Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
116 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
"Şehri bırakıp gitmeliydi. Nereye olursa olsun... Bu şehri bırakmalıydı. Dağlarda yatmalı, su başlarında garipler gibi su içmeli, köylerden ekmek dilenmeli, şehirli görünce yol değiştirip koşa koşa kaçmalı, samanlıklarda yatmalı, dağlardan üzüm çalmalıydı." Sait Faik Abasıyanık'ın 14 hikayesinin bir araya geldiği Lüzumsuz Adam kitabında gündelik sıradan insanların hayatına tanık oluyoruz. Kâh bir balıkçı teknesinde denize açılıyoruz, kâh bir mezara girip mezar taşından tahminlerde bulunuyoruz, bir hikayesinde papaz edendiyle ahbap olurken, bir hikayesinde bir külhanbeyinin hikayesini okuyoruz. Bazen sarhoş olup evini terk etmiş bir daha uğramamış bir dostla yıllar sonra evine dönüyoruz, bazen bir dilenciyi gözlemliyoruz. Sait Faik anlattığı hikayelerde o insanların arasında biz de dolaşıyormuşuz hissini veriyor. Çok iyi bir gözlem yeteneğine sahip olduğunu, anlattığı hikayelerdeki insanları gerçek hayatta da görebilmemizden anlıyoruz. Fakat bana belki de sıradan insanı anlattığı için bu hikayeler de sıradan geliyor. Bende yeterince derin duygular oluşturmuyor, beni çok etkilemiyor. Yazarın yanında mahallede tur atmaya çıkmışız da mahalledeki insanları bana anlatıyor hissi veriyor. Altını çizdiğim güzel cümleler oldu fakat genel olarak sevdiğim bir kitap olduğunu söyleyemeyeceğim. "Kimdir bu sokakları dolduran adamlar? Bu koca şehir, ne kadar birbirine yabancı insanlarla dolu."
Lüzumsuz Adam
Lüzumsuz AdamSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217,8bin okunma
108 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Günlük hayatta karşılaştığımız; ama hayatın koşturmacasından ötürü görmezden geldiğimiz insanların öyküsünü kaleme almış Sait Faik. Etrafımızda nice insanlarla doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etkileşim halindeyiz. Kimi zaman bu insanlarla iletişim kurup duygu ve düşüncelerine önem versek de çoğu zaman hayatın koşturmasından ötürü bu insanları
Lüzumsuz Adam
Lüzumsuz AdamSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20137,8bin okunma
Reklam
162 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
#oktayakbal ‘dan okuduğum ilk kitap oldu. Bundan sonra başka kitaplarına da denk gelirsem okumak isterim. Yol için istimlak edilecek olan gariban evleri ve sakinlerinin yaşamları ile #gariplersokağı ‘na yerleşen bir burjuvanın hikayesi üzerine oturtulmuş bir kurgusu var.
Garipler Sokağı
Garipler SokağıOktay Akbal · E Yayınları · 1971131 okunma
77 syf.
10/10 puan verdi
"Dünyaya bir Kappa olarak geleceksin, okey misin?"
Hikayemiz dağ yürüyüşü yaptığı sırada kurbağagiller familyasından (muhtemelen Akutagawa'nın müthiş hayal gücü sayesinde yarattığı), insanlardan çok farklı ve bir o kadar da insanlara benzeyen bir canlı türü Kappalardan birine rastlayan ana karakterimizin gözünü bir anda Kappa ülkesinde açmasıyla başlıyor. Bir efsane olan Kappaların gerçek
Kappa
KappaRyunosuke Akutagava · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 2010581 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kara Bulut beni gerçekten şaşırtan bir kitap oldu, çünkü uzun zamandır İthaki bilimkurgu dizisinde çıkan kitapların ne yazık ki nitelikli yönü bence ihmal edilmişti. Hayvan Çiftliği gibi kitapların da dahil edilmesi ne yazık ki dizinin niteliğini bana göre düşürdü. Bu yönden bakacak olursak, Kara Bulut sizlere gerçek bilimkurgu okumanın vaadini veriyor. Yıldız nükleosentezi teorisinin kurucu bilim insanı Fred Hoyle, bizlere spekülatif bir bilimkurgu romanı sunmuş, bence güzel de olmuş. Birtakım astronomlar gökyüzüne yapmış oldukları rutin kontroller sırasında bir garipler gözlemlerler; koca bir karabulut dünyaya yaklaşmaktadır. Bu büyük tehdit birçok yönden dünya üzerinde bir yankı oluşturmuştur. Yolculuk boyunca bizlere eşlik eden Marlowe, Kingsley, Kraliyet Astronomu ve birçok karakterle hem bu gizemi çözmeye çalışırız, hem de gizemin getirmiş olduğu sonuçlarla boğuşuruz. Bir bilim insanı ve siyasetçi arasındaki sert duvara ise bodoslama bir şekilde çarparız. Çünkü işler ne yazık ki kuralına göre oynanmamaktadır. Genel olarak kitabı çok beğendim. Gerçek anlamda bilimkurgu okuduğumu hissettim. Okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Kara Bulut
