Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
BEN EYLÜL SEN HAZİRAN Bir eylüldü başlayan içimde Ağaçlar dökmüştü yapraklarını Çimenler sararmıştı Rengi solmuştu tüm çiçeklerin Gökyüzünü kara bulutlar sarmıştı Katar gidiyordu kuşlar uzaklara
Eylül’dü. Dalından kopan yaprakların Sararan yanlarına yazdım adını Sahte bir gülüşten ibarettin oysa.
Reklam
Keşişler kıllı parmaklarıyla açtılar kitabı; Eylüldü İason kar serpmekte şimdi olmuş ekinlere. Ellerden bir gerdanlık verdi sana orman, böylece ölmüş, yürümektesin ipin üstünden. Mavinin daha koyusu ihsan edilmiş saçlarına, ben aşktan konuşuyorum. Deniz kabuklarına, ince bir buluta sesleniyorum,bir sandal tomurcuklanıyor yağmurda Bir tay düşüyor yaprak gibi dökülen parmakların üzerinden Kapkara açılıyor büyük kapı, benim şarkımla; Nasıl yaşamıştık burada biz ?
Gözlerini sildi zaman.. Dedim ya.. Eylül’dü. Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.
Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz. Eylül’dü… — Cemal Süreya
BEN EYLÜL SEN HAZİRAN Bir eylüldü başlayan içimde Ağaçlar dökmüştü yapraklarını Çimenler sararmıştı Rengi solmuştu tüm çiçeklerin Gökyüzünü kara bulutlar sarmıştı Katar gidiyordu kuşlar uzaklara Deli deli esiyordu rüzgar
Reklam
BEN EYLÜL SEN HAZİRAN Bir eylüldü başlayan içimde Ağaçlar dökmüştü yapraklarını Çimenler sararmıştı Rengi solmuştu tüm çiçeklerin Gökyüzünü kara bulutlar sarmıştı Katar gidiyordu kuşlar uzaklara Deli deli esiyordu rüzgar
Enis Batur
Bekleyiş Kimdir demiştiniz? Keder kuşlarını ben de gördüm Flütün ucundan bir oraya bir buraya Evet, biliyorum, herşey benim düşgücüm Şeyi, nasıl söylenebilir, bu kelimeler Böyledir işte: Tam tutacakken… Yağmur yürüyüşüne çıkmıştık o gün, Unutmam ben ayrıntıları, kimdi Hatırlayamıyorum tabii, ne önemi olabilir İsimlerin, evet yüzünü de getiremiyorum Gözümün önüne, eylüldü, eylüllerden Biri, cehennem kimdir diyordunuz?
Cemal Süreya
Eylül’dü. Dalından kopan yaprakların Sararan yanlarına yazdım adını Sahte bir gülüşten ibarettin oysa. Ve hiç bilmedin ellerimin soğuğunu. Eylül’dü. Di’li geçmiş bir zamandı yaşadığımız Adımlarımızın kısalığı bundandı Bundandı gözlerimin durgunluğu. Sarı sıcak cümlelerde sözün kadar yalan Ellerin kadar ıssız Sen kadar zamansız molalar veriyordum Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz. Eylül’dü. İzlerini çizdiği zaman ansızın gidişin, Şimdi yoktu bi anlamı suskunluğun. Çırılçıplak kalakaldım sessizliğinin orta yerinde. Sonra sesime yankı vermeyen uçurumlar kıyısında yürüdüm bir zaman En çok sesini aradım. Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hâlâ. Gözlerini sildi zaman.. Dedim ya… Eylül’dü. Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.
Hep eylüldü , bahardı aşkın adı....Oysa ben sana adını bilmediğim iklimler yarattım. Hülya Bilgin _________
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.