Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aklımın krallığına ait o bölgeye girdiğim an kendimi züccaciye dükkanına girmiş fil gibi hissediyorum. Binlerce tuhaf bilgi kırıntısı, dolu gibi kafama yağıyor ve onlardan kaçmaya çalışınca da, canavarlar, üniversite cinleri peşimden koşuyor.
Sayfa 100 - Bilge Kültür SanatKitabı okuyor
Bütün karıncalar birleşip bana bir sırça saray yapacaksınız. Sırça saray şu yüce dağın tepesinde olacak, dünyanın öteki ucundan da gözükecek. Bu saray öylesine parlak olacak ki, dünya onun şavkindan gece bile ışıldayacak, ortalık gün hiç batmamis gibi olacak. İçine bin, iki bin, beş bin, on bin fil girecek ama bu saray çökmeyecek.
Reklam
Elbette biliriz; sloganik, samimiyetsiz, riyakâr ve çıkarcı tipler bazılarını o kadar soğutur ki dine dair her söylem onlara itici gelmeye başlar. O kadar çok dinlemişler, o kadar çok sorgulamışlardır ki artık daha fazlasını bilmeye tahammülleri kalmaz. Evet, birileri dini dünyevi çıkarlarına merdiven yapmıştır. Birileri bağnazca sonuçlar çıkararak insanlara kendince din adına sınırlar çizmiştir. Birileri muhafazakâr imajını fil kadar büyümüş nefsine paravan yapmıştır. Birilerinin kalpleri kapkarayken dilleri ak cümleler kurmuştur.
Sayfa 204 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Karıncalar ülkesinde durum gittikçe ağırlaşıyordu. Her fil kendine bir saray yaptırmıştı.
İnsanlar ağızlarıyla söylediklerini kulaklarıyla duysalardı çok daha az konuşurlardı.
Sayfa 80
Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse Michalengelo'nun resim yaptığı,Beethoven'ın beste yaptığı veya Shakespeare'in şiir yazdığı gibi süpürün.O kadar güzel süpürün ki gökteki ve yerdeki herkes durup "Burada dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş" desin. Martin Luther King
Sayfa 52
Reklam
Aya ulaşma umutları içindeki insanlar ayaklarının dibinde açan çiçekleri görmez oldular. Albert Scheweitzer
Sayfa 44
Bilmeyen ve bilmediğini bilen çocuktur,ona öğretin; Bilen ve bildiğini bilmeyen uykudadır,onu uyandırın; Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen aptaldır;ondan sakının; Bilen ve bildiğini bilen liderdir,onu takip edin. Çin atasözü
Sayfa 38
Maya bir olduktan sonra pire de bir, fil de bir. Onun için arifler Simurg gibi sonsuzlukta boşuna uçmazlar...
Çok sıcak bir gündü, meraklı ve maceraperest arayışlarını madamın yanındaki küçük yapış yapış bardaklara kadar vardıran küme halindeki sinekler ölüp ölüp bardağın dibine düşüyordu. Onların bu dünyadan göçüp gitmedi, gezintiye çıkmış olan diğer sinekler üzerinde hiç mi hiç etkili olmuyordu; onlarla aynı kaderi paylaşana dek -sanki fil ya da alakasız başka hayvanlarmış gibi- hiç istiflerini bozmadan, havalı hsvslı bakıyorlardı ölü sineklere. Düşününce, sineklerin pervasızlığı ne tuhaftı, belki de o sıcak yaz gününde saraydakiler de başlarına geleceklerden bir o kadar habersizlerdi.
Sayfa 232Kitabı okudu
Reklam
Anlamsız
kederli yuvalarındaki soğuk ve suskun gözlerin uyumuşlardı söylenmeyenleri senden önce bakışların diliyle söylemişlerdi benden ve ben de saklı olan her şeyden korkuyordun kaçıyordun
Sayfa 55 - TelosKitabı okuyor
Başarı istediğinizi elde etmenizdir, mutluluk ise elde ettiğinizi istemeniz.
Kaybettiğinizde en azından alınacak dersi kaybetmemekte fayda var.
Bazen başkaları tarafından affedilmek yetmez, siz kendiniz de kendinizi affetmelisiniz.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.