Kara BulutFred Hoyle · İthaki Yayınları · 2022112 okunma
·
Puan vermedi
Sabreden Derviş, Nar Ağacına Ermiş (Spoiler İçerir)
Çukurova'nın dağlarından birinde yaşayan beş arkadaş Çukurova'ya iş aramaya giderler. Fakat Çukurova'da artık ırgatlara, çiftçilere ihtiyaç kalmamıştır. Çukurova modernleşmiş, traktörler, makineler insanların yerini almıştır. Çukurova modernleşirken insanlar, insanlıklarını yitirmişlerdir. Dostlar birbirini tanımaz olmuş, cimrileşmiş, yoldan gelen insanlara bir bardak suyu çok görür olmuşlar. Buna rağmen beş arkadaş, çocukları için, aç karınlarını doyurmak için köy köy gezip iş ararlar. Pes etmezler. Sıcak havaya, kan emici sineklere, kendilerini hor gören insanlara ve otomobilli beylere rağmen devam ederler. Onları üzen, arkadaşları Yusuf'un sıtma hastalığıdır. Bir kadından Hüyükteki Nar ağacının kutsal hikayesini dinlerler, derler ki bu ağaç onlara şifa olacak. Umut fakirin ekmeğidir, çıkarlar yola nar ağacını aramaya. Türlü hayaller dalarlar. Geçtikleri köylerde sıtma yaygın, işsizlik yaygın, acı yaygındır. Zorluklara rağmen hüyüğe ulaşırlar. Hüyük kurumuş, nar ağacından eser kalmamıştır. Bizim garipler yine dertlerini anlatırlar, medet beklerler. İş, para bulamamış, karnını doyuramamış, aylarca yollarda yürümüş, sıtmaya yakalanmış güzel Anadolu insanı Allah'a yalvarmaktan başka ne yapabilir? Anadolu'mun, insanlarımın, memleketimin içler acısı halini korkusuzca anlatan, bu sırada
Hüyükteki Nar Ağacı
Hüyükteki Nar Ağacı
betimlemeleriyle dağların güzelliklerini, Aşık Ali'nin yanık sesini bize duyuran sevgili Yaşar Kemal iyi ki varsın.
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
Hüyükteki Nar Ağacı
Hüyükteki Nar AğacıYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20184,631 okunma
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
Eskiden bir sokak kültürü, mahalle kültürü vardı. Herkes az çok birbirini tanırdı. Bunun iyi yönleri olduğu gibi kötü yönleri de vardı elbette. Ama sonra apartmanlar geldi, sokakların kötü yönlerini bile arar olduk. Gariban insanların yaşadığı adı üstünde Garipler Sokağında hayat olağan akışında ilerler. Herkesin kendine göre hayalleri, kendine göre kurtulma planları vardır. Sokağın istimlak edileceği haberi geldiğinde ise herkes zihnindekinin kölesi olur. Hayat böyledir işte.
Garipler Sokağı
Garipler SokağıOktay Akbal · Doğan Kitap · 2018131 okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Yakarsa dünyayı garipler yakar
Azrail Koşuyor
Azrail Koşuyor
Stephen King
Stephen King
Azrail Koşuyor, ekonominin dibe çöktüğü ve dünyada şiddetin arttığı 2025 yılında distopik bir ABD şehrinde geçiyor. Hikayede, dünyanın herhangi bir yerine gidilmesine izin verilen yarışmacıların, halk ve avcılar adı verilen özel bir ekip tarafından kovalandığı ve başarılı olup hayatta kalırlarsa büyük bir ödül alacakları realite şovu The Running Man'e katılan Ben Richards'ı konu alıyor. Eşitsizlik ve şiddetle bölünmüş bir gelecek toplumda yaşayan insanların hayatta kalmak için ne kadar ileri gidebileceği ve eğlence sektörünün insan hayatından daha önemli olduğu bir dünyanın tehlikeli cazibesi kitapta çok güzel ele alınmış. Aynı zamanda bu kitap kendi toplumumuza bir ayna tutuyor ve bizi, içinde yaşadığımız dünyaya dair rahatsız edici gerçeklerle yüzleşmeye zorluyor. Hikaye, alt sınıfın verdiği mücadelelerin ve hayatta kalmak için yapmak zorunda oldukları zor ve bir o kadar da imkansız seçimlerin bir yansıması ve aynı zamanda zengin ve fakir arasındaki ayrımın bir anda nasıl öfkeye ve şiddete dönüşebileceğinin bir göstergesi. Güzel ve akıcı bir kitaptı. Okumanızı tavsiye ederim. Iyi okumalar.
Azrail Koşuyor
Azrail KoşuyorStephen King · Altın Kitaplar · 2021984 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
1940’lardaki rengarenk insanlarla dolu sımsıcak bir mahalle yaşamının, drama yer vermeden akıcı ve ustaca anlatımı... Bir göz atın derim. Ayrıca 3 cilt basılan öykülerini de sakın kaçırmayın… Sevgiyle…
Garipler Sokağı
Garipler SokağıOktay Akbal · Doğan Kitap · 2018131 okunma
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Bu öyküyle Gogol dönemin hükümetine,siyasilerine göndermelerde bulunmaktadır.Roman kahramanı Akakiyevic alt tabakadan zor şartlarda geçinen, işini çok seven bir devlet memurudur.Akakiyevic iş yerinde sürekli üst tabakadan olan insanlar tarafından aşağılanip horlanir.Kendisi bunların hiçbirine cevap vermez çünkü karakter olarak ezik biridir.Artik kullanılamaz hale gelen eski, yıpranmış paltosu da bu durumdan nasibini alır.Cok üşümeye başlayınca herseyinden kısarak yepyeni bir palto diktirir.Artik yeni paltosuyla işe giderken birden itibarı artarr.Yeni palto onu üst tabakaya taşır.Bir gece davetten dönerken dilencilerin saldırısına uğrar ve paltosunu kaybeder.Akikiyevic yoğun kar altında yürüyerek eve gelir.Gunlerce ateşler içinde yatar ve sonunda ölür.Garipler mezarlığına gömülür ve kimse onu hatırlamaz. Gogol ' le tanışmam Ölü Canlar hikayesiyle oldu Palto ' yla hayranlığım bir kat daha arttı. Müthiş bir hikâye okudum.1800' lu yıllarda yazıldığını göz önüne alırsak takdire şayan bir eser. Kitaptan bir alıntı: İnsan denilen varlığın,ne kadar acımasız olabildiği gerçeğini gördükçe, derinden sarsıldı.
Palto
PaltoNikolay Gogol · Ayrıntı Yayınları · 201537bin okunma
Reklam
628 syf.
8/10 puan verdi
"Kimi şiirler kimsesizdir"
Bazı şairler ya da yazarlar vardır size hitap etmediğini; şiirlerinin, cümlelerinin içinizi titretmediğini bilirsiniz. Ama yine de tanışmak, yazdıklarını okumak istersiniz. Benim şair Eloğlu ile tanışmak istemem gibi. Sevdiğim şair Cansever'in yakın arkadaşı olması, "Garipler" ile "İkinci Yeniciler"in denizlerine bir
Bu Yalnızlık Benim
Bu Yalnızlık BenimMetin Eloğlu · Yapı Kredi Yayınları · 2014232 okunma
130 syf.
·
Puan vermedi
Aydınlık Yazıları “Paçal”
"Pacal" kitabı Aydınlık yazarları Rüstem Batum, Nurettin Durman, Doğan Kılıç ve Burhan Koçak'ın bir araya gelerek kaleme aldıkları dört ayrı öyküden oluşuyor. Her bir öykü, toplumsal meselelere farklı bir bakış açısı sunuyor ve bu bakış açıları, okuyucunun aklında birçok soru işareti bırakıyor. Kitabın özellikle ilk öyküsü
Aydınlık Yazıları  "Paçal"
Aydınlık Yazıları "Paçal"Cemal Süreya · Kaynak Yayınları · 200021 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
“Millî Şair”imiz Mehmet Emin Yurdakul hakkında beylik birkaç söz, birkaç şiir haricinde ne biliriz? 14 Ocak 1944 tarihinde İstanbul’da öldüğünde Türk gençliğine ne bıraktı? Bu konuda kendimi eksik hissettiğim için çok seneler önce baskı yüzü gören Türk Sazı eserinin pdf'sini bulunca derhal okumak ve internette pek de bulunmayan bu şiirleri
Türk Sazı
Türk SazıMehmet Emin Yurdakul · Atlas Kitabevi · 197974 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
13 günde okudu
"Kıssadan hisse, yeryüzünün bütün karıncaları birleşince..." İncelememe, kitabın son cümlesiyle başlıyorum. Bu cümle bile tek başına kitabı tanıtmaya yeterli aslında. Yaşar Kemal'in bütün eserlerinde insanlar kadar, doğa ve hayvanlar da büyük yer tutar. Ki bu kitapta insanlar hiç yok. Yaşar usta, doğa unsurlarına torpil geçmiş. :) Bu eserinde Yaşar Kemal, fillerle karıncaları karşı karşıya getiriyor. Alegorik bir anlatımla emek sömürüsünü, başkaldırıyı irdeliyor. İnce Memed'deki isyankar profil, kırmızı sakallı topal karınca olarak karşımıza çıkıyor burada. Kitabın ruhu, George Orwell'in 1984'ündeki distopik havayı da içeriyor. Zapturapt altına alınan karınca ırkının, filler karşısındaki çaresizliğini, boyun eğişlerini, isyanını; antikapitalist bir bakış açısıyla okumak gerekiyor. Zira bu eserinde yazar, "yakarsa dünyayı garipler yakar" minvalinde bir manifesto ortaya koyuyor. Anlatılan senin hikayendir ey ezilen kardeşim!
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,3bin okunma
116 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.