"Levinasçı yaklaşımla paralel bir biçimde Derrida da, Heidegger’e olan borcunu takdir etmekle birlikte, Heidegger’in bizzat kendisinin
onto-teoloji diye adlandırdığı metafiziğe aidiyetten kaçamadığını ifade eder."
"Derrida'nın, kendisini Heidegger'in birtakım motiflerine yaklaştıran Heidegger okuması, mevcudiyet metafiziğine meydan okuma, iz ve ayrım gibi Heideggerci motiflerin geliştirilmesi anlamına geldiği gibi, Heidegger felsefesinde metafizik düşünceden bir kalıntı olarak sürdürülen motiflere de karşı çıkmak anlamına gelir."
"Derrida, Heidegger’in, “Biz, felsefe tarihine ait metinlerde,
Varlığı hatırlamanın izlerini nasıl bulabiliriz?” şeklindeki duygusal sorusundan, 'Metafizik karşıtlıkları davet eden metinlerin niyetlerini nasıl çökertebiliriz?, Onları metafiziğe ait olarak nasıl açığa vurabiliriz?' şeklindeki daha politik sorulara yönelir."