Evet ey var oluşun Hikmeti!.. Ölümsüzlük Rehberi!.. Gerçek hayatın kurucusu!.. Yıkılmaz çatının Mimarı!.. Bastığı kum tanesine en büyük insanın denk olamayacağı büyüklük!.. Dışı nebîlikte, içi velilikte Son Had!.. Hakikatinde kulun bitip Allah'ın başlamadığı üstün mahlûk!.. Âlemlere Rahmet!.. Haberci, Müjdeci, Kurtarıcı, Erdirici!.. İçimde bu mânâlardan bir çağlayan, mukaddes Ravza’yı halkalayıcı parlak, sarı parmaklığın bir birbuçuk metre yakınında, yine içimden çığlığı basmaktayım:
“- Esselâmu aleyke yâ Resulallah!.. Esselâmü aleyke yâ Habiballah!.. Esselâmü aleyke yâ Safiyallah!..”
Hidayete ermiş ümmetin en ulu rahmeti Hazret-i Ebu Bekir'in şöyle vasiyet ettiğini de naklederler:
-Beni Allah Resulünün mübarek kabrinin kapısına götürün; ''Esselamü aleyke ya Resulallah, bu Ebu Bekir'dir, senin kapının eşiğine gelmiştir'', deyiniz. Eğer izin verip kapı açılırsa, beni içeri götürün, yoksa Baki kabristanına götürürsünüz.
Ve Sıddık-ı Ekber'i vasiyeti üzerine Ravza-i Nebevi'nin kapısına götürdüler. Daha sözler bitmeden kapı açıldı ve bir ses duyuldu:
-Habibi habibe eriştirin!
"Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım." sözüne mazhar olan, alemlere rahmet olarak gönderilen sevgililer sevgilisi peygamber efendimiz Hz.Muhammed Mustafa (s.a.v)'in dünyaya teşrif edişinin yıldönümü mübarek ve hayırlara vesile olsun inşaallah...
Rabbim bu mübarek günde yaptığımız ve yapacağımız tüm duaları huzurunda kabul buyursun.