkadaşımın incelemesini gördüm ve bu kitabın öylesine yazılmış bir kitap olmadığını anladım.Dünya klasikleri arasına girmiş bir kitap...Yani anlayacağınız bu kitabı anlat anlat bitiremeyiz.Kitabın bazı yerlerinde güldüm bazen kitaptaki kahramanlara hak vererek Don Kişot'un deli olduğunu söyledim bazende bulunduğu durumdan dolayı ona karşı içimde güzel bir his oluştu.Onun zihninde oluşturduğu hayaller sanırım kimsenin aklına gelmez.Şövalye kitapları okuya okuya her şeyi şövalye kanunlarına göre görüyordu.Mesela hanları şato,un değirmenlerini dev gibi görüyordu.İçimden bunun tımarhaneye kapatmaları gerektiğini söyledim.Ama bir yandan da ona kızamıyordum.Çünkü düştüğü durumları bir görseniz pardon okusanız :) çok iyi olur.Sonunda yaşanan olaylarla neredeyse ağlayacaktım.Bunu da okuduğunuzda öğrenirsiniz.Kitap çok güzeldi okumanızı tavsiye ederim.Unutmadan söyleyeyim dedim.İncelemesi içinde Yusuf arkadaşıma teşekkür ederim.
Bu kitabı iki arkadaşımında tavsiye etmesiyle elime aldım ve okumaya başladım.Kitabın en başlarında çocuğun yaramazlıklarından dolayı aile danışmanlarının önerdiği bir yöntemle daha edepli olması sağlanacaktı.Bu yöntemle farklı bir ülkede,başka bir ortamda iki ay geçirmesini sağlayacaklardı.Çocuk macera olsun diye kabul etmişti ve daha on iki yaşındaydı.Bu Türkiye'de olsa sanırım tüm çocuklar bir daha yaramazlık yapmayacağına dair söz verirlerdi.Ama bir yandan da mantıklı geliyor insana.Çünkü bu sayede Dünya'nın nasıl bir yer olduğunu keşfedebilirlerdi.Çocuk,kitabın kapağında da belli olduğu üzere yanlışlıkla Afrika'ya gönderiliyor.Ama korkmayın, çünkü bir çöle değil bir ormana gidiyor.Daha fazla anlatmıyayım.Çünkü insanlar kitabın sonunu bilmek istemiyorlar.Onların kararına saygım var ama şunu da belirtmeliyimki kitap bir film veya dizi değildir.Kitabın sadece sonu önemli değildir.Kitabın tümünde anlatılan hikaye sonundan kat ve kat daha önemlidir.İstediğiniz maceralarıda içinde barındırır.Bu benim kitaba yaklaşımım ama söylediğim gibi herkesin kararına saygım vardır.Bu kitabın içinde anlatılan en önemli ders ise Afrika'nın sandığınız gibi bir yer olmamasıdır.Umarım bu kitabı okursunuz.
Bu kitabı beğendim ama bazı sözcükler kullanılmasa daha iyi olabilirdi.Mesela ``onu taparcasına seviyordu.``gibi sözcükler kullanılması hiç hoşuma gitmedi.Ama onun dışında kitap çok güzeldi.Bir insanın onlarca yıl kürek hükümlüsü olmasından dolayı kimse ona yiyecek ekmek bile vermiyordu.Sonra bir handa küçük kıza eziyet edilircesine onu çalıştırıyorlardı.Bu kürek hükümlüsü o kızı gördü ve o kızı onların elinden para karşılığında aldı ve ölene kadar ona sahip çıkması ve bununla birlikte gelişen olaylar anlatılıyordu.Kitap güzeldi,zamanınız olduğunda okumanızı tavsiye ederim.
Bu kitapta başlığında da belirtildiği gibi iki arkadaşın zaman yolculuğu yapıp Çanakkale Savaşının olduğu zamana gitmesi anlatılıyor.Bu kitap daha başlığında bile içinde anlatılacak olayları beyne yerleştirmiş ama bana göre bir kitabın içinde ne yazıldığını bilmeyip okumak insana daha zevkli geliyor ancak bu kitabın güzel olmadığı anlamına gelmiyor.Bu kitabın başı ilk başta insana gizemli geliyor.Ancak bu çocuk arkadaşındaki gizemi çözüyor.Bu kitap güzeldi umarım okursunuz.
Bu kitapta birkaç çocuğun okulun tatil olmasıyla birlikte hazırladıkları deniz tatili ve bununla birlikte gelişen talihsiz olaylar anlatılıyor.Benim okuduğum kitap kısaltılmış olmasına rağmen herşeyi düzgün bir şekilde anlatıyor.Bu kitapta benim ilgimi çeken olay iki kişinin birbirini sevmemesi ama ani gelişen bir olayla biri arkadaşının üzerine bir jaguar saldırması halinde kendi canını hiçe sayıp onun hayatını kurtarmasıydı.Bu olaydan sonra artık birbirlerinden nefret dahi etmiyorlardı.Aksine ikisi çok yakın dost olmuşlardı.İşte benim ilgimi çeken olay buydu.İşte iki dost bu olay olmasa belkide hala birbirlerinden nefret ediyor olacaklardı.Bence kitap güzeldi.Okumaktan zevk aldım.İnşallah sizde zevk alırsınız.
Bu kitapta önemli biri olan Gazi Osman Paşa`nın Plevne`yi Osmanlı ordusundan kat ve kat üstün olan Rus ordusuyla çarpışması anlatılıyor.Bunu yaparken çektiği zorluklar karşısında yılmamasından Ruslar çok etkileniyor.Osman Paşa esir düştüğünde ona esir muamelesi dahi yapmıyorlar.Çok güzel bir kitap.Bunun yanından gerçekte yaşanan olaylar olduğu için insanı derinden etkileyen bir kitap.
Bu kitap adında da belirtilmek üzere kaşifleri anlatıyor.İçinde kaşiflerin yaptığı keşifler buldukları veya yaptıkları harita vb. şeyler yer alıyor.Okurken içinde üzüntülü,mutlu ve sinirli anlarım oldu.Bence kitap çok güzeldi okumanızı tavsiye ederim
Kitapta Doğu Cephesi yani Sarıkamış`ta 1914 ve 1915`te Ruslara karşı yapılan savaşı anlatıyor. Kitabı severek okudum ama Sarıkamış`ta şehit düşen askerler için çok üzüldüm.
