Büyük bilim adamlarımızın çoğunun ateist olması üzücü ve dikkate değer bir gerçek. Genellikle de evrim teorisini savunuyorlar; ve gerçek bir evrim teorisi taraftarının ateistten başka bir şey olmadığı gerçeği ortada. Tam ters doğrultuda mücadele ederken ateist olmaları daha da üzücü bir gerçek. Çünkü, bilim büyük hakimin, Tanrı'nın gizemi ve
"Evrim açısından bakarsak 70 bin yıl görece kısa bir zaman dilimidir. Eğer Yerine Geçme Teorisi doğruysa, yaşayan tüm insanlar aşağı yukarı aynı genetiğe sahiptir ve aralarındaki ırksal farklılıklar önemsiz kabul edilebilir."
"Gerçeğin yolu"diye devam etti Nietzsche "inanmazlık ve şüphecilikten geçer, çocuk gibi sadece bir şeyin olmasını istemekle olmaz. Hastanızın kendisini tanrının ellerine bırakma arzusu gerçeklik değildir. Bir çocuğun istediğinden başka bir şey değildir. Ölmeme arzusudur, 'Tanrı' adını verdiğimiz hiç bitmeyen dolgun memeye duyduğumuz arzusudur! Evrim teorisi Tanrı'nın gereksiz olduğunu bilimsel olarak kanıtladı; gerçi Darwin'in bulduğu kanıtı nihayetine erdirme cesareti hiç olmadı. Evet, Tanrı'yı bizler yarattık ve şimdi de hep beraber onu öldürüyoruz"
Neredeyse kimse kuantum mekaniği ya da görelilik kuramını tartışmazken evrim teorisi neden bu kadar tepki çekiyor? Neden siyasetçiler çocukların madde, enerji, uzay ve zaman konusunda diğer teorilere de aşina olmasını talep etmiyor? Halbuki Einstein ve Werner Heisenberg'in gaddarlıklarıyla karşılaştırıldığında Darwin'in fikirleri pek de tehlikeli değildir. Evrim teorisi basit ve net bir esasa, en uyumlu olanın hayatta kalması ilkesine dayanır. Oysa görelilik kuramı ve kuantum mekaniği bir şeyin yoktan var olabileceğini, zamanın ve uzayın bükülebileceğini ya da bir kedinin aynı anda hem hayatta hem de ölü olabileceğini savunur. Sağduyumuzla dalga geçmesine rağmen kimse masum ilkokul çocuklarını bu rezil fikirlerden korumaya çalışmıyor. Neden?
'Boşlukların Tanrısı ' yaklaşımlarını teizmin gerçek pozisyonu gibi gösterip evrim teorisi üzerinden ''korkuluk hatasını" işleyenlerin içinde Richard Dawkins gibi ünlü ateist evrimsel biyologlar da vardır. ((Dawkins, boşlukların Tanrısı anlayışını klasik teizmin Tanrı anlayışı/algısııymış gibi göstermeye çalışmaktadır))
Günümüzde, boşlukların Tanrısı anlayışı birçok Felsefeci ve ilahiyatçı tarafından terk edilmiştir. Artan bilimsel bilgi Yaratıcının varlığını ve kudreti için bir karine/delil görülmektedir.
(Caner Taslaman/Bir Müslüman Evrimci Olabilir mi?S,46)
(Boşlukların Tanrısı anlayışı kabaca açıklanmayan olgu ve fenomenleri yaratıcı kudret üzerinden açıklama gayreti. - Yıldızların ışığının nereden geliyor bilmiyoruz demek ki Allah yıldızları yapmış - türünden bakışlar.- *
(Korkuluk mantık hatası veya özgün adıyla straw man fallacy, tartışmalarda karşı tarafın argümanını çürütmek için kullanılan ama karşıt argümanı doğru şekilde ele alamadığı için çürütemeyen mantık hatasıdır.)
-Parantezler Eklememdır.
" Her ne kadar Darwin , kanıtlarını gerçek bir sonuca ulaştırma cesaretini gösterememiş olsa da , evrim teorisi Tanrı 'nın gereksizliğini bilimsel olarak ortaya çıkarmıştır ."
.."Bütün müslüman evrimciler, kainatı Allah'ın eseri olarak kabul ettiklerinden dolayı, yaratılışı, kendi kendine meydana gelmiş bir olay değil, Allah'ın bir işi' olarak görürler. Allah'ın, bu işin gerçekleşmesi için çizdiği şekil ve plan (adetu'llah sunnetu'llāh), onlara göre, bir çeşit evrimleşme dediğimiz bir süreçtir.
Dolayısıyla, yaratılış, başlangıçta varoluş; mutlak mânâda yaratılış olarak başlamış, daha sonra, evrimleşme süreci içinde devam edegelmiştir. İşte bunun için, biz, onların evrim teorilerini 'evrimci yaratılış' teorisi olarak adlandırdık.
Çünkü onlar, yaratılışı esas, evrimi veya evrimleşmeyi, yaratılışın özelliği olarak görmektedirler. Müslüman evrimcilere göre, Allah, hem kainatın yaratılışının başlatıcısı, hem de evrimin veya evrimleştirmenin gerçek failidir....
Müslümanların evrimci yaratılış teorilerini, modern mekanist ve materyalist evrim teorilerinden, yani Lamarckizm ve Darwinizm'den ayıran en önemli husustur.."
Mehmet BAYRAKDAR -islam'da evrimci yaratılış teorisi,130
Standart evrim teorisi, insanın biyolojik yönünü açıklar; bizce, canlıların davranışlarını veya psikolojisini açıklamak, standart evrim teorisinin sınırlarının dışındadır.
"Modern anlamda bir evrim fikri, ilk defa Nazzâm (ö. 835/845) tarafından ortaya atılmıştır. Nazzâm, evrimci bir yaklaşımla kainatın oluşumunu ve varlık türlerinin kökenlerini açıklamıştır. Bu yüzden, onun evrim teorisi, genel karakteri itibarıyla, kozmolojik bir evrim teorisidir. Nazzâm'ın meşhur talebesi ve ilk müslüman zoologlardan