Empati yapalım. Çünkü ikili ilişkiler, haklı olup olmama ya da bir yarış alanı değildir. Tarafların haklı çıkmaya çalışmaktan, çok birbirinden özür dilediği, hataları affettiği, açık aramayan, aksine açık kapatan olduğu ilişki sevgi temelli ve gelişkin bir ilişkidir ve fırtınalara dayanır güçlü bir ağaç gibi, kolay kolay yıkılmaz. (Erol Anar)
"Çünkü siz ne kadar iyi, olumlu bir eylem yaparsanız yapın, kişiler hemen kendileriyle kıyaslayarak yaptıklarınızı değersizleştirecek, küçümseyeceklerdir. Bunu sosyal medyada da görebiliriz. Örneğin herhangi bir şeyi yapmayı başarmış bir insan ile ilgili haberin altındaki yorumlara bakarsanız, en azından yorum yapanların yarısının o başarıyı küçülttüklerini, değersizleştirdiklerini ve onu gerçekleştirene, küfür dâhil nasıl hakaretler ettiklerini görebilirsiniz. Bir gün bir haber görmüştüm sosyal medyada. Amerikalı zengin bir adam otizm hastası kızı için büyük bir lunapark kurmuş milyonlarca dolar harcayarak. Ve lunaparkı engellilere bedava olarak açmış. Böylece kızının da mutlu olacağını düşünmüş. Haberin altındaki yorumlara şöyle bir bakınca, hemen hemen kimsenin adamın yaptığı davranışı takdir etmediğini, aksine küçümsediğini, hatta adama hakaret bile ettiklerini gördüm. Bu yorumlardan birisini hatırlıyorum, bir kişi şöyle yazmıştı haberin altına: “Ulan eşek herif, niye o parayı Suriyeli mültecilere vermedin?” Şimdi bunu yazan kişinin hayatına baksanız, belki de başka insanlar için büyük olasılıkla ne tek bir iyilik yapmış, ne de cebinden tek bir lirasını harcamış değildir. Çünkü bunu yapsa, böyle konuşmaz. Yani ağzınızla kuş tutsanız başkaları tarafından yaptıklarınızın değersizleştirilmesinden, küçültülmesinden kurtulamazsınız. O nedenle insan kendi yoluna başkalarının ne dediğine önem vermeden gitmelidir. Çünkü herkes kendi yolunu yürür. Tabii ki bir yolu varsa ve kendi yolunu bulmak için çaba harcarsa…“ Erol Anar
Reklam
Sonsuz evrenlerden birinde, toz bile sayılmayacak bir gezegende kendi kendimizi önemli olduğumuz düşüncesiyle kandırıyoruz. Oysa bir toz kadar bile önemimiz yok ve evrenin de umurunda değiliz... Erol Anar
Derler ki, “Gecenin En Karanlık Zamanı, Sabaha En Yakın Olandır.” Zifiri karanlıkta en küçük bir ışık bile bir deniz feneri olur bazen ve insanın yolunu aydınlatır. Her gece gökyüzü kararır. Yeryüzü tepeden tırnağa siyah elbisesini giyinir. Sanki yas tutar gibidir. Renkler bir anda yok olmuş ve her yer siyah elbise ile kaplanmıştır. İşte o zaman, gerçeğin ayakları da yerden kesilir. Her şey gökyüzündedir artık, bütün renkler oraya kaçmıştır. Umut da oradadır… Gece varsa, sabah olacaktır. Karanlık varsa, aydınlık olacaktır. Umutsuzluk varsa, umut olacaktır. İşte bu hayatın diyalektiğidir ve olmazsa olmazı. Sonra derken yavaş yavaş gün ağarır. Tekrar yeryüzüne iner tüm renkler, sabah ile birlikte. Güneş de doğar. İşte o zaman, gerçeğin ayakları da yere değer. Umudun da… Bazen umutlu olmaya gerek kalmaz, çünkü umudun kendisine dönüşürsünüz. İçinizde sabah olmuş ve güneş açmıştır. En umutsuz anlarımız, belki de umuda en yakın olduğumuz anlarımızdır. Kim bilir… Erol ANAR
"SÜLÜMAN!"
"Şeytan, kadın kılığına büründü müydü, kardeşlerin bile arasını açar." (Sayfa 273)
Sevdalinka
Sevdalinka
Ayşe Kulin
Ayşe Kulin
~KENDİMCE~ Dünyada bilinen iki cins canlı vardır; erkek ve dişi. Bu cinsler; insan, hayvan, böcek, bitki... hepsinde bulunur. Özelliklerinde bazı farklılıklar olsa da hemen hemen aynıdır. Yani; hayvanlar alemdeki kedinin erkeğinin
「 Serhat Şahiner 」

「 Serhat Şahiner 」

@SerhatSahiner
·
2yıl
"Şeytan, kadın kılığına büründü müydü, kardeşlerin bile arasını açar."
Sayfa 273 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Sesli düşünceler
Halkı seçimle seçemez ve seçimle değiştiremezsiniz. Bir devrim bile halkı değiştirmek için bazen yeterli olmayabilir, çünkü her şeyin olduğu gibi halkların da bir evrimsel süreci vardır. O süreç tamamlanmadığı sürece değişim sadece görüntüde olacaktır. Birçok devrimin başarıya ulaşamamasının nedenlerinden birisi de budur tarihte. Erol Anar erolanar.org, 5 Temmuz 2023.
Reklam
Geri110
109 öğeden 101 ile 109 arasındakiler gösteriliyor.