Ruhunda yumuşak duygular uyandı; ilk kez aşkın gizemini hissetti, düşler yaşadı.
Elbette bazı olaylar öylesine düz, açık, elle tutulur kalıplara oturur ki bunlar hiçbir süslemeye, genişletmeye ya da yorumlamaya geçit vermeden sıkıcı ve ağır özlerini korur. Bunların dış çizgilerini yalnızca zamanın uzun gölgeleri bulandırır. Ôlüm ya da doğum bu tür olaylardandır.
Sayfa 122Kitabı okuyor
Yalanlar günlük yaşamın hırgürü içinde bozuk para gibidir genelde, güvense evliyalara ya da aptallara özgü bir lükstür.
Sayfa 122Kitabı okuyor
Halk arasında Erika'nın Gülü diye adlandırılan bir bitki var.Bizim halktan bahsetmiyorum tabii muhtemelen içinde Erikaların olduğu bir çöl halkı bu.Her bitki gibi susuz kalınca kuruyor fakat ölmüyor.Suyunu tamamen çekince bir top formuna bürünüyor sonra rüzgarın da yardımıyla oradan oraya sürükleniyor. Yillarca süren kuraklığın ardından bile ulaştığı ilk nemli yerde dallarını tekrar yayıyor.Bir de yağmura denk gelirse misler gibi çiçekleniyor. işte ben de şu sıra kendimi bu bitkiye benzetiyorum.Evet ,belki kurudum ama inatla ölmüyorum yeşillenmem bir yağmura bakar Osman.
PİYANİST (THE PİANO TEACHER)
Piyanist'te (The Piano Teacher, 2001) Erika Kohut (Isabelle Huppert) kültürlü, başarılı bir piyanisttir. Tüm biletlerin tükendiği, sadece ayakta bulabilen salonlarda, kalabalıklara konserler verir ve derslerinde öğrencilere karşı müşkülpesenttir.
Sayfa 487 - Kaknüs PsikolojiKitabı okudu
Bu, katlanmayı ve sabretmeyi bilen bütün genç kızların hikayesi... Onlar, hiçbir zaman acı çektiklerini söylemezler.
Sayfa 11Kitabı okuyor
Beklemediği bir anda yaşadığı şokla çok hüzünlenen insan derinden yaralandığını hisseder ancak bu yara öyle derindir ki acı vermez, kişi o anda olup biteni kavrayamaz, bilinçli düşünemez. Hissettiği tek şey, yukarlardan bir yerden aşağı yuvarlandığıdır. Hızla doruktan bir uçuruma düşerken nefes alamaz, istencini yitirmiştir; direnci de kalmamıştır. Düştüğü uçurum hızla yaklaşmaktadır, her saniye, her an daha hızla sonuna gitmektedir. Ezilip kırılacak, paramparça olacaktır.
Sayfa 50Kitabı okudu
Bir anda içinde çok şey ölüp gidivermişti.
Sayfa 51Kitabı okudu
Çevresini saran dünya, binlerce işkence aleti dolu, pencerelerinden dışarısının görünmediği, içeri güneş ışığının girmediği karanlık, dev bir hapishaneydi.
Sayfa 40Kitabı okudu
Kimi insanlar vardır yaşamındaki her şeyi kasıp kavuran anlar ruhunun geçirdiği buhranla gizli acılara dönüşür, onu ruhsal bunalıma sürükler. Bu öyle sarsıcı olur ki kişinin tüm ruh düzeni farkında olmadan bunalımın içinde kaybolup gider.
Sayfa 38Kitabı okudu
Uğruna mücadele ettiği huzura derin ve saf bir acıdan geçmeden ulaşılamazdı.
Sayfa 70Kitabı okudu
Ona ne kadar gizli bağlarla bağlandığını anladı.
Sayfa 35Kitabı okudu
İşte şimdi vakit, bugüne kadar bir türlü yüksek sesle söylemeye cesaret edemediği şeyleri özgür bırakma vaktiydi.
Sayfa 19Kitabı okudu