Ayrılmak bir solucanın ikiye bölünmesi gibidir, her iki parça ayrı ayrı yaşamaya devam eder, bir zamanlar tek parça değilmiş gibi, tanımaz birbirini parçalar.
Uyuklamak parça parça ölmek, uyumaksa yekpare ölüm. Bu aralar hep uyukluyorum. Vücudumdan büyük parcalar kaybetmişim gibi hissediyorum kendimi. Gece olduğunda kayıp parçalarım karanlığa karışıyor.
Hakikatin etkinliği ile yalanın etkinliği arasında sadece sürat farkı yoktur. Hakikatle temas etmeden önce onun bulunduğu yerle bir ünsiyet kurmamız, bizim varlığımızın hakikat ortamıyla yakınlığı, giderek hakikat uğruna bir cefayı göze almak gerekiyor. Yalan ise kestirmeden bir sefa vaat ediyor ve her kime olursa olsun katkısını sunmak için hiçbir ön şart ileri sürmüyor